Kırklareli Pehlivanköy GGM'nde Özbekistan uyruklu Müslümanlar, durdurma kararına rağmen keyfi olarak sınır dışı edilecek.

Özbek-Aileye-Keyfi-Geri-Gönderme-Zulmü_Köklü-Değişim.jpg

Kırklareli Pehlivanköy GGM'nde Özbekistan uyruklu Müslümanlar, durdurma kararına rağmen keyfi olarak sınır dışı edileceği bildirildi.

Avukat Mustafa Kocamanbaş, Özbekistan uyruklu müvekkilleri; Asomiddin Boltaev ve Mukhammad Mardonov'un Kırklareli Pehlivanköy Geri Gönderme Merkezi (GGM)'nde sınır dışı edilmek üzere zor kullanılarak tutulduğunu ifade etti. 

Kocamanbaş, X hesabından yaptığı paylaşımında, her iki şahıs için de sınır dışı durdurma kararının bulunduğunu, zorla alıkonulmalarının hatta sınır dışı edilecek olmalarının kanunsuzluk anlamına geleceğini belirtti. 

Bu hukuksuzluğun bir an önce durdurulmasını talep eden Kocamanbaş'ın paylaşımı şu şekilde:

<blockquote class="twitter-tweet"><p lang="tr" dir="ltr">Kırklareli Pehlivanköy geri gönderme merkezinde bulunan Özbekistan uyruklu müvekkillerim Asomiddin Boltaev ve Mukhammad Mardonov isimli müvekkillerimin zor kullanılmak suretiyle sınır dışı edilmek üzere hazırlıklar yapıldığını kendilerinden öğrenmiş bulunmaktayım. Her iki şahıs…</p>&mdash; Av Mustafa Kocamanbaş (@av_kocamanbas) <a href="https://twitter.com/av_kocamanbas/status/1787508250629300704?ref_src=twsrc%5Etfw">May 6, 2024</a></blockquote> <script async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8"></script>

Asomiddin Boltaev'in kızı Zehra Boltaev, X hesabından, babasının ses kaydının da yer aldığı bir video mesaj yayınlayarak ailesinin Özbekistan'a "deport" edilmeleri halinde ölüm tehlikesiyle karşı karşıya kalabileceklerini söyledi. 

<blockquote class="twitter-tweet" data-media-max-width="560"><p lang="zxx" dir="ltr"><a href="https://t.co/6CLCC7pgOi">pic.twitter.com/6CLCC7pgOi</a></p>&mdash; Zehra Bolt (@Zehra_Bolt) <a href="https://twitter.com/Zehra_Bolt/status/1787512859997393313?ref_src=twsrc%5Etfw">May 6, 2024</a></blockquote> <script async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8"></script>

Köklü Değişim olarak, özellikle Müslümanlara yönelik olarak bir türlü bitmek Geri Gönderme zulmünün artık son bulmasını; Boltaev ailesinin yaşamış olduğu mağduriyet başta olmak üzere tüm mağduriyetlerin bir an evvel sonlandırılmasını yetkililerden talep ediyoruz. 

Keyfi Geri Gönderme Zulmüne Kim "Dur!" Diyecek?

Antalya Belek bölgesinde yapılması planlanan “Hristos Fest (Mesih Festivali)" Antalyalı Müslümanların tepkilerinin ardından yasaklandı.

misyoner-festivali-yasaklandı_antalya_köklü-değişim.jpg

Antalya’nın Serik ilçesine bağlı Belek bölgesinde 5-7 Mayıs tarihleri arasında “Hristos Fest (Mesih Festivali)" adı altında bir festivalin yapılacağı duyuruldu. 

İslam akidesine, Müslümanların değerlerine, tarihine ve örfüne aykırı olan bu festivale Antalyalı Müslümanlar tepki gösterdi ve yasaklanmasını talep etti. 

Köklü Değişim Antalya Temsilciliği, konu hakkında bir açıklama yayımladı ve yetkililerden festivalin yasaklanmasını talep etti. Temsilcilik sosyal medya hesabından "Antalya’daki 'Hristos Fest (Mesih Festivali)' Yasaklansın!" başlığıyla yayımlanan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Antalyalı Müslümanlar olarak İslam akidesine, Müslümanların değerlerine, tarihine ve örfüne aykırı olan bu festivale karşı olduğumuzu ilan ediyor, festivalin yapılmasına izin veren mülki idare ve tüm yetkililerden bu festivali derhal yasaklamalarını istiyoruz.

Rus Ortodoks inancına sahip insanların misyonerlik propagandalarını yapacakları bu festivalde; alenen haramlar işlenmekte ve isyankâr tutumlar sergilenmektedir. Ne hazindir ki İslam’ın herhangi bir faaliyetine çeşitli bahaneler ile engellemeler ve yasaklamalar getirenler; söz konusu misyonerlik faaliyetleri olunca seslerini çıkarmıyorlar.

Köklü Değişim Antalya Temsilciliği olarak bu festivale karşı olduğumuzu söylüyoruz ve Antalya’da yaşayan Müslümanların bu tür haramların işlenmesine ve misyonerlerin kirli emellerinize ulaşmasına asla izin vermemeleri gerektiğini vurguluyoruz. İslam topraklarında bu ve benzeri çalınmaların yapılmasına müsaade eden yöneticileri kınıyoruz. Gelecek nesillerimizi yani çocuklarımızı bu tür kirli fikirler ile zehirlemelerine asla müsaade etmeyeceğimizi kamuoyuna duyuruyoruz.

Bizler İslam’ın sorumluluklarını omuzlarında taşıyan Müslümanlarız, İslam’ın birer yılmaz bekçileriyiz, İyiliği emretmeyi kötülükten nehyetmeyi kendisine şiar edinmiş Müslümanlarız. Hakkı hak bilip Hakka tabi olan batılı batıl bilip batıldan yüz çeviren müminleriz. Özetle bizler Antalyalı Müslümanlar olarak göz göre göre misyonerlik faaliyetlerinin yapılmasından, haramların işlenmesinden topraklarımızda fısk-ı fücurun yayılmasından asla razı değiliz. Bilakis bu topraklarda; İslam’ın hükümlerinin kâmil manada tatbik edilmesinden razıyız.

Ey Rabbimiz! Bu duruşumuza ve tebliğimize şahit ol ya Rab!

#HristosFestYasaklansın #MisyonerlikDurdurulsun"

Antalyalı Müslümanlarca gösterilen tepkilerin ardından festival güvenlik güçlerince yasaklanmış ve en azından şimdilik fasit bir faaliyetin önüne geçilmiştir.

Tepkiler Sonuç Verdi: Antalya’daki “Hristos Fest” (Mesih Festivali) Yasaklandı!

Refah'a operasyon için düğmeye basan işgalci "İsrail"e karşı peşpeşe açıklamalar gelirken, İslam beldelerinden henüz bir açıklama yok. 

Köklü-Değişim,AB,-Refah’a-Saldırıyı-Kınayıp,-Hareket-Geçme-Çağrısında-Bulundu.jpg

AB Dışişleri Sorumlusu Josep Borrell, ‘İsrail'in, Doğu Refah'ın bazı bölgelerinde yaşayan Filistinlilere kara saldırısı öncesinde bölgeyi boşaltma çağrısını kınadı.

Batılı devletler özellikle üniversitelerde Gazze’deki soykırıma karşı başlayan öğrenci ve akademisyenlerin düzenlediği ve halen devam eden protestolar nedeniyle Refah’taki olası operasyona ani reaksiyon gösterdiği düşünülüyor.

Borell: “‘İsrail'in Refah'taki sivillere tahliye emri en kötüsünün habercisi: daha fazla savaş ve kıtlık. Bu kabul edilemez. Borrell sosyal medya paylaşımında ‘İsrail'in kara saldırısından vazgeçmesi gerektiğini söyledi.

AB, uluslararası toplumla birlikte bu tür senaryoları önlemek için harekete geçebilir ve geçmelidir"

**Fransa: “Savaş Suçudur”**

Fransa, Gazze Şeridi'nin güneyindeki şehre yapılacak kara saldırısı öncesinde ‘İsrail'in Refah saldırısına "şiddetle karşı çıktığını" açıkladı.

Dışişleri bakanlığından yapılan açıklamada, **"Fransa, ‘İsrail'in 1,3 milyondan fazla insanın büyük bir sıkıntı içinde sığındığı Refah'a yönelik saldırısına şiddetle karşı olduğunu yineliyor. Sivil halkın zorla yerinden edilmesi savaş suçudur"** ifadesine yer verildi.

**Mısır Önlem Alıyor**

Mısır güvenlik kaynakları, ‘İsrail'in planlı bir operasyon öncesinde Refah'ın bazı bölgelerindeki sivil nüfusun tahliye edilmesi çağrısında bulunmasının ardından Mısır'ın, Gazze Şeridi sınırındaki kuzey Sina'daki ordusunun teyakkuza geçtiğini duyurdu. 

**UNRWA: “Kulak Vermeyeceğiz”**

Filistinli mültecilere hizmet veren Birleşmiş Milletler kuruluşu, ‘İsrail’ ordusunun planlanan saldırı öncesinde Gazze'nin güneyindeki Refah kentinin bazı kısımlarını boşaltma çağrısına kulak vermeyeceğini duyurdu.
UNRWA'nın iletişim direktörü Juliette Touma, teşkilatın bölgeyi boşaltmadığını ve bunu yapmayı planlamadığını söyledi.

“İsrail” Sabah Refah’ı Vurdu ve Operasyon İçin Boşaltma Çağrısı Yaptı**

İşgalci "İsrail" ordusu, bugün erken saatlerde #Refah'ı ağır bir şekilde bombaladı ve  ardından planlanan kara saldırısı öncesinde sınır kasabasının bazı kısımlarının boşaltılmasını istedi.

Filistin haber ajansı Wafa'ya göre, Refah'ta 11 eve düzenlenen hava saldırılarında sekizi çocuk en az 22  Filistinli Müslüman vahşice katledildi.

Saldırının ardından çok sayıda Gazzeli Müslüman bölgeyi terk etmeye başladı. 

![Köklü Değişimi,AB, Refah’a Saldırıyı Kınayıp, Hareket Geçme Çağrısında Bulundu.jpeg](https://api.kokludegisim.net/uploads/Koeklue_Degisimi_AB_Refah_a_Saldiriyi_Kinayip_Hareket_Gecme_Cagrisinda_Bulundu_317ce8a569.jpeg)



AB, Refah’a Saldırıyı Kınayıp, Hareket Geçme Çağrısında Bulundu

İslam İş Birliği Teşkilatı 15. Zirvesi’nin ardından bir bildiri yayımlandı

Köklü-Değişim,İİT,-Filistin-İçin-Toplandı-ve-Yine-BM’ye-Havale-Etti.jpg

İslam İş Birliği Teşkilatı (İİT) Filistin için toplandı ve yine somut adım atmak yerine Filistin’i, Birleşmiş Milletler’e (BM) havale etti. 

Kamuoyunda kınama kurumu olarak bilinen ve 57 İslam beldesinde müteşekkil İİT, Gambiya'nın başkenti Banjula'da yapılan İslam İş Birliği Teşkilatı 15. Zirvesi’nin ardından yayımladığı bildiride **"Uluslararası topluma, işgalci gücü uluslararası hukuka ve BM kararlarına uymaya zorlaması ve Doğu Kudüs de dahil olmak üzere Filistin topraklarındaki yasa dışı işgal, sömürge ve apartheid uygulamalarına son verilmesi çağrısında bulunuyoruz"** açıklamasında bulundu. 

Muhatabı belli olmayan bildiride, Gazze'deki Filistin halkına yönelik topyekun saldırının durdurulması ile derhal ve koşulsuz ateşkes çağrısı yapıldı. Gazze Şeridi'ne acil yardım ulaştırılması, su ve elektrik sağlanması için insani yardım koridorları açılması talep edildi.

Bildiride, sudan mahrum bırakma, yakıt girişini engelleme de dahil olmak üzere soykırım ve etnik temizlik suçunun devam etmesi tehlikesine karşı da uyarıda bulunularak, Filistin halkını zorla yerinden etme, topraklarından sürme veya nakletme girişimleri kategorik olarak reddedildi.

**“İki Devletli Çözüm” Vurgulandı**

Filistin halkının kendi haklarını elde etmek ve başkenti Kudüs olan egemen bir devlet kurmak için verdiği meşru mücadeleye olan güçlü desteğin yinelendiği bildiride, işgalci gücün saldırgan politikalarına son verilmesi bunu yapmamanın çatışmayı uzatacağı, bölgede daha fazla acı ve istikrarsızlığa neden olacağı, iki devletli çözüm şansını azaltacağı kaydedildi.

Anlaşmazlıkların barışçıl yollarla çözümü için diyalog ve arabuluculuğa başvurulmasının önemi de vurgulanan bildiride, böylece İslam ümmeti arasında gerilimden uzak bir ortamın yaratılabileceği ifade edildi. 

**Hakan Fidan Zirve’de İkili Görüşmeler Gerçekleştirdi**

Türkiye’yi temsilen toplantıya iştirak eden Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, ikili görüşmelerde bulundu. İkili görüşmeleri çerçevesinde **Gambiya Cumhurbaşkanı Adama Barrow** tarafından kabul edilen Fidan, **Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov ve Somali Başbakan Yardımcısı Salah Jama** ile de görüştü. Gambiya’da **Sudan Dışişleri Bakan Vekili Hüseyin Avad Ali Muhammed** ile bir araya gelen Fidan, Gambiya’da faaliyet gösteren Türk şirketlerinin temsilcileriyle de düzenlenen toplantıda bir araya geldi. 


İİT, Filistin İçin Toplandı ve Yine BM’ye Havale Etti

Hakan Fidan, yine iki devletli çözüme çağırdı

Köklü-Değişim,Fidan’dan,-‘Savaşı-Gösterip,-İki-Devletli-Çözüme-Razı-Etme’-Çabası.jpg

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye'nin, ‘İsrail'in Gazze'deki saldırılarına dair tutumu ve Suudi Arabistan-Türkiye ilişkilerine dair Al Arabiya televizyonuna verdiği mülakatta, **Washington menşeli “İki Devletli Çözüm”** planı için yeniden çağrıda bulundu. 

**"(Gazze'de) Bu trajediden ders çıkarmazsak, iki devletli çözüme gitmezsek bu son Gazze savaşı olmayacak. Başka savaşlar ve gözyaşları bizi bekliyor olacak”** ifadeleriyle savaşı gösterip, çoğu işgal edilmiş sembolik bir Filistin devletini öngören plana çağrıda bulundu.

Fidan, mülakatta Türkiye'nin ateşkesin sağlanması ve arabuluculuk çabaları için attığı adımların detaylarını anlattı.

Türkiye'nin önceliğinin ateşkesin sağlanması olduğunu belirten ve bu konuda Katar'la yakın temas halinde olduklarını ifade eden Fidan, **"Bir taraftan insani yardımların girmesini sağlamaya diğer taraftan da uluslararası sistemi, stratejik ve kalıcı çözüm olarak gördüğümüz iki devletli çözüm için mobilize etmeye çalışıyoruz. Bu iki sorun dışında, şu anda uğraştığımız başka bir ana konu yok."** dedi.

Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye'nin İstanbul'u ziyareti esnasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya gelmesinde, Gazze'deki dramın konuşulduğunu, bunun dışındaki dedikodulara itibar edilmemesi gerektiğini söyleyen Fidan, **"Hangi şartlarda ateşkese ulaşılabilir? Bu konuda Türkiye'nin görüşleri nelerdir? Bu eksende bir görüş alışverişinde bulunuldu"** detaylarını paylaştı. 

Ankara’nın bir süredir ordusu olmayan silahtan arındırılmış sembolik bir Filistin devletini kapsayan iki devletli çözüm planına çağrısı Washington’ın çağrılarıyla paralel. 

**Biden da “İki Devletli Çözüm” Planına Çağırıyor**


ABD Başkanı Joe Biden, bu yılın başlarında Gazze’deki katliam 4. ayında iken “İsraiI” Başbakanı Benyamin Netanyahu ile yaptığı telefon görüşmesinde “bağımsız” bir Filistin devleti kurulmasına yönelik olası çözümler hakkındaki görüşlerini yinelemiş, “ordusu olmayan” bir Filistin devleti fikrini de olası seçenekler arasında göstermişti.

**Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü John Kirby** basına yaptığı açıklamada, Biden'ın bu çağrıyı (iki devletli çözüm) "uzun süredir" yapmayı planladığını söylemişti.

**Fidan’dan , “İki Devletli Çözüme” Vurgu**	

Bakan Fidan, "(Gazze'de) Bu trajediden ders çıkarmazsak, iki devletli çözüme gitmezsek bu son Gazze savaşı olmayacak. Başka savaşlar ve gözyaşları bizi bekliyor olacak" açıklamasında bulundu ve ateşkesin sağlanması ve iki devletli çözüm için uluslararası kamuoyunun harekete geçmesi gerektiğinin altını çizdi. 

Fidan, sözlerini şöyle devam etti:

**Hamas’a İki Devletli Çözüm Telkini**

"Biz Türkiye olarak çalışmalarımızı özellikle bu iki konuda yoğunlaştırdık. **Hamas yetkililerine, özellikle iki devletli çözüm konusunda almaları gereken pozisyonun ne olduğuna, uluslararası toplumun onlardan ne beklediğine ilişkin görüşlerimizi dile getirdik.** ‘İsrail’ esas itibarıyla kendi amacını, kendi niyetlerini gizlemek için Hamas'ı sürekli bir öcü olarak kullanıyor. Uluslararası topluma Hamas'ı radikal, anlaşmaya yanaşmayan irrasyonel bir örgüt olarak sunuyor. ‘İsrail’ böyle yaparak kendi asıl hedefini ve amacını kamuoyundan gizlemeye çalışıyor.

Şimdi bir defa ‘İsrail'in şunu yapması lazım; demeli ki, **'Ben, 1967 sınırlarını, uluslararası toplumun kabul ettiği sınırları kabul ediyorum.** Benim başkasının toprağında gözüm yok. Bu sınırlar benim toprağım ve ben devlet olarak bu sınırlar içerisinde kalmayı kabul ediyorum. Başkasının toprağı ile ilgilenmiyorum, Filistin toprağına bakmıyorum' demesi lazım. Ama ‘İsrail’ bunları demiyor. Onun yerine ne diyor? 'Ben tüm bütün bunları yapıyorum, karşımda Hamas var.' diyor.

**“Hamas, 1967 Sınırlarını Kabul Ediyoruz Diyor”**

Oysa biz Hamas'a baktığımız zaman, iki devleti çözümü onlarla konuştuğumuz zaman bize şunu açıkça söylüyorlar; **'Biz 1967 sınırları içerisinde kurulacak Filistin devletini kabul ediyoruz'** diyorlar. 'Bizim tüm mücadelemiz de bu yöndedir' diyorlar. Hatta bunun daha da ilerisine geçerek şöyle diyorlar: **'Devlet kurulduktan sonra silahlarımızı Filistin ordusuna vereceğiz ve varlığımızı sadece bir siyasi hareket olarak sürdüreceğiz."**

**"Filistinli Partiler 1967 Sınırlarına Razı"**

"‘İsrail'i de 1967 sınırlarını kabul etmeye davet etmemiz lazım" ifadesini kullanan Fidan, "Sadece Hamas değil, bütün Filistinliler 1967 esas alınarak kurulacak Filistin devletine razı. Peki ‘İsrail’ 1967 sınırları içerisinde kalacak bir devlet olmayı kabul ediyor mu? Önemli olan budur. Ama ‘İsrail’ toprak çalmaya devam ediyor. Bunu gizlemek için de Hamas’ı bahane gösteriyor. Herkese 'Gazze’ye bakın!' diyor, diğer taraftan da Batı Şeria'da toprak çalmaya devam ediyor. Uluslararası toplum artık uyanmalı ve bu iki yüzlülüğü görmeli!" eleştirisinde bulundu.

**Fidan’ın bahsettiği 1967 sınırları Filistin topraklarının yüzde 80’inin işgal edilmesine meşruiyet kazandırıyor.**

**Erdoğan’dan, “İsrailli” Rehineler İçin Fidan’a Talimat**

Fidan, ‘İsrail'in şu anda özellikle ilgilendiği tek konunun rehinelerin geri alınması meselesi olduğuna işaret ederek "Bu insani bir durumdur. Bu konuda biz de çok hassasız. Cumhurbaşkanı'mız rehinelerle ilgili olarak kendisine ulaşan talepler konusunda son derece hassas. Bu konuda hem istihbarat servisimize hem bizlere, gerekli çalışmaları yapma talimatı verdi. ‘İsrail’ ile bu konuda temaslarımız var. ‘İsraillilerden’ gelen, hatta başka ülkelerden gelen talepleri Hamas’a aktarıyoruz. Yani özellikle rehinelerin bırakılması konusunda temaslarımız devam ediyor." diye konuştu.

“İsrail” ile İran arasındaki gerginliği de dile getiren Fidan, çatışmanın yayılma riskini hatırlattı. 

**İki Devletli Çözüm İçin Suud Rejimi İle Ortak Fikir ve Eylem**

Suud rejimi ile Filistin ile ilgili çalışmalarda ortak hareket ettiklerini ifade eden Fidan şunları söyledi:

**Filistin'de ateşkesin sağlanması, insani yardımların hemen başlaması ve Filistinlilerin hak ettiği egemen, özgür, 1967 sınırlarına dayalı Filistin devletinin kurulması konusundaki fikir birliğimiz mevcut. Sadece fikir birliğimiz değil, bu konuda eylem birliğimiz de mevcut."**

**“İslam Ülkeleri İki Devletli Çözüm İle Mevzi Kazanmış Durumda”**

Bunların Türkiye ile Suudi Arabistan’ın ve başka kardeş ülkelerin mutabakatı olmadan alınacak kararlar olmadığını belirten Fidan, "Şu anda bizim onlarla da mutabık kaldığımız pozisyonumuz şu: İslam dünyasının bugüne kadar bölgesel krizleri çözememesinin en önemli sebebi, birlik olamamalarından kaynaklanıyordu. Herhangi bir sorun etrafında bir araya gelip çabalarını, stratejilerini, vizyonlarını, eylemlerini birleştirememelerinden kaynaklanan bir sorun vardı. Bu bölünmüşlük Filistin meselesinde de uzun süre devam etti. Ama çok şükür bu kez, alınan kararlarla, atılan adımlarla, bu sorunun büyük ölçüde aşıldığını görüyoruz. **Nitekim İslam ülkeleri olarak şu anda, özellikle iki devletli çözümde ısrar ve moral üstünlük oluşturma konularında büyük bir mevzii kazanmış durumdayız."** dedi.

**"Mısır’la İlişkilerimiz Çok Şükür Normalleşti”**

Darbeci Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi’nin muhtemel Türkiye ziyaretine ilişkin ise Fidan, Orta Doğu'da Körfez dışında Türkiye için en önemli Arap ülkesinin Mısır olduğunu ifade etti.

Fidan, **"Mısır’la ilişkilerimiz çok şükür normalleşti. İki ülkenin liderleri, önce Suudi Arabistan’da bir araya gelmişlerdi. Daha sonra Cumhurbaşkanı'mız Mısır'ı ziyaret etti. Şimdi ise Mısır Cumhurbaşkanı Sisi’nin Türkiye’yi ziyareti planlanıyor. Ziyaretin tarih üzerinde çalışıyoruz"** detayını kamuoyu ile paylaştı. 


Fidan’dan, ‘Savaşı Gösterip, İki Devletli Çözüme Razı Etme’ Çabası

MAZLUMDER’in, 28 Şubat döneminin brifingli yargısı tarafından verilen haksız mahkûmiyet kararları sonucu cezaevlerinde bulunan mahpuslar için başlattığı eylemler dizisi devam ediyor.

1530020366.jpeg

**Köklü Değişim Medya**

MAZLUMDER, 28 Şubat döneminde haksız kararlarla cezaevlerinde tutulan mahpuslar için başlattığı eylemler dizisine devam ediyor.

MAZLUMDER’e ait sosyal medya hesaplarından duyurusu yapılan basın açıklaması davet metni aşağıdadır:

**BASIN AÇIKLAMASINA DAVET**

28 Şubat döneminin brifingli yargısı tarafından verilen haksız mahkûmiyet kararları sonucu cezaevlerinde bulunan mahpusların “serbest bırakılmaları” ya da “yeniden yargılanmaları” maksadıyla başlattığımız eylemler dizisi devam ediyor.

Bu mağdurların dertleriyle dertlenen tüm duyarlı bireyleri, tüm üye ve gönüllülerimizi ve basın camiasını **28 Haziran Perşembe günü, saat 11:00’de Çağlayan Adliyesi** önündeki basın açıklamamıza davet ediyoruz.

MAZLUMDER 28 Şubat Mağdurları İçin Düzenlediği Basın Açıklamalarına Devam Ediyor

LGBT yönetmeliğini kabul eden Eyyubiye belediyesi, kararından vazgeçti

1582712018.jpeg

**Köklü Değişim Medya**

Urfa'nın **Eyyübiye Belediyesi,** eşcinsel sapkınlığın önünü açan **LGBTİ** yönetmeliğini önce kabul edip, daha sonra iptal etti. Eşcinsel sapkınlığın önünü açan ve bu çirkinliğin görünür olmasını, kamuda ve özel sektörde istihdam önceliği verilmesini hedefleyen yönetmelik bazı belediyeler tarafından kabul edilip uygulanmaya başlandı. Daha önce Milli Eğitim Bakanlığı, okullarda bu sapkınlığın topluma kabul ettirilmesi için **İstanbul Sözleşmesi** kapsamında başlattığı **ETCEP’i** (Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Projesi) devreye sokmuş, gelen yoğun eleştiriler üzerine projeyi askıya almıştı.

Belediye Meclisi'ne sunulmak üzere Eyyubiye Belediyesi’nin İnsan Kaynakları Müdürü Ahmet Alkan tarafından hazırlanan yönetmelik, önce Yazı İşleri Müdürü İsmail Kaya'ya ardından da Başkan Mehmet Kuş'un onayıyla meclise sunuldu.

Meclise gönderilen çirkin yönetmelik oylamaya sunuldu ve kabul edildi.

Ancak Meclis'te oylamaya sunulan yönetmelikte, "***Toplumda dezavantajlı konumda bulunan LGBTİ (lezbiyen, gay, biseksüel, trans ve interseks bireyler), etnik ve dini azınlıklar, sığınmacı ve mülteciler gibi çeşitli sosyal gruplara yönelik veri toplama, hizmet üretme ve belediye politikalarını yurtdışı ve yurtiçindeki STK'larla işbirliği içinde hazırlamak***" ifadelerinin yer aldığı görüldü.

Ajans Urfa'da yer alan habere göre kabul edilen yönetmelik yürürlüğe girerken, Eyyübiye Belediyesi yetkilileri durumu bir gün sonra fark edip, değişikliğe gidildi ve iptal edildi.

Haberde, çirkin yönetmeliği Belediyenin İnsan Kaynakları Müdürü Ahmet Alkan'ın internet üzerinden indirdiği ve CHP'li ya da HDP'li bir belediyeden "kopyala-yapıştır" usulüyle aldığı ifade edildi.

**İmza Kampanyası**

Batı aşığı ve oradan gelen her kanuna ve sözleşmeye sahip çıkan iktidar ve muhalefet partileri “İstanbul Sözleşmesi”ne sımsıkı bağlı. Eşcinselliği yaygınlaştırmak, namus mefhumunu ortadan kaldırmak, aileyi yok edip, gençliği ifsat etmek için planlanarak yürürlüğe koyulan İstanbul Sözleşmesi, kamuoyundan tepki almaya devam ediyor.

Bu kapsamda başlattığımız imza kampanyasına siz kıymetli okuyucularımızdan da destek bekliyoruz.

**İmza linki aşağıdadır**

[https://www.change.org/p/cumhurba%C5%9Fkanl%C4%B1%C4%9F%C4%B1-ailesiz-bir-gelecek-hedefleyen-istanbul-s%C3%B6zle%C5%9Fmesi-ve-6284-say%C4%B1l%C4%B1-kanun-iptal-edilsin?recruiter=468313674&amp;utm\_source=share\_petition&amp;utm\_medium=facebook&amp;utm\_campaign=share\_petition&amp;utm\_term=psf\_combo\_share\_initial&amp;recruited\_by\_id=fe3a96f0-bca0-11e5-ada9-757b967284e9&amp;utm\_content=fht-20330000-tr-tr%3Av2](https://www.change.org/p/cumhurba%C5%9Fkanl%C4%B1%C4%9F%C4%B1-ailesiz-bir-gelecek-hedefleyen-istanbul-s%C3%B6zle%C5%9Fmesi-ve-6284-say%C4%B1l%C4%B1-kanun-iptal-edilsin?recruiter=468313674&utm_source=share_petition&utm_medium=facebook&utm_campaign=share_petition&utm_term=psf_combo_share_initial&recruited_by_id=fe3a96f0-bca0-11e5-ada9-757b967284e9&utm_content=fht-20330000-tr-tr%3Av2)

Eyyubiye Belediyesi LGBTİ Kararından Geri Döndü

Suriye’de donan bebeğin görünütüsü vicdanları sızlattı

1578733886.jpeg

**Köklü Değişim Medya**

Suriye’den gelen son görüntü insanlık defterine utanç olarak yazıldı. Katillerle el sıkışan taş kalpli yöneticilerin hanesi bu cürümlere sessiz desteklerle doldu. Rusya, İran ve Esed rejiminin katliamları arşa ulaşırken, bu canilerle el sıkışanlar, donarak can veren körpe bedenlerin katili Esed’i yeniden meşru yönetici olarak tanımak için birbiriyle yarışıyor.

**Suriye’de Bir Körpe Donarak Can Verdi**

Acı olay Hama’nın kuzeyinde meydana geldi. Aktivistlerin ulaştırdığı bilgiye göre Rus ve rejimin hava saldırılarında anne babasını kaybeden ve kendisinden haber alınamayan küçük Erva Afrin-Mabatlı'nın cansız bedeni, 25 gün sonra bir zeytin ağacının altında donmuş halde bulundu.

Aylan bebeğin Akdeniz’de boğularak can vermesinden sonra çekilen görüntüleri gibi Erva bebeğin görüntüleri de sosyal medyada kısa sürede yayıldı.

![](https://resmim.net/f/N6Swv8.jpg)

İran’ın yanlışlıkla vurduğu Ukrayna uçağı gündemin zirvesinde yer alırken, 9 yıldır masum Müslümanları bilerek ve isteyerek katleden Rusya, İran ve Esed rejiminin katliamları görmezden geliniyor. Astana ve Cenevre masalarında katil rejim ile oturulup müzakere ediliyor.

Kardeşleri can verirken Suriye muhalefeti kuzeye çekilmiş ya katliamları izliyor ya icad edilen operasyonlarda vakit geçiriyor ya da daha fazla maaş için Libya’nın yolunu tutuyor.

Astana Üçlüsü Rusya, Türkiye ve İran masada aldıkları kararlar ve sahadaki operasyonlarla kendi halkını katleden cani Esed’in saltanatını korumaya devam ediyor. Körpeler donarken, taş kalpler de üşümüyor.

Körpeler Donuyor Taş Kalpler Üşümüyor

Nehre düşüp donarak ölen çocuğun anne-babasının Çin Toplama Kamplarında tutulduğu öğrenildi.

1546098328.jpeg

**Köklü Değişim Medya**

Nehre düşüp donarak ölen çocuğun anne-babasının Çin Toplama Kamplarında tutulduğu öğrenildi.

Son günlerde sosyal medya gündeminde, nehirde düşerek donarak ölen Doğu Türkistanlı bir çocuğun buz kesmiş kahredici fotoğrafı var.

Yerel kaynaklardan edinilen bilgiye göre; donarak ölen bu çocuğun anne-babası Çin Toplama Kamplarında tutuluyor ve kendisi de 78 yaşındaki yalnız yaşayan dedesi ile kalıyordu.

**Çin zulmü altında yaşayan Müslümanların yaşadıkları trajediye her gün bir yenisi ekleniyor**

Nehirde donarak ölen bu fotoğraf, özelde Müslümanlara genelde ise tüm insanlığa kahredici Komünist Çin zulmünün geldiği noktayı; Doğu Türkistanlı Müslümanların çaresizliklerini ve terkedilmişliklerini adeta haykırıyor!

![](https://www.google.com/url?sa=i&source=images&cd=&cad=rja&uact=8&ved=2ahUKEwi00PunrcXfAhVMTBoKHT_FCZ0QjRx6BAgBEAU&url=https%3A%2F%2Fforum.donanimhaber.com%2Fdonarak-olen-uygur-turk-cocugu--136473606&psig=AOvVaw3Qnmgr3bnWHnpiMcBHHy0g&ust=1546183679301957)![](https://img.donanimhaber.com/upfiles/2600066/25912903-9092-48a4-8313-ba00b0a14c02.png)

**Çin toplama kamplarına aldığı Uygur Türklerinin çocuklarını yetimhanelere yerleştiriyor**

Yine geçtiğimiz aylarda da ajanslara yansıyan haberlerde, sistematik insan hakları ihlalleriyle gündeme gelen Çin'in, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde Müslüman Uygur Türklerinin çocuklarını yetimhanelere gönderdiği de ifade edilmişti.

Haberlerde; Birleşmiş Milletler İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün yayımladığı son rapora göre, Çin’de 1 milyondan fazla Uygur Türkü ve diğer Müslüman azınlık toplama kamplarında tutuluyor.

Hükümetin, kamplarda tutulanların çocuklarını evlerinden alarak ülke genelinde çok sayıdaki yetimhaneye gönderdiği bildiriliyor.

MAZLUMDER 28 Şubat Mağdurları İçin Düzenlediği Basın Açıklamalarına Devam Ediyor

Eyyubiye Belediyesi LGBTİ Kararından Geri Döndü

Körpeler Donuyor Taş Kalpler Üşümüyor

Donarak Ölen Doğu Türkistanlı Çocuk İnsanlığa Çin Zulmünü Haykırıyor!

Keyfi Geri Gönderme Zulmüne Kim "Dur!" Diyecek?

Tepkiler Sonuç Verdi: Antalya’daki “Hristos Fest” (Mesih Festivali) Yasaklandı!

AB, Refah’a Saldırıyı Kınayıp, Hareket Geçme Çağrısında Bulundu

Hakkımızda

Linkler

İletişim Bilgilerimiz

MAZLUMDER 28 Şubat Mağdurları İçin Düzenlediği Basın Açıklamalarına Devam Ediyor

Eyyubiye Belediyesi LGBTİ Kararından Geri Döndü

Körpeler Donuyor Taş Kalpler Üşümüyor

Donarak Ölen Doğu Türkistanlı Çocuk İnsanlığa Çin Zulmünü Haykırıyor!

Keyfi Geri Gönderme Zulmüne Kim "Dur!" Diyecek?

Tepkiler Sonuç Verdi: Antalya’daki “Hristos Fest” (Mesih Festivali) Yasaklandı!

AB, Refah’a Saldırıyı Kınayıp, Hareket Geçme Çağrısında Bulundu

Sosyal Medya