Mahmut KAR: İmamoğlu Ezan ve Kur’an’ı Türkçe Okutarak Haddi Aştı
24 Aralık 2020

Mahmut KAR: İmamoğlu Ezan ve Kur’an’ı Türkçe Okutarak Haddi Aştı

Köklü Değişim Medya

Köklü Değişim Medya

Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu’nun 22 Aralık 2020 Salı günü gerçekleştirdiği Haftalık Gündem Değerlendirme Toplantısı’nda, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ezan ve Kur’an-ı Kerim’i Türkçe okuttuğu Şeb-i Arus törenleri ele alındı.

Geçtiğimiz hafta İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde Mevlânâ’nın vefatının 747. yıldönümü münasebetiyle bir etkinlik yapılmış ve bu etkinlikte Türkçe ezan okutulmuş, yine Kur’an’ı Kerim Türkçe okutularak Türkçe Mevlevî mukabelesi yapılmıştı.

Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu Başkanı Mahmut KAR, Haftalık Gündem Değerlendirme Toplantısında CHP’li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na seslendi ve bu etkinlikte yapılanlar ile haddi aştığını söyledi. Mahmut KAR, CHP zihniyetinin eskiden beri İslam’a düşmanlık beslediğini ve her yaptığı işte bunu açıkça gösterdiğini dile getirdi ve şöyle dedi: “Bu nasıl bir zihniyet ki, İslam’ın her noktasına karşı şiddetli bir düşmanlık beslemektedir. Bu nasıl bir zihniyet ki, Ezanın aslına uygun olarak Arapça okunmasını sindiremeyecek kadar Kur’an ve İslam düşmanıdır. Bu zihniyet, Kur’an’a alenen dil uzatamayınca onu Şebi Arus bahanesiyle Türkçe okutarak aslından kopartmaya çalışmaktadır. Bunların İslam ile savaşı Don Kişotun yel değirmenleriyle savaşına benzer. Allah’ın izniyle hiçbir zarar veremez! Ancak kendisini rezil eder, küçük düşürür ve ahirette azabını arttırır.”

Konuşmasında özelde İstanbul halkına genelde ise tüm Müslümanlara seslenen Mahmut KAR, Ekrem İmamoğlu’nun bu yaptıkları sebebiyle Müslümanlara şu hatırlatmaları yaptı: “Sırf yüzünüze güldüğü için, yerine getiremeyeceği vaatlere inanmak istediğiniz için, iyi bir aktör gibi camide namaz kıldığı, dua ettiği için bu adamı belediye başkanı seçtiniz. Peki, bu adam ne yaptı bu güne kadar? Fatih Sultan Mehmed’in kabrini kibirli bir edayla ziyaret etti. Siz sıkıntılar, felaketler içinde boğuşurken o sıkıntılarınızı hiçe sayarak tatil yaptı. Şimdi de eskiye özlem duyarak ezanı ve Kur’an’ı Türkçe okutacak kadar haddi aştı.”

Gündem Değerlendirme Toplantısında cezaevlerinde çıplak arama iddiaları, Prof. Dr. Ebubekir Sofuoğlu’nun üniversite apart evleri hakkında yaptığı açıklama sonrası uğradığı linç girişimi ve ABD’nin S-400 Yaptırım kararları da ele alındı.

Hani Kadının Beyanı Esastı?

Mahmut KAR cezaevlerinde bayanlara yönelik çıplak arama iddiaları hakkında şunları söyledi: “Hani kadının beyanı esastı, hani o kadın haklarını savunan Ak Parti Kadın Kolları Teşkilatı nerede? Duydunuz mu hiç bu konuda bir açıklama yayınladılar mı? Hani Kadına Yönelik Şiddeti gerekçe göstererek İstanbul Sözleşmesini savunan KADEM nerede? Bu konuda bir basın açıklaması yayınladılar mı? Bu iddiaların gerçek olup olmadığının araştırılmasını istediler mi? Daha ne olacak? Konuşmaları için dana nelerin yaşanması gerekecek? Nihayetinde söz konusu iddialar çok vahim ve utanç verici nitelikte. Hükümet polemik yapmak yerine mahremiyeti ifşa eden, insan onurunu aşağılayan ve ahlak duygusunu zedeleyen bu iddialara karşı acilen soruşturma başlatıp meseleyi aydınlatmakla yükümlüdür. Zira bu iddialar İslami açıdan da İnsani açıdan da kabul edilebilir şeyler değildir. Her ne olursa olsun, her kim olursa olsun İslam Kadın’ın iffet ve onurunun zedelenmesine asla müsaade etmemektedir.”

Kemalistlerin Sizi Bir Kaşık Suda Boğacağını Ne Çabuk Unuttunuz?

Haftalık Günden Değerlendirme Toplantısı’nın diğer bir konusu da Prof. Dr. Ebubekir Sofuoğlu’nun üniversite apart evleri hakkında yaptığı açıklama sonrası uğradığı linç girişimi oldu. Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu Başkanı Mahmut KAR, Prof. Dr. Ebubekir Sofuoğlu’nun karşı karşıya kaldığı linç girişimi ile ilgili şunları söyledi: “Sofuoğlu’nun maruz kaldığı bu durum ilk de değil, aynı bu şekilde daha önce başka hocaları, başka âlimleri de susturmaya, yıldırmaya çalıştılar. Nurettin YILDIZ hocanın yıllar önce yayınlanmış bir videosuna fırtınalar kopardılar. ODA TV gibi laik Kemalist azınlığın saldırıları sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan kalktı “İslam güncellenmelidir” dedi. İstanbul Sözleşmesi ile ilgili Ak Parti Kadın Kolları’nın tutumu üzerine Abdurrahman DİLİPAK bir şeyler yazınca onu da linç ettiler. Cumhurbaşkanı kalktı feminist Kadın Kollarını ve Kadem’i savundu. Daha başka birçok hocayı, kanaat önderini susturmaya, yıldırmaya çalıştılar. Dikkat edin bakın son dönemde İslami kuruluşlara ve şahsiyetlere yönelik baskılarını artıran iktidar, meclise getirdiği yeni yasa ile dernek ve vakıfları tamamen çalışamaz hale getirmek istiyor.”

Kar bu linç girişimleri karşısında Müslümanlara görev ve sorumluluklar düştüğünü söyledi ve bu sorumluluğu şu sözlerle ifade etti: “Müslümanlar olarak biz adil şahitlik görevimizi ve sorumluluğumuzu yerine getirmeliyiz. Asla zulmedenlere ve İslam dışı bir nizamla hükmedenlere meyletmemeliyiz. Her türlü münker ayan beyan ortada iken bu yöneticilerin tüm günahlarını hüsnü tevillerle meşrulaştırmaya çalışmamalıyız. Bu güne kadar zalimlerin günahlarını hüsnü teviller ile meşru görenler, dönün bir bakın, bütün güç ve imkânlarına rağmen onlar aynı hüsnü niyeti sizin için beslemediler. Sizi sahipsiz bırakmakla yetinmediler birde Laiklerle bir olup saldırmaya kalktılar. Sizi sahipsiz bırakmayacak olanlar, sizden hiçbir menfaati olmayan samimi Müslümanlardır. Ve en önemlisi de “siz onun dinine yardım ederseniz size yardım edecek olan Allah’tır sizi sahipsiz bırakmayacak olan…”

ABD’nin Türkiye’yi Cezalandırması İlk Değildir

Toplantının son gündeminde ABD’nin Türkiye’ye yönelik aldığı S-400 yaptırım kararına da değinen Mahmut KAR, bu cezalandırmanın ilk olmadığını ifade ederek şunları söyledi: “ABD tarafından Türkiye’nin cezalandırılması bir ilk değildir. Daha önce de birçok defa Türkiye’yi cezalandırmasına, aşağılamasına ve zillete mahkûm etmesine rağmen yetkililerden sözden öte bir şey duymadık, halen de duymuyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan adet olduğu üzere yine sadece gürledi. Ey Macron diyen Erdoğan bu zillet ve utanç verici durum karşısında Ey Trump diyemedi. Her defasında yağmaksızın gürleyen Erdoğan aslında bu defa gürleyemedi bile… Bu cesareti dahi gösteremedi.”

#DünyaHilafeteMuhtaç