İki Devletli Çözüm
29 Kasım 2023

İki Devletli Çözüm

Hilâfet Devleti yıkıldıktan sonra kalemlerle çizilen sınırlarımız oldu. İslam açısından hiçbir bağlayıcılığı olmayan bu sınırlar ne yazık ki zamanla türlü desiseler ile Müslümanlara benimsetildi.

İngiltere’nin üstün sinsilikleri ile kurulan “İsrail” devleti her ne kadar 1948 yılında ilan edilse de bu düşünce 18. Yy. sonlarından beridir Batı’nın gündemindedir. Zira Batı dünyası, Müslümanların coğrafyasında yeşertecekleri bir Yahudi varlığının uzun zaman semeresini alacaklardı. Bunlardan bazılarını şu şekilde özetleyebiliriz:

•Müslümanların coğrafyalarının tam ortasında gerçek birliklerini bozacak bir gasıp varlık kurmak.

•Müslümanları sürekli Yahudiler ile meşgul edip tüm beşerî ideolojilerin sonunu getirecek Hilâfet Devleti’nin kurulmasından alıkoymak.

•Nerede olursa olsun, bozguncu ve isyan halkı olan Yahudileri, kendi ülkelerinden temizlemek.

•Batı dünyası ile savaşta “İsrail” devletini bir “ileri karakol” olarak kullanmak.

Maddeleri sıralamak mümkündür. Netice olarak hiçbir zaman Müslümanların hayrını istemeyen kafirlerin her adımlarının, Müslümanlara bir zarar vermek için atıldığını unutmamalıyız.

Hal bu iken Müslümanların yöneticileri, bu zararları defetme ve müminlerin izzetlerini iade etme görevlerini uzun zamandır terk ettiler. Onlar, Müslüman toplumları Batı’nın tayin ettiği kötü tablolara mahkûm ettiler.

Bundan dolayı sadece kafir Batı dünyasının yanında Müslümanların başındaki yöneticilerin de bir araya geldikleri zaman Müslümanların maslahatlarını gündemlerine almadıklarını, tüm karar ve anlaşmalarında Batı’nın memnun olduğunu üzülerek görmekteyiz. En son, hiçbir somut etkisi olmayan İslam İşbirliği Teşkilatı toplantısı, bu dediğimizi doğrular niteliktedir.

ABD İkinci Dünya Savaşından sonra kapitalizmin lokomotifi olunca İngiltere’den devraldığı birçok ülkede kendi planlarını işletir oldu. NATO’nun güçlendirilmesi, doların küresel piyasada mudarebe aracı olarak yerini alması, IMF ve Dünya Bankasını kullanarak borçlandırma yoluyla ülkeleri kendi siyasetine tabi kılması, sömürü üsluplarından sadece birkaçıdır.

Mücahitlerin başlattığı Aksa Tufanı harekâtından sonra, ABD’nin 50 yıla yakındır Filistin için uygulamaya çalıştığı plan yine gündeme geldi. Ve bu gündemi ABD kadar halkı Müslüman olan devletlerin yöneticileri de kamuoyu etmeye başladılar.

“İki devletli çözüm” olarak ifade edilen bu planı, 2000’li yılların başında ABD başkanı Bush gündemine sık sık alırdı. 1

Yine Obama da Filistin için iki devletli çözümü savunmaktaydı. Obama’dan sonra başkan olan Trump da iki devletli çözümü savunurdu.2 Yani dünyanın gözüne bakarak, kıtalar ötesinden beldelerimiz hakkında karar verme küstahlığında sınırları aşıyordu.

Yine Trump’dan sonra Biden da aynı şekilde iki devletli çözümü savunmakta ve her defasında bu çözümü bölge için uygulamaya çalışmaktadır.

Hiçbir realitesi olmayan, somut bir şekilde ne olduğunu kimsenin ortaya koyamadığı bu çözüm nedir?

Bu, beldelerimizin tedrici olarak Yahudilere sunulmasından gerek dünya gerekse Müslümanlara sürecin normalleştirilmesinden başka bir şey değildir.

Biz şunu çok iyi biliyoruz ki, kafirler bizlerden asla razı olmayacaklar. Müslümanlara fenalık dokunması ise en büyük temennileridir.

Durum bu kadar vazıh iken, halkı Müslüman olan ülkelerin yöneticileri ABD menşeli iki devletli çözümü neden bu kadar ısrarla talep etmektedirler. ABD, BM ya da başka bir kurumdan Müslümanlar lehine bu güne kadar hangi karar çıktı ki bundan sonrası için referans alınıyorlar.

Mısır Cumhurbaşkanı darbeci Sisi, gücü yettiği halde yardımı esirgediği Filistin için, bir ABD projesi olan iki devletli çözümü istemektedir. 3

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Farhan es-Suud, iki devletli çözümü istemektedir.4

Ürdün, Dışişleri Bakanı Ayman Safadi, iki devletli çözümü istemektedir.

Yine “Filistin Devlet Başkanı” sıfatı ile tanınan Mahmut Abbas da iki devletli çözümün uygulanması taraftarıdır. 5

Geçtiğimiz günlerde birçok liderin katıldığı Kahire barış zirvesinde, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan dahil herkes, iki devletli çözümün devreye girmesini talep ettiler. 6

Son olarak yıllarca Kudüs’ü suistimal etmekten bir an geri durmayan ve Kudüs’ten “kırmızıçizgimiz” şeklinde bahseden Erdoğan da bir Batı projesi olan iki devletli çözümü talep etmektedir.7

Müslümanların işlerinde kafirlere sulta vermek, onları bu konuda göreve çağırmak asla kabul edilecek bir husus olmadığı gibi dinen caiz de değildir. Hiçbir dirayet göstermeden kardeşlerimizi, Batı’nın insafına terk etmek caiz değildir. Yine güçleri yettiği halde orduları, Aksa’yı kurtarmak yerine kışlalarda bekletmek asla ama asla caiz değildir.

Batı’dan aldıkları pusulanın bozulduğunu, artık tüm menzillerin İslam’a çıktığını görmekten aciz, koltuklarına âşık bu yönetimlerin yüzlerini, İslam ümmetine dönmelerinin vakti geldi hatta geçiyor.

Nida edenlerin nida edeceği o gün gelmeden önce hâlâ bir fırsatları olduğunu bir kez daha hatırlatıyoruz!

Footnotes

  1. https://www.voaturkce.com/a/a-17-a-2004-03-23-14-1-87969852/833872.html

  2. https://www.indyturk.com/node/58686/d%C3%BCnyadan-sesler/trump-kushner-ve-netanyahu-filistinde-iki-devletli-%C3%A7%C3%B6z%C3%BCm%C3%BC-imha-etme

  3. https://www.indyturk.com/node/666486/d%C3%BCnya/sisi-m%C4%B1s%C4%B1r-filistin-meselesinin-di%C4%9Fer-taraflar%C4%B1n-aleyhine-tasfiye-edilmesine-izin

  4. https://t24.com.tr/haber/suudi-arabistan-misir-ve-urdun-disisleri-bakanlari-gecici-anlasma-iki-devletli-cozum-gorusmelerinin-yeniden-baslamasini-saglamali,1139902

  5. https://www.trthaber.com/haber/dunya/abbastan-kahire-zirvesinde-israil-isgalinin-bitmesi-ve-iki-devletli-cozum-vurgusu-805781.html

  6. https://tr.euronews.com/2023/10/21/gazze-icin-kahire-baris-zirvesi-filistinliler-topraklarinda-kalmakta-kararli

  7. https://www.tccb.gov.tr/haberler/410/150263/-filistin-topraklarinda-yasanan-trajedi-artik-insanligin-tahammul-sinirlarini-asmistir-