Bir Kitap düşünün, uğrunda hayatlar feda edilmiş; Allah’ın Rasulü (sav) bu Kitabı anlatmak ve yaşatmak için büyük zulümlere maruz kalmış, kendi kavmi tarafından yalanlanmış, taşa tutulmuş… Bir Kitap düşünün, uğrunda Sahabeler anne babasından, yaşadığı topraklardan vazgeçmiş, kızgın kumlara yatırılmayı göze almış… Bir kitap düşünün, 1500 yıldır Müslümanlar ona abdestsiz dokunmamış, temizlenmeden eline almamış… Şimdi aynı Kitabın z-kuşağı dedikleri ahlaksız gençliğinin ayaklarında top gibi sektiğini düşünün. Düşünemiyorsunuz değil mi? Bunun yaşanması, yüce Kitabımız Kuran-ı Kerim’e böyle bir şeyin yapılması hem de Müslüman bir ülkede, hem de bu topraklarda imkansız diyorsunuz. Ama maalesef yaşandı. Bugün Antalya Serik’te bir okulda bunun yaşandığını gördük. Evet, bunu da gördük. Bu sistem böyle ahlaksız, saygısız nesiller yetiştirdiği sürece kim bilir daha neleri göreceğiz, nelere şahit olacağız.
Hükümet dindar nesil yetiştireceğiz dedi ama Kuran-ı Kerim’i okuduktan sonra öpüp başına koymadan kaldırmayan bir nesilden top gibi tekmeler atan bir nesile dönüştürdü Ümmetin evlatlarını. Bu nesil hangi dinin nesli bilemiyoruz ama bildiğimiz bir şey var ki, bu nesil bizden değildir.
Her zaman söylüyoruz, söylemekten asla bıkmayacağız. Dünyada aklınıza gelecek bütün kötülüklerin, zulümlerin, ahlaksızlıkların kaynağı gerçek dini hayattan uzaklaştıran laik kapitalist sistemdir. Ve bu düzeni sadece Raşid-i Hilafet değiştirebilir.