İnsanoğlu; aciz, sınırlı, hataları ve kusurları olan bir varlıktır. Dünya ise bir imtihan yeri.
Hilafetin kaldırılmasından bu yana yaklaşık yüzyıl kadar bir süre geçmiştir ve bu süreç içerisinde halk, yöneticiler tarafından defalarca kandırılıp aldatılmıştır.
Yaşanılan olaylar insanda birtakım izler veya anılar bırakmaktadır.
Kapitalist sistemin tatbik edildiği bütün ülkelerde her zaman sıkıntılı süreçler yaşanmıştır ve yaşanmaya devam etmektedir.
Değişen dünya düzeninde ilkbaharın birinci ayı olan Mart ayına girdiğimiz şu günlerde 3 Mart ve 8 Mart oldukça gündem olan iki tarihtir.
Ramazan ayına “Hoş Geldin Ya Şehr-i Ramazan!” diyerek ve güzel bir haber vererek başlıyorum.
Bayram nedir deseniz, kendimce çocuk gülüşündeki masumiyet, çocuk doğallığı ve sadeliği diyebilirim.
İnsanların, hayvanların ve bitkilerin yaratılışı birbirinden farklıdır.
Tıpkı filtresiz resimler gibi kapitalizmin çirkin yüzünü çok bariz bir şekilde gösterdiği günler yaşamaktayız.
Hayat, bazen yürümesi yorucu ve çıkılması kolay olmayan yokuşlar barındırır.
İnsan, hayat ve kâinat ile ilgili her daim tefekkür etmek gerekir ama sonbahar, tam bir tefekkür mevsimi sanki!
İslam dininin, insanlığa kazandırdığı en güzel değerlerden birisi de Ümmeti birbirine kardeş kılmasıdır.
Zira yılbaşı biz Müslümanlar için asla bayram havasında kutlanması gereken bir gün değildir.
Selam kelime anlamıyla; güven, sulh, esenlik, barış, sağlık, bir şeyin sonunun iyi ve hayırlı olmasını dilemektir.
Yaklaşık onbeş günden beri Kahramanmaraş merkezli 10 ilimizi ve Suriye’yi etkileyen deprem
Cumhurbaşkanı’nın açıklamasıyla 14 Mayıs’ta seçim yapılmasına karar verilmiştir.
Gündem, parti yöneticilerinin vaatleriyle dolup taşıyor.
20 Mayıs Cumartesi akşamı Rami Kütüphanesi’nde Cumhurbaşkanının gençlerle buluşma programında yaptığı konuşmasında gençler oldukça coşkuluydu.
Seçimleri “Demokrasi kazandı” sloganı ile geride bırakmıştık.
Son gelen akaryakıt zamlarından önce benzin istasyonlarında yine akaryakıt almak için kuyruklar oluştu.
YKS 2023 sonuçlarıyla birlikte üniversitelere girmeye hak kazanan gençlerin her birini ve ailelerini yeni okullara başlamanın telaşı sardı
Son günlerde Müslüman kadınların başörtüsüne yönelik fiziksel şiddete varan saldırılar ve nefret dolu söylemler dozunu artırarak devam ediyor.
İnsan, hayatta yaşanılan bazı anları ifade ederken boğazı düğümlenir, nefes almakta zorlanır, kelimeler kifayetsiz kalır.
Son günlerde kapitalizm gibi insan aklından çıkan fikirler üzerine inşa edilen bütün yönetim şekillerinin oldukça çirkin yüzlerini gördük ve insanı hayattan soğutan iğrenç davranışlara şahitlik ettik.
İslam Devleti’nin yıkılmasından sonra Müslümanlar olarak hüznümüz bitmek bilmiyor. Dünyanın farklı yerlerinde pek çok Müslümana zulmediliyor.
Arap Baharı, tüm Arap dünyasında zalim yöneticilere karşı baş gösteren mitingler, protestolar, halk ayaklanmaları ve silahlı baş kaldırılardır.
Gazze’de uygulanan katliam karşısında Avrupa ülkelerindeki pek çok insanda Müslümanlara karşı duyarlılık artmış ve İslam dinini araştırarak Müslüman olmaya yönelmişlerdir.