Dışişleri Bakanlığı'nda yapılan devir teslim töreni ile Hakan Fidan, görevi selefi Mevlüt Çavuşoğlu'ndan devraldı.

Türkiye’nin dış siyasetini, Milli İstihbarat Başkanlığı görevini sürdürürken görünür olmadan yürütme çalışmalarına destek veren ve Çavuşoğlu ile birlikte çalışan Fidan, ilk kez kameralar karşısında konuştu. Dışişleri Bakanlığı önünde yapılan törende halef ve selef kısa birer konuşma yaptı. Çavuşoğlu ile birlikte eşgüdüm içinde çalışan Fidan’ın göreve gelmesiyle darbeci Sisi, Filistin’i işgal eden “İsrail” ile normalleşme”, Suriye halkının katili Esed ile görüşmelerin ve “normalleşme” sürecinin kaldığı yerden aynen devam edeceği görünüyor.

Hatırlanacağı üzere Hakan Fidan, eski Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile birlikte Moskova’da düzenlenen toplantıda yıllar sonra Ankara’yı temsilen Esed rejimi ile ilk üst düzey görüşmeyi gerçekleştirmişti.

Törende konuşan Çavuşoğlu'nun açıklamaları şöyle:

“Türk'ün olduğu her yerde devlet, devletin olduğu her yerde diplomasi vardır. Yurt dışındaki vatandaşlarımızın demokratik haklarını kullanması için sandığı ayaklarına götürdük. 8 yıl 6 ay 13 gün taşıdığım Dışişleri Bakanlığı'nın bayrağını Hakan Fidan'a devrediyorum. Ben de her zaman bakanlığımızın ve bakanımızın emrinde olacağım. Şimdi görevimiz Türkiye Yüzyılı'nı inşa etmektir.”

Ardından açıklamalarda bulunan Fidan, ise şunları söyledi:

“Milli İstihbarat Teşkilatında 13 yıl süren görevimin ardından aynı derecede mesuliyet gerektiren Dışişleri Bakanlığına atanmam nedeniyle şahsıma gösterdiği güven için Sayın Cumhurbaşkanıma şükranlarımı iletiyorum.

Sayın Çavuşoğlu ile arkadaşlığımız Bilkent Üniversitesinde aynı sıralarda başladı. Kendisi devlet adamı ve insan ve dost olarak her zaman üstün meziyetler ortaya koymuştur. Sayın Çavuşoğlu ile çok kritik görevleri birlikte gerçekleştirdik.

Çok büyük bir uyum ve düzen içerisinde kritik görevleri birlikte ihya ettik. Sayın Cumhurbaşkanımızın vizyonuna ve temsil ettiği değerlere uygun bir şekilde devletimizin ve milletimizin bütünlüğü güvenliği ve refahı için bütün gayreti göstereceğim. Milli dış politika vizyonunu ilerletmeye devam edeceğim.”

Yapılan açıklamalar ile iki bakanın yakın iş birlikteliği göz önüne alındığında Türkiye dış siyasetinin NATO ve ABD ile koordinasyon içinde aynı eksende şekilleneceği ve bu istikametin bozulmadan devam edeceği gözlemleniyor.