Birliğe Giden Yol: Gazzeden Hilafete
24 Ağustos 2025

Birliğe Giden Yol: Gazzeden Hilafete

Günden güne yüreğimizi dağlayan haberleriyle gündemimize düşen Gazze, yalnızca mazlumların feryadı değil; aynı zamanda bütün bir Ümmete yöneltilmiş ilahi bir çağrıdır. Batı’da, Gazze’nin yaşadıkları nice gönüllere hidayet vesilesi olurken, Türkiye’de ise farklı cemaat, fikir ve görüşlere mensup Müslümanların bir araya gelmesine imkân tanımıştır. Bu kıymetli tablo, bizleri hem derinden duygulandırmakta hem de umutla heyecanlandırmaktadır.

Uzun zamandır bekleyip, dualarımızda yer verdiğimiz bu görüntü, hain yöneticilere, zalimlere de korku vermektedir. Zira onların en büyük korkulu rüyası uyuyanların uyanması, birliğin sağlanmasıdır.

Son dönemde birçok âlimin, yıllardır farklılıkları sebebiyle aynı karede görülmeyen hocaların yan yana gelişiyse, şu hakikati zihnimizde yankılatmıştır:

“Bugün Gazze birleştirdi; yarın Allah’ın izniyle Hilâfet birleştirecek. İşte o zaman bütün Müslümanlar tek bir beden gibi birbirine kenetlenecek.”

Hilâfet’in yokluğunu iliklerimize kadar hissettiğimiz bu çağda Gazze’nin sessiz çığlığı, aslında Ümmete yüksek sesle şunu fısıldamaktadır:

“Bizim derdimiz yalnızca Gazze değil, Ümmetin birliğidir.”

Evet, Gazze yalnızca işgalin değil; Ümmetin dağınıklığının da en canlı şahididir. Direnişiyle tüm Müslümanlara haykırmaktadır ki: Birlik olmadıkça zafer gecikecek, tek vücut olunmadıkça özgürlük ufku yakınlaşmayacaktır. Birliğin gücünü, tarihin aydınlık sayfalarında görmek kaçınılmazdır.

Bu gerçeği yıllar önce dillendirenlerden biri de, 1940’lı yıllarda Filistin topraklarının işgaline bizzat şahitlik eden Takıyyuddin en-Nebhânî olmuştur. O büyük dava adamı, “Bu mesele yalnızca Gazze meselesi değil, tüm beldeler işgal altındadır.” diyerek Hilâfet’in ikamesinin farziyetini delilleriyle ortaya koymuştu. Bugün yaşananlar, onun haklı uyarılarının ne kadar derin bir isabet taşıdığını gözler önüne sermektedir.

Artık daha yakınız: Gazze’nin özgürlüğüne, Müslümanların birliğine, İslam Devleti’ne…

Zira Ümmetin birliğini ebedî kılacak olan İslam Devleti, bütün farzların üzerine bina edildiği ana sütundur. Gazze’nin sessiz çığlığı, bizlere Hilâfet’in ne kadar hayati olduğunu yeniden, yeniden ve yeniden hatırlatmaktadır.

Birliğin sürmesi, Ümmetin yeniden dirilişi için bugün yapılan çalışmalara canhıraş sarılmalıyız. Her birimiz dava kimliğimizle her an Allah’ın dinine hizmet etmemiz gerektiğini unutmamalıyız. Zira bizim gayretimiz, Allah’ın nusretini bizlere yakınlaştıracaktır, inşâAllah.

Rabbim nusretini yakınımıza getirsin; Gazze için birleşen Müslümanların yar ve yardımcısı olsun. Onlara amaçlarına, hedeflerine kolaylıkla, hayırla ve sağlıkla ulaşmayı nasip etsin. Allahumme âmin ecmain.

Hatice Yiğit Öğütlü