"Dünya Müslüman Âlimler Birliği’nin çağrısı ve aldığı kararlar, her ne kadar gecikse de şimdiye kadar suskun, harekete geçmeyen ve ortadaki soykırımı sadece kınama ile geçiştiren yöneticiler için anlamlı bir mesaj içeriyor ve acilen atılması gereken birtakım somut yükümlülükler ortaya koyuyor.

Haftalardır bebek, çocuk, kadın, hasta demeden soykırım yapan; hastane, cami, kilise, kreş başta olmak üzere vahşette sınır tanımayan, bütün insanî, İslami, ahlâkî, hukuki değerleri ve mekânların kutsiyetini çiğneyen İşgalci Siyonist çete ancak güçten, caydırıcı ve somut askerî, ticari, siyasi ve diplomatik adımlardan anlar.

57 İslam ülkesi öncülüğünde kurulan ve en üst düzey devlet diplomatların katıldığı İslam İşbirliği Teşkilatı; her zamanki tutumuyla bir dizi katliam medyana geldikten sonra toplandı, "İsrail"i yumuşak bir dil ile kınadı ve maalesef hiçbir somut adım atma çağrısı yapmadan dağıldı. İtidal ve kınama siyasetinin iflas ettiği, sözün bittiği bir kritik noktadayız.

Hiçbir kutsallık ve insanî değer tanımayan işgalci ve katliamcı bir barbar zihniyet İsrail'i, kınama ve itidal çağrıları ile durduramazsınız, kendinize gelin ve somut adımlar atın! İşgalci Siyonist çetenin işgal ettiği topraklardan Ürdün, Şili ve Kolombiya gibi bütün devlet görevlilerinizi ve elçiliklerinizi geri çekin! İslam İşbirliği Teşkilatının bütün üyelerine işgalci Siyonist çeteye karşı topyekûn bir ticari ambargoların kararı alınmalıdır. Gazze'de katliamlar devam ederken Siyonist işgal çetesi ile askerî, siyasi ticari ve diplomatik ilişkilerini gözden geçirmeyen ve ilişkilerini kesmeyen İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi devletlerin soykırımın suç ortağı olduğu ilan edilmelidir."

Erdal Elibüyük / Siyasetçi

#OrdularAksaya