Hepimiz Gazze'de olan biteni görüyoruz. Gazze izzet şehridir, öyle ki İslâm'ı yüksekte tutmuştur. Gazze, 70 yıldan beri bu mazlumların üzerindeki zulmü kaldırmıştır. 16 yıldan beri küçük bir şehir ve muhasara altında kalmasına rağmen Gazze, tarihin göstermediği kahramanlıkları göstermiştir. Gazze şimdi tüm silah çeşitleriyle çirkin bir şekilde bombalanıyor. Gazze'de hedef alınmayan hiç bir şey kalmamıştır. Ne mescitler ne kiliseler ne hastaneler ne okular ne güvende olan evler ne çocuklar ne kadınlar ne de yaşlılar… Her şey hedef alınmıştır.
Dünya Müslüman Âlimler Birliği yayınladığı fetvada; mevcut olan ülkelerin yönetimleri ve ordularının hızlı bir şekilde Gazze'yi soykırımdan ve yıkımdan kurtarmak için müdahale etmeleri gerektiği vurgulandı.
Yönetimlerin ve orduların askerî bir müdahaleyle ve askerî tecrübeleriyle bu saldırının durdurulması için müdahale etmeleri gerekiyor. Bunu gerçek dışı bir talep olarak söylemiyoruz çünkü bu devletler, yaklaşık 4 milyonluk bir orduya sahip ve bu ordulara milyarlarca dolar harcama yapılıyor. Bu sebeple âlimler, önderler ve heyetler hızlı bir şekilde rejimlere, resmî ordulara, siyasi yapılara, parlamentolara ve yargı kurumlarına, harekete geçilmesi ve acil bir müdahale yapılması için baskı yapmaları gerekiyor. Bu onların üzerine vaciptir.
Dünya Müslüman Âlimler Birliği, cihadın ve yardımlaşmanın Filistin'de sürekli olarak şeriata göre vacip olduğunu, İslâmi ve dinî bir sorumluluk olduğunu vurgulamıştır. Aynı zamanda bu saldırılara karşı sessiz kalmanın ve cevap vermemenin haram olduğunu ifade etmiştir. Rejimlerden ve resmî ordulardan en yakınından başlayarak Gazze'ye, Mescid-i Aksa’ya, Kudüs ve Filistin'e yardım etmek için harekete geçmeleri gerektiğini söylemiştir. Gazze, Mescid-i Aksa ve Filistin bu katliamı yaşarken onları soykırıma ve yıkıma terk etmeyi Allah'a, Rasulü’ne ve müminlere hıyanet olarak ve Allah'ın nezdinde günahların en büyüğü olarak saymıştır. Benzer şekilde Filistin Âlimler Birliği’nin de fetvası oldu.
Bu sebeple sakın Gazze'yi yalnız bırakmayınız! Siz katliamı Televizyonda takip ederken her gün çocukların, yaşlıların ve kadınların katliamına, mescitlerin ve hastanelerin yıkımına şahit oluyoruz. Hiç bir şey kalmadı. Gazze'nin yarısı imha edilmiştir. Filistin’de insanlarımızın başına gelen konusu hakkında ümmetin görevi yok mu? Müslümanların görevi yok mu? İslâmi heyetlerin ve âlimlerin görevi yok mu? Bu durumu anlattığıma Allah'ı şahit kılıyorum ve hepimiz Kıyamet gününde bu mevcut şartlarda yaptıklarımız hakkında hesaba çekileceğiz. Bu durumdan Allah huzurunda sorumlu olacağız. Allah'ım sen şahitsin ben tebliğ ettim, sen şahit ol!
Muhammed MİŞENİŞ / Filistin Dayanışma Derneği Başkanı