Geçtiğimiz gün (13.05.2025) Boğaziçi Üniversitesi İslam Araştırmaları Kulübü (BİSAK), düzenlediği etkinliğe Nurettin Yıldız'ı konuk olarak davet etti. Nurettin Yıldız’dan “İslami İlimler: Kim için, ne kadar” başlıklı konuşmada yer alması istendi.
Nurettin Yıldız'ın, üniversitelerinde konuşmasından rahatsız olan laik seküler bir kısım öğrenci kampüste bir araya geldi ve “Nurettin Yıldız üniversitemden defol!” vb. sloganlar atarak ortamda gerginlik çıkardılar. İlerleyen dakikalarda gerginlik artınca polis olaylara müdahale etti, bazı öğrenciler gözaltına alındı ancak kısa bir süre sonra çoğu serbest bırakıldı.
Daha önceden de LGBT destekçiliği ile gündeme gelen Boğaziçi Üniversitesindeki bu kitle aslında şahıs olarak her ne kadar Nurettin Yıldız’a saldırıda bulunsalar da aslında amaçları İslam dinine ve değerlerine saldırmaktır. Bu bağlamda Nurettin Yıldız'ın değişik zaman dilimlerindeki sohbet ve vaazlarından kesitler alarak şahsına yönelik çamur atma yarışına girmişlerdir. İslam düşmanı olan bu şahıslar, kendilerine Allah’ın (svt) hükümlerini, Rasulullah’ın(sav) sünnetini hatırlatacak olan herhangi bir şahıs, fikir veya amel vb. bir şeyle karşı karşıya kaldıklarında nefretleri ağızlarından taşmaktadır.
Üniversitelerin önemli eğitim yuvaları olduğunu savunanlar; LGBT gibi Allah’ın lanetlediği Lut kavmi davranışını överken, İslam’a karşı düşman bir neslin özellikle Boğaziçi Üniversitesi gibi büyük üniversitelerde taban bulmasından mutluluk duymaktadırlar. Oysa bu düşünce ve davranış şekilleriyle nesli ifsat edip İslam güneşinin dünyayı aydınlatmasını engelledikleri yanılgısı içindedirler. İslam karşıtı olanlar istemiyor diye güneş doğmaktan vazgeçmez ve elbette vazgeçmeyecektir!
“Onlar ağızları (propagandaları) ile Allah'ın nurunu söndürmek istiyorlar. Hâlbuki kâfirler istemese dahi, Allah nurunu tamamlayacaktır.” [Saff 8]