Allah’ın Emaneti Olan Gençliği Kapitalizme mi Teslim Ettik?
16 Kasım 2025

Allah’ın Emaneti Olan Gençliği Kapitalizme mi Teslim Ettik?

İman yaşının sekiz, on; komutan ve lider olma yaşının on altı, on dokuz olduğu günlerden bugüne… Sistem değişti ve nesil köleleştirildi. Bugün gençlik, kapitalist çarkın dişlisi hâline geldi. Oynanan oyunları görmez, kurulan tuzakları fark etmez, açılan her fuhşiyatın peşinden gider hâle getirildi.

Günde onlarca cinayet, yüzlerce uyuşturucu kullanımı, binlerce alkol tüketimi… Yolsuzluğu, hırsızlığı, livata ve zinayı saymıyoruz, sayamıyoruz bile!

Okul kapılarında şeker gibi dağıtılan maddeler, “oyun” diye sunulan kumar uygulamaları, bağımlılığın en sessiz ama en tehlikeli yollarını açıyor. Ebeveynlerse ya bihaber ya çaresiz…

Kapitalist sistemin şekillendirdiği çok katmanlı bir kuşatmanın içinde olan bugünün gençliği, fiziksel, zihinsel ve ruhsal çöküşe sürüklenmektedir. Ahlaksızlığın normalleştirilmesi, bağımlılık kültürünün yayılması, aile bağlarının zayıflaması ve manevi çöküş, gençliği sistemin tüketim nesnesine dönüştürmektedir. Sistem, tüm bu bağımlılıkların ekonomik kazancını elde ederken gençliğin geleceği adım adım tüketilmektedir.

Varoluşsal ve manevi bir krizin içinde tükenen gençliğin kimlik kayması, değersizlik duygusu, amaçsızlık ve yalnızlık problemleri ise, modern çağın "görünmez travmaları"dır. Bu boşluğu doldurmak için İslam’ın sunduğu kimlik modeli hayati önemdedir: Tevhid, sorumluluk, adalet, hilafet…

Zalimin pençesine takılan gençlik, yalnız ellerini değil kalbini, aklını ve ruhunu kaybediyor. Oysa bir el uzatılsa, bir ses duyulsa kurtulacaklar. Çünkü Müslüman toplumların gençleri, tarih boyunca medeniyet inşa eden öncü şahsiyetler olmuştur. Bu kimliğin yeniden diriltilmesi, bireysel bir tercih değil; toplumsal bir zorunluluktur.

Sahip çıkılmayan her şey bir gün zalimler tarafından fark edilir. Bu yüzden ebeveynler, komşular, akrabalar olarak gençlerimize sahip çıkacağız. Kapitalizme ne teslim edeceğiz ne de teslim olacağız. Geleceğimiz kapitalizmin değil, İslam’ın ellerinde şekillenecek!

Bugün güvenlik güçlerinin dahi yetişemediği, liderlerin ise fuhşiyatı yaydığı bir zaman diliminin içinden sesleniyorum:

Ey Müslümanlar! Ey İslam’ın gençleri! Sizler Mus‘ablar, Hamzalar, Ömerler; Meryemler, Zeynepler, Âişelersiniz. Gücünüzü ve kimliğinizi unutmayın. Bu toplumun çöküşünü durduracak olan sizsiniz. İslami hayatı yeniden yeryüzüne hâkim kılacak olan sizsiniz.

Ahlâkı, iffeti, namusu, haya ve edebi kuşanarak; ahlaksızlığı, yolsuzluğu, haksızlığı ve zulmü yok etmek için çalışın. Zira Ümmetin gençleri, toplumları diriltecek ve içlerinden hayırlı mucitler, âlimler, komutanlar ve liderler çıkaracak olan en hayırlı nesildir.

Kapitalizmin değil, Allah’ın nizamına koşun. Rahman’ın rahmetinden ümit kesmeyin. Hakkı ve hakikati haykırın. Rabbimizin emaneti olan ömürlerinizi İslam uğruna tüketin.

Seçim bizimdir; fakat bedeli yalnızca bize değil, bütün bir Ümmete aittir. Emanete sahip çıkmak sadece nasihatle değil; sistemi değiştirmekle mümkündür.

Gençliği kapitalizmin pençesinde daha ne kadar bırakacağız? Bir gün torunlarımız bize “Siz ne yaptınız?” diye sorduğunda susup başımızı mı eğeceğiz? Oysa bizler şahit Ümmetiz. Şahitlik, sözle değil, adımla olur.

Mus‘ablar, Ömerler, Zeynepler ve Âişeler olma şerefine sahip gençlerin ellerinden tutun. Onlara güçlerini hatırlatın, kimliklerine sahip çıkmaları için destek olun. Çünkü bizler, yeryüzünde Allah’ın kitabını hâkim kılmaya ant içmiş bir Ümmetiz.

Unutmayın: Bir genç uyanırsa, bir nesil dirilir. Bir nesil dirilirse, Ümmet ayağa kalkar.

Hatice Yiğit Öğütlü