Değişim TV · Sesli Makale : “ SOSYAL MEDYA DAVETTEN BİR PARÇADIR” - Mehmet ÇETİNBUDAK

Batıl fikir akımlarını pazarlamakta mahir olan kapitalist sistemin zehirlemeye çalıştığı Müslüman kardeşlerimizin eğer varsa yanlış kanaat, görüş ve fikirlerini güzel üslupla düzeltmek ve doğru fikir göstermek için gayretlerimizi bir kat daha arttırmamız gerekiyor. Zira onlar bizim ümmetimizdir ve İslâmi hayatı başlatma davetini biz bu güzide ümmetin evlatlarına yapıyoruz.

Son yıllarda sosyal medya, hayatımızın önemli bir parçası oldu. Virüs salgını sebebi ile insanlar, sosyal hayattan daha fazla tecrit edildiğinden, sosyal medya ile daha fazla iştigal eder hâle geldi.

Biz Müslümanlar için, İslâmi sorumluluk açısından reel hayat ile sosyal medya arasında bir fark yok. Yazdığımız ve paylaştığımız her şeyden sorumluyuz. Buna ek olarak bizi farzlarımızdan ve sorumluluklarımızdan alıkoyacak boş işlerden nasıl yüz çevirmemiz gerekli ise sosyal medyada amaçsız bir şekilde geçirilen zaman için de aynı kaide geçerli.

Sosyal medyayı kullanmak kötü değildir ancak gereği kadar ve doğru şekilde kullanılmalıdır. Telefonlara gömülüp çocuklarına karşı sorumluluklarını yerine getirmeyen ebeveynler, derslerini çalışmayan gençler, işini aksatan çalışanlar maalesef azımsanmayacak kadar çoktur.

Herkesin sosyal medyayı kullanma amacı farklı olabilir. Birileri için bir eğlence ve zaman öldürme aracı iken birileri için de bastırılmış duygularını ve egosunu tatmin etme aracıdır. Kimileri için ise bir takım faydalı bilgilere ulaşmak ve faydalı olduğuna inandığı hususları paylaşmaktır. İzlenecek faydalı programlar, takip edilecek haberler, okunacak faydalı birçok makale varken, saatlerce milletin boş ve saçma paylaşımlarını takip etmek abes ile iştigaldir.

Sosyal medya kullanımının yaygınlaşması, insanların haberleri/gelişmeleri sosyal medyadan takip etmesi sonucunda bu mecra üzerinden kamuoyu oluşturma, algı yönetme konusunda çalışmalar da hızlandı. Yönlendirilmek istenen toplumdaki insanların yaş grubuna, ilgi alanlarına, cinsiyetine, kültür seviyesine vs. göre hazırlanıp gösterilen haber, reklam, veriler insanları istenen bir yöne doğru kanalize edebiliyor. Hiç olmayan bir olay olmuş gibi, hiç söylenmeyen bir söz söylenmiş gibi lanse edilip kamuoyunda etki-tepki oluşturulabiliyor.

Bildiğiniz gibi Facebook’taki 50 milyon kullanıcının kişisel verilerinin izinsiz şekilde alınarak, bir önceki ABD başkanlık seçimlerinde Donald Trump’ın lehine kullanıldığı ortaya çıkmıştı. Bu ilk değil, son da olmayacak.

Bir taraftan kötü ellerde art niyetler için kullanıma uygun olan sosyal medya, hayırlı ellerde iyi amaçlar için de kullanıma açık. Bildiğiniz gibi “Arap Baharı” sürecinde Müslümanlar, zalim otoriteleri bertaraf etme konusunda irtibat hâlinde olmak için sosyal medyayı yaygın bir şekilde kullandılar.

Türkiye’de de “Gezi Olayları” ve “15 Temmuz darbe girişimi” sürecinde hem oluşum hem bertaraf süreçlerinde sosyal medyanın etkileşim için kullanıldığına şahit olduk.

Müslümanlar olarak bizler de zulme karşı sesimizi yükseltmek için; haksızlıkları, hukuksuzlukları, adaletsizlikleri duyurmak, Müslümanların ve İslâm’ın yanında Allah rızası için taraf olmak ve zulmü bertaraf etmek kastıyla sosyal medyayı kullanıyoruz.

Değişim TV’de yayınlanan her biri birbirinden değerli programlar ile Müslümanlar, hem insanları ilgilendiren haberler/gelişmeler hakkında bilgi ediniyor hem de gerek fikrî gerek fıkhi konularda İslâmi bakış kazanıyor. Sosyal medya bu yönüyle elbette davetten bir parçadır.

Sosyal medyayı, mazlumların yanında olmak için de kullanıyoruz. Öyle ki hatırlarsınız, Bursa’da bekçi bir kardeşimiz kelime-i Tevhid bayrağı görselini, “#Hilafet” etiketi ile paylaştığı için hakkında Bursa Valiliği tarafından soruşturma açılmıştı. Twitter üzerinden yapılan kamuoyu ile bu kardeşlerinin yanında olduğunu gösteren Müslümanların azımsanmayacak tepkisi Bursa Valiliği’nin geri adım atmasına ve düzeltme yapmasına sebep olmuştu.

Yine Peygamber Efendimiz SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e hakaret içeren karikatürleri yayınladıklarında Köklü Değişim Medya’nın öncülüğünde Twitter’da başlatılan “#HzMuhammedeHakaretAffedilmez” kampanyası tüm Müslümanlar tarafından yoğun destek aldı. Hatta bu kamuoyunu kendisinden başkasının oluşturmasını -herhâlde- kendisine yakıştıramayan, sosyal medyada bolca trolleri dolaşan cenah, bu etiketin tek bir harfini değiştirerek “#HzMuhammedeHakaretAffedilemez” etiketini açma gereksinimi duydu.

Yine aynı konunun devamında bu hafta gerçekleşen sıcak bir konuyu paylaşayım.

Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem Efendimize hakaret karikatürleri çizen Fransız Charlie Hebdo dergisinin Genel Yayın Danışmanı Plantu’nun, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından 24 Aralık tarihinde yapılması planlanan “Dünya Karikatüründe Toplumsal Eleştiri ve Mizah” başlıklı oturumlara katılacağı ve konuşma yapacağı bilgisi üzerine, Köklü Değişim İzmir Temsilciliği olarak bu küstah etkinliğe karşı “Rasulullah’a Hakaret Eden Charlie Hebdo’yu İzmir’de İstemiyoruz!” başlıklı basın açıklaması düzenleyeceğimizi duyurmuş ve Müslümanları, İzmir Konak Meydanı’nda protestoya davet etmiştik.

Köklü Değişim Medya olarak, Twitter’dan bu ahlâksız toplantıyı tel’in eden “#İzmirdeCharlieHebdoyaHayır” etiketiyle bir çalışma başlattık.

Ardından bu küstah etkinliğe karşı Müslümanlardan gelen yoğun tepki üzerine İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, sosyal medya hesabından “Bu toplantı iptal edilmiştir” paylaşımında bulundu.

Etkinliğin iptali üzerine, yapmayı planladığımız basın açıklaması da iptal edildi.

Duyarlılık gösterip Rasulullah’a sahip çıkan ve en güçlü şekilde tepkisini ortaya koyan tüm Müslümanlardan Allah razı olsun.

Yine bu minvalde; hem sosyal medyada hem de sosyal hayatta Müslümanlara yönelik baskılar artarak devam ederken, âlimlere ve hocalara yönelik linç kampanyaları sürerken, sivil toplumun sesi kısılırken, “Biz, Müslümanlar olarak ‘âdil şahitlik’ görevimizi ne ölçüde yerine getirebiliyoruz?”, “Haksızlık ve hukuksuzluk karşısında ne denli tavır alabiliyoruz?”, “Zalime ve zulme karşı ne kadar ses çıkarabiliyoruz?” sorularına birlikte cevap bulmak üzere konunun uzmanları ile istişarelerle, 27 Aralık Pazar günü saat 16:00’da “Adil Şahitlik Görevimiz ve Sorumluluklarımız” konusu Değişim TV ekranlarında işlenecek inşallah. Bu mühim konuya gerekli duyarlılığı gösterip bu hayırlı programı da izleyip izlettirelim, diyorum. Unutmayın; sosyal medya davetten bir parçadır!

___

#DeğişimiTakipEdin

#HzMuhammedeHakaretAffedilmez

#SosyalMedyaDavettenBirParçadır