Kadın voleybolcuların konuşulduğu günlerde Zonguldak’ta bir cami vaizi, vaazında Müslüman kadınların nasıl örtünmesi gerektiğinden bahsederken cemaatten birkaç kişi bu durumdan rahatsız olup “Senin arkanda namaz kılınmaz” diyerek camiyi terk etti. İl Müftüsü ise olayla alakalı “Biz Diyanet İşleri Başkanlığı olarak Anayasanın 36. maddesinde de ifade edildiği gibi laiklik çerçevesinde, kanunda bize verilen görevlerimizi en iyi şekilde yerine getirme gayreti içerisindeyiz” açıklamasında bulunarak vaiz hoca hakkında uyarı cezası verdi.

Allah’ın (svt) hükmünü dahi duymaktan rahatsız olan insanlardan mı bahsedelim; yoksa hakkı söyleyen hocanın yanında durması gerekirken mevki ve makamını kaybetmeme uğruna laik sisteme yaranmaya çalışan, yaptığı ayıbı video çekerek kamuoyuna şirin gözükmeye çalışan müftüden mi? Veya kadının örtünme farziyetinden bahseden hocanın uyarı cezası almasından mı? Nereden bakarsanız bakın zincirleme bir sefihlik kriziyle karşı karşıyayız!

Çıplaklığı, ahlaksızlığı “Filenin Sultanları” diyerek övmeye mecbur bırakıldık. Onlar artık “dokunulmaz” oldu. Tepki koymak suç! Allah’ın (svt) emrini açıklamak suç! Haktan yana olmak suç! Ve en kötüsü korkuları inancına galip gelenlerle dolu bir hayat!

Müftü, tam da kendisinden beklenildiği şekilde laik sistemi koruma altına alarak bir açıklamada bulunmuş. Yaptığı açıklama laik sisteme uygun olabilir, fakat İslam’a tamamen aykırıdır. Şayet İslam’a hizmet eden biri olsaydı çıkıp hocayı savunurdu. “Hocamız doğrusunu söylemiştir. Örtünmek Müslüman kadına farzdır, Allah’ın bir hükmüdür bu hükmü duymaktan rahatsız ve karşı olanlar camimize gelmesinler!” şeklinde net açıklamalar yapmış olsaydı bir Müslümana yakışır şekilde konuşmuş olurdu çünkü Müslüman ne şartta olursa olsun her daim hakkı söyler, taviz vermez, dik duruş sergiler, her ne olursa olsun Allah’ın (svt) hükümlerini çarpıtmaz.

Ey Diyanetin Müftüleri! Bu fesat kaynağı laik rejimi İslam’a karşı müdafaa etmekten vazgeçin. Laik sistemin değil, İslam’ın bekçileri olun. Açıklamalarınız anayasa maddelerinden değil, Kur’an ayetlerinden olsun, hadislerden olsun, alimlerin sözlerinden olsun! Unutmayın ki, hesap gününde anayasa maddelerinden değil; Kur’an’dan hesaba çekileceksiniz! Öyleyse Allah’tan korkun! Zira O, korkulmaya tek layık olandır. O, Kahhardır!