Komutanlar Sudan Halkına İhanet İçindeler
19 Nisan 2023

Komutanlar Sudan Halkına İhanet İçindeler

Köklü Değişim Medya

Hizb-ut tahrir Türkiye Medya Bürosu’nun 18 Nisan 2023 Salı günü gerçekleştirdiği “Gündem Değerlendirme” toplantısında, Sudan’da yaşanan çatışmalar ele alındı. Toplantıda ayrıca Mısır Dışişleri Bakanı’nın Ankara ziyareti hakkında değerlendirmelerde bulunuldu.

Toplantıda konuşan Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar, 15 Nisan Cumartesi sabahı ansızın başlayan çatışmalar ile yeniden dünyanın gündemine giren Sudan’da ne olduğunu anlamak ve çatışmanın arkasındaki motivasyonu tespit etmek için Sudan’a musallat olan İngiltere ve Amerika arasındaki sömürgecilik mücadelesinin izini sürmek gerektiğini söyledi.

Sudan’da 2019 yılında devlet başkanı Ömer el Beşir’i deviren askeri konseyin yaklaşık dört yıldır yönetimi elinde tuttuğunu ifade eden Kar, Amerika’nın Sudan’da ordu üzerinden elde ettiği nüfuza dikkat çekerek şöyle konuştu: “2019’da yapılan “Çerçeve Anlaşması”na göre askerlerin iki yıl sonra yönetimi sivil güçlere teslim etmesi gerekiyordu. Ancak bu zamana kadar bu gerçekleşmedi. Çünkü bu, ordunun arkasındaki Amerika’nın Sudan’daki nüfuzunun riske girmesi demek. Bu sebeple İktidardaki askeri konseyin bir numaralı destekçisi olan Amerika, yönetimi İngiliz ve Avrupa destekli sivil güçlere vermemek için her yola başvuruyor. Daha önce de teslim zamanı geldiğinde suni bir darbe icat ederek teslimi ertelemişti. Ardından hükümetin feshedilmesi talepleri gündeme geldi ve fiilen de feshedildi. Görünen o ki şimdi de aynı senaryo tekrar ediyor. Ordunun başındaki El Burhan ve Hızlı Destek Güçleri’nin komutanı Hamedeti’nin yönetimi karşı tarafa vermemek için yeni bir darbe oyununa başvurduğu neredeyse kesin gibi. Zira yaşanan bu çatışma sayesinde Sudan’da siyasi arena renk değiştirecektir. Mesele yönetimin sivillere devri olması gerekirken, şimdi artık askeri güçlerin arasını bulmak için ateşkes ve barış müzakerelerine dönecektir. Nitekim bunun emareleri hemen ortaya çıktı. ABD Dışişleri Bakanı yaptığı açıklamada, Sudan'daki çatışmalardan derin endişe duyduklarını tüm aktörleri acilen şiddeti durdurmaya ve müzakereleri sürdürmeye davet etti.

Dolayısıyla kıymetli Müslümanlar, Sudan’da haram kanların dökülmesine sebep olan çatışma bir Amerikan oyunudur. Oyunun figüranları ise ABD’ye uşaklık eden askeri konsey başkanı general el Burhan ve onun yardımcısı olan Hızlı Destek kuvvetleri komutanı Hamdan Hamedeti’dir. Bu komutanlar ne yazık ki Sudan halkına ve İslam’a ihanet içindeler. Darbeyle yönetimden indirdikleri selefleri Ömer el Beşir’de Sudan’ı ikiye bölerek büyük bir ihanete imza atmıştı. Ömer el Beşir güneyin ayrılmasıyla kuzeyde refahın artacağı yalanını söylemişti. Ancak artan tek şey yoksulluk sefalet sömürü ve çatışma oldu. Çünkü “Nifaşa Anlaşması” ile Güney Sudan’a bağımsızlık verilince Sudan petrol gelirlerinin üçte ikisini kaybetti. Sudan halkı bu fakirliğe ve sömürüye karşı protestolar düzenleyince Amerika, Ömer el Beşir’i kaldırıp attı. İşleri bitince el Burhan’ı ve Hamedeti’yi atacağına hiç şüphe yok! Bu kafirlerin değişmeyen geleneğidir. Keşke Müslümanların yöneticileri bir kez olsun ibret alsalar.

Mahmut Kar konuşmasının sonunda Hizb-ut Tahrir’in Sudan’da askeri konseye yaptığı nasihati yeniden hatırlatarak sözlerini şöyle tamamladı: “Hizb-ut Tahrir, Ömer el Beşir devrildikten sonra bugünkü askeri konseyin yüzlerine karşı hakkı haykırmış ve onlara nasihat etmişti. Yönetimin bir emanet ve sorumluluk olduğunu hakkıyla İslam ile yönetip sorumluğunu yerine getirmeyenlerin kıyamet günü perişanlık yaşayacağını söylemişti. Onlara Rasulullah’ın şu hadisini hatırlatmıştı: “İşler birbirine karıştığı, ahval alt üst olduğu zaman sizden her kim hayatta olursa birçok ihtilaflar görecektir. İşte o durumda size düşen benim sünnetime ve benden sonra doğru yolu bulmuş Raşid halifelerin sünnetine dişlerinizle sımsıkı sarılmanızdır.” Bu konuşmayı yapan Hizbut Tahrir üyesi Dr. Nasır Rıza askerlere yönelik konuşmasında; “Mesele askeri bir konseyde veya sivil bir hükümette yönetim meselesi değildir.” Demişti. “Mesele Allah Azze ve Celle’ye kulluk etmeniz, insanlarında ona kulluk etmelerini sağlamanızdır. Bu da ancak Allah’ın şeriatını hâkim kılmakla olur. Allah’ın emrine göre yönetmekle olur. Sizler savaşçısınız, sizler güç ve kudret sahibisiniz. Sizin vazifeniz Sahabeler’in, Ensar’ın yaptıkları gibidir. Onlar şerrin ve batılın hükmünü yıktılar. Allah’ın Rasulüne, adil ve salih yöneticiye biat ettiler. Peygamberlik metodu üzere Raşidi hilafet devletini kurdular. O halde sizin meseleniz budur. Sakın ha kafir Amerika’ya Avrupa’ya dostluk göstermeyin.” Demişti.

"Kıymetli Müslümanlar bugün bir kez daha söylüyoruz. Kardeşlik, birlik ve takva ayı olan Ramazan’da Müslümanlar arasındaki bu ateş derhal durdurulmalıdır. Çünkü ölende öldürende haram içindedir. İslam’da ordunun görevi, Müslümanların yurtlarını korumak ve Allah yolunda cihat etmektir. Umarız Müslümanların işlerini üstelenen tüm güç ve yetki sahipleri nasihat alırlar, Allah’tan korkarlar ve sadece Allah’ın dininin yardımcısı olurlar."


#YenidenHilafet