KIŞ SAATİ UYGULAMASI
14 Kasım 2015

KIŞ SAATİ UYGULAMASI

Hepimizin bildiği gibi 1 Kasım’da 1 saat geri alınması planlanan kış saati uygulaması seçimler nedeni ile ertelenmiş 8 Kasım’da hayata geçirilmişti.

8 Kasım’da bir saat geri alınan saatler 28 Mart 2016 tarihine kadar devam edecek ve bu tarihte yeniden yaz saatine geçilecektir. Kış saati uygulaması 142 gün sürecek ve bu süre zarfında tasarruf yapılması planlanmakta. Peki gerçek anlamda tasarruf mu yapılacak yoksa büyük bir rant mı sağlanacak sizlere bu konuda bazı bilgiler verip bu soruya kendinizin cevap vermesini istemekteyim.

Ocak 2015 tarihi itibari ile Türkiye’de resmi olarak 35 milyon 764 bin 298 kişi elektrik abonesidir. Bu rakamın %81’ini mesken abonesi %0.2 sanayi grubu %18.8’ini ise kamu grubu oluşturmaktadır. Bizim ele alacağımız ve bizi ilgilendiren grup %81’lik mesken aboneleri olacak yani 28 milyon 969 bin 81 kişi.

Bilindiği üzere TEDAŞ özelleştirilmiş ve 21 farklı şirkete devredilmiştir. Özelleştirmeden önce TEDAŞ’ın 2012 yılı geliri 17 trilyon 139 milyar 179 bin 569 Yeni Türk Lirası idi. Bu rakam artık yirmi bir farklı şirketin kasasına gitmektedir.

Türkiye genelinde 15 Ekim 2015 tarihi itibari ile bir saatlik enerji tüketimi en düşük 23625 megawat saat en yüksek 32945 megawat saattir. Abone başı saatlik tüketim ise en düşük 0,00066 megawat en yüksek ise 0,00092 megawat saattir.

Bu vermiş olduğum rakamlar istatistik şirketlerinin yaptıkları araştırmalar sonucunda ortaya çıkmıştır. Bu kadar pratik bilgiler verdikten sonra şimdi de yirmi günde bir hepimizin ödemek zorunda olduğu elektrik faturalarını inceleyelim kime ne gibi ödemeler yapmaktayız.

Bir faturada: KDV, elektrik tüketim bedeli, dağıtım bedeli, sistem kullanım bedeli, kaçak kullanım bedeli, enerji fonu, TRT payı ve diğer vergiler de dâhil olmak üzere Kasım 2015 tarihi itibari ile 1kwh elektrik birim fiyatı 0,39 TL yani 39 kuruştur.

Gelelim kış saati uygulamasına, saatleri geri alarak ekstra bir saat aydınlanmak için kullandığımız ampulümüzü yakıyoruz evet sadece bir ampul diğer elektrik eşyalarımız ise aralıksız olarak enerji harcamaya devam ediyor. Yalnızca bir saat enerji harcayan ampul, şunu der gibisiniz; sadece bir ampul için miydi bu kadar yazı, yapmayın Allah aşkına, bir saat fazladan bir ampul yaksam ne olur ki diyebilirsiniz. Evet tüm bunlar bir ampul içindi.

Şimdi sizlerden birazdan okuyacağınız satırları daha da dikkatli okumanızı rica ediyorum.

Fazladan yalnızca ama yalnızca oturma odasında kullandığınız, var sayalım ki 100 watlık ampul kullandınız bir saatte sadece 100 wat enerji harcamaktadır. Kış saati uygulaması boyunca yani 142 günde sadece 142 saat fazladan enerji harcıyoruz bu da 142 x 100 = 14,200 wat enerjiye tekabül etmekte, bunu da 1kw’a çevirdiğimizde 14200 / 1000 = 14,2 kw etmektedir. Bunun bizim cebimize maliyeti ise 14,2 x 0,39 = 5.68 TL yani 5 lira 68 kuruş.

Evet 142 günde yalnızca tek bir aboneden çıkan ücret 5.68 TL’dir.

Bu yalnızca tek bir aboneden çıkan miktar şimdi de Türkiye genelinde hesaplayalım, tekrar hatırlatmak adına mesken abone sayısı 28,969,081 kişiydi.

28,969,081 x 5.68 = 164,544,388.08 TL’dir.

Yani 164 milyar 544 bin 388 lira (eski tabiri ile 164 trilyon 544 milyar 388 milyon) yalnızca mesken abonelerinden 1 saatte enerji şirketlerinin kasasına giren miktar işte bu kadarcık.

Bir de aynı hesabı tüm abonelerin 20 watlık tasarruf ampulü kullandığını varsayarsak hesaplayalım 20 x 142 = 2840 wat 2,840 / 1000 = 2.84 kw eder bunu da kw ücreti ile çarparsak 2.84 x 0.39 = 1.1076 TL yapar Türkiye geneli abone miktarına göre ise 1.1076 x 28,969,081 = 32,086,154.1156 TL yani 32 milyar 86 bin 154 lira eder (eski tabiri ile 32 trilyon 86 milyar 154 milyon)

Şu da bir gerçek ki bu hesaplamaların tamamını bir ampul üzerinden yaptık birden fazla olduğunu ve de tamamının tasarruf olmadığını var sayarsak iki rakamın ortalaması 98,315,271.0978 TL’dir.

Yani 98 milyon 315 bin 271 lira (eski parayla 98 trilyon 315 milyar 271 milyon)

Uygulanan yaz saati süresi boyunca yani 7 aylık dönemde 800 milyon ile 1 milyar kilovatsaat tasarruf yapılmaktadır. Hatta Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız'ın yıllık 300 milyon TL tasarruf hedeflediği sürekli yaz saati uygulaması nedense Bakanlar Kuruluna takıldı ve eski duruma tekrar dönmek zorunda kaldık. Bu denli büyük rakamlarla tasarruf elde edileceği düşünülürken neden Bakanlar Kurulu buna itiraz etti yoksa onlar da sermaye sahiplerinden mi çekiniyor?

Kış saati uygulamasına tekrar dönmek isteyenler şu gibi bahaneleri öne sürmektedir. Bu uygulama ile elektrik tasarrufu yapılamıyor ancak üretim süresini uzatıyoruz ve yabancı ülkelerle mesai saatlerinin denk getirilmesi ile ticari hacmi yükseltiyoruz aksi halde biz yatarken onlar mesaide onlar yatarken biz mesaideyiz bunlar hesaplandığında ülke menfaatine bir uygulamadır. Bu gibi söylemlere nasıl cevap verebiliriz şimdi bunu birazcık irdeleyelim:

Şu bir gerçektir ki yaz saati uygulamasını kullanan ülkelerin tamamı enerjide tasarrufa gitmektedir. Yaz saati uygulamasından çıkıp kış saati uygulamasına tekrar dönmemiz hiç şüphesiz ki elektrikten tasarruf sağlamıyor.

Ancak üretim saatini uzatıyoruz sözüne değinirsek. Yapılan uygulama ile çalışma saatlerinin uzatılmadığı gayet açıktır. Şu halde çalışma saatleri uzatılmadığı halde nasıl olur da üretim süresi uzayabilir? İnsan gücü olmadan nasıl üretim yapılabilir.

Yabancı ülkelerle mesai saatlerinin denk getirilmesi ile ticari hacmi yükseltiyoruz sözüne gelecek olursak. Eğer gerçek anlamda ülke menfaatleri gözetiliyor ise mesai saatlerinde değişiklik yapılması elbette mümkündür. Hatta bakan Yıldız'ın bu konuyla alakalı gerekirse mesai saatlerinde düzenlemeye gidilebilir sözü de yine askıda kalmıştır. Eğer gerçekten istenilmiş olsa yabancı ülkelerle mesai saatleri denk getirilebilir. Bu ise yalnızca ve yalnızca devlet otoritesi ile gerçekleşebilir. Bunu devlet otoritesi ile yaptınız da vatandaş mı karşı çıktı. Aynı otorite değil miydi kapalı ortamlarda sigarayı yasaklayan itiraz eden mi oldu? Yaptırım gücü elimizde değil mi?

Bu tür söylemlerle yalnızca vatandaşımızı aldatmaktan ve asıl memnun etmeye çalıştığınız sermaye sahiplerinin ekmeğine yağ sürmekten başka ne yaptınız?

Her şey apaçık ortada iken ümmetinin üzerine uygulanan kapitalist nizamın cebimize yansıması tamamen bundan ibarettir. Hiçbir zaman ümmetin maslahatını gözetmemekte aksine daha fazla nasıl sömüreceğinin derdine düşerek bu denli ince hesapları yapmaktadır.

Bu yüzden ümmetin üzerine uygulanacak ve her türlü maslahatını gözetecek olan yegâne ve tek nizam İSLAM NİZAMI’dır.

Şimdi kendinize şu soruyu sorun: Kış saati uygulaması tasarruf mu yoksa vurgun mu?