Yine seçim aksiyonu başladı ve yine düne kadar yan yana oturan, tabir yerinde ise benimsedikleri dava için omuz omuza verip iktidarda kalma mücadelesi veren şahıslar birbirleri hakkında ileri geri konuşmaya başladı.
Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Osmanlı Devletini parçalayıp, sınırları kendi menfaatlerine olacak şekilde biçimlendiren Avrupa
Sahih İslami fikirler ile tanıştığımdan beri, yaşadığımız bu gayri İslami toplumda, insanların çoğunun iştirak ettiği /ettirildiği beşer ürünü özel gün ve süreçlerden fazlası ile sıkılıyorum
Cumhurbaşkanı ve Hükümet arasında son dönemde bir takım konularda görüş ayrılıkları ortaya çıkmaya başladı.
Demirtaş’ın grup toplantısındaki bu çıkışı dünün en çok konuşulan konularından birisiydi. HDP bilindiği üzere seçimlere Parti olarak girme kararı aldı. Barajı geçebilmesi için öncelikle kamuoyundaki; “AKP ile birlikte hareket ed
ÖSYM, Türkiye Cumhuriyeti’nin sınavlar düzenleyerek ölçme, seçme ve yerleştirme yaptığı merkezin kısaca ismi.
Hilafet’in kaldırılışının 92. Sene-i devriyesi münasebetiyle İstanbul’da düzenlediğimiz Hilafet Konferansının yankıları devam ediyor.
3 Mart 2015 Salı günü, İstanbul Üsküdar Bağlarbaşı Kültür Merkezinde Köklü Değişim’in organizatörlüğünde “Demokratik Başkanlık Modeli mi? Raşid-i Hilafet mi” konulu bir konferans gerçekleştirdik.
İslami fikriyatın erozyona uğratılmaya çalışıldığı bir zaman diliminde yaşıyoruz.
3 Mart 1924 günü, İslam ümmetinin üzerine katran karalığında bir bulut gibi çöktü.
3 Mart tarihini anlamanın anmaktan daha önemli olduğu bir zaman dilimindeyiz.
Türkiye pazar sabahına Süleyman Şah Saygı Karakolu’na düzenlenen tahliye operasyonuyla uyandı.
Ülkede hemen her kesimin konuştuğu neredeyse tek bir konu var.
Mersin’in Tarsus İlçesi’nde 11 Şubat günü ortadan kaybolan ve 13 Şubat’ta yakılmış cesedinin bulunmasını ardından kamuoyu bu konuya kilitlendi.
Öncelikle birkaç gün önce zalimane bir şekilde, hunharca katledilen Özgecan Aslan’a Allah’tan rahmet, yakınlarına da sabr-ı cemîl niyaz ediyorum.
Evrensel hukuk kuralları delilden suçluya ulaşılması gerektiğini söylerken Türkiye Cumhuriyetindeki uygulama bunun tam tersidir.
Hizb-ut Tahrir’in Hilafet konusunda bugüne kadar yaptıklarını takdir etmenize gerek yok! Lakin en azından emeğe saygı göstermeniz gerekmiyor mu?
Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem, Rabbimizin gösterdiği metodla Medine’de İslâm Devleti’ni kurmuş ve vefatına kadar bu devletin başkanı olmuştu. O’nun vefatından sonra devlet başkanı olarak yerine Ebu Bekir RadiyAllahu Anh halef ol
Türkiye’deki sistem sorunu aslında “parlamenter” ya da “başkanlık” sistemi olmasıyla alakalı değildir. Sorunun kaynağı laiklik ve demokrasidir. Yani dinin hayattan, devletten ve toplumdan ayrılması sorunudur. İnsanları mutlu etme id