Geçtiğimiz günlerde ülkemizde yaşanan olaylar toplumsal olarak geldiğimiz noktayı bizlere bir kez daha gösterdi.
Bildiğiniz üzere geçtiğimiz günlerde Güney Afrika’nın başvurusuyla Lahey Adalet Divanında ‘‘İsrail’e’’ yönelik soykırım davası açıldı.
Gazze’de katliamın bilançosu ağırlaştıkça ağırlaşıyor.
İman eden takva sahibi Müslümanların her şeye rağmen mutlulukları ve özgür ruhları, İslam’ın özünü kavrayamayanların beyinlerini yaktı.
Bu hafta Türkiye Futbol Federasyonu’nun Mc Donald’s ile olan sponsorluk anlaşmasını 2026 yılına kadar uzatarak anlaşmayı yeniden revize etmesi gündemde yer aldı.
Son günlerde kapitalizm gibi insan aklından çıkan fikirler üzerine inşa edilen bütün yönetim şekillerinin oldukça çirkin yüzlerini gördük ve insanı hayattan soğutan iğrenç davranışlara şahitlik ettik.
Gazze'de 3 ayı aşkındır soy budama katliamları devam ederken dünya gündemine bir anda Epstein dosyasının kamuoyuyla paylaşılması oturdu.
İslam Ümmeti bir asırdır asla layık olmadığı bir konumda yaşamaktadır. Bu gizlenemez ve inkar edilemez bir gerçeklik olarak önümüzde durmaktadır.
İslam Ümmeti, devleti var olduğu asırlar boyunca hakları gasp edilen, mustazaf duruma düşen mazlumların hamisi olmuş, ne pahasına olursa olsun zalimin karşısında durmuştur.
İşgalin sözlük manası; başkasının elinde bulunan bir toprağı veya yeri ele geçirmek demektir.
Resmi gazetede yayımlanan habere göre, şans oyunlarından alınan vergiler yüzde 50 oranında düşürüldü.
Bu müminleri tüm sıkıntılara karşı dayanıklı kılan, onların Allah’a (svt) olan imanları ve teslimiyetleridir.
Aylardır gündemimiz Filistin. Konuşmamız, alışverişimiz, ailemiz neredeyse hayatımıza dair her konu Filistin meselesine kanalize olmuş durumda.
Fox Tv’de yayınlanan Kızıl Goncalar dizisinde yayınlanan bir sahne tartışma yarattı.
Tıpkı insanlar gibi devletlerin ve rejimlerin de ömürleri vardır. Tarihsel süreç incelendiğinde birçok devletin kurulup yıkıldığını görürüz.
Filistin'de yaşanan son olaylarla bağlantılı olarak çoğumuzun Yahudilerin akidesi, siyaseti, tarihi ve diğer konularıyla ilgili birçok sorusu var.
Filistin ve “İsrail” sorunu 1947 tarihinde başladı. O tarihten bu zamana kadar her yıl biraz daha vahim bir hal alan olaylar, 2023 yılında her zamankinden hareketli ve insanlık dışı bir duruma geldi.
1897 yılında Edward Wheeler Scripture tarafından yayınlanan bir makalede, suda haşlanan kurbağa deneyinin hikayesinden bahsedilir.
Sömürgeci kâfirler yüzyıllardır halklarını sömürerek kendi tahtlarını koruma altına almışlardır.
Yahudi varlığı ve onun arkasındaki şer güçlerin Gazze’deki Müslümanlara karşı gerçekleştirdiği katliam, zulüm ve tuğyan insanın akıl sınırlarını zorlayan boyutlarda.