Laik demokratik Hollanda’da yapılan araştırmaya göre, 50 yaşın altındaki her 6 erkekten 1'i kadına şiddet uygulamayı kabul edilebilir bulurken, her 8 günde bir kadın öldürülüyor.

SBS kanalında 1995 yılından bu yana yayınlanan günlük haber programı Hart Van Nederland (Hollanda’nın Kalbi) tarafından yapılan araştırmaya göre, birçok erkek, kadına yönelik şiddeti “kabul edilebilir” olarak gördüğünü ifade ediyor.

Bu, özellikle 50 yaş altı erkekler arasında oldukça yaygın olarak görülüyor. 50 yaşın altındaki her 6 erkekten 1’i, yani yüzde 16’sı kadına şiddet uygulanmasını olağan bulurken, bu görüşü savunanların bir kısmı, şiddetin “nefsi müdafaa” bir kısmı da, “kadınların bunu hak ettiği için” uygulanabilir olduğunu ileri sürüyor. Bu da laik demokratik nizam ile yetişen yeni nesillerin zihin yapısını ortaya koyuyor.

50 yaş ve üzeri erkeklerde, kadınlara yönelik şiddeti onaylayanların oranı, gençlere göre biraz daha düşük. 50 yaş üzeri erkeklerin ise yüzde 4’ü, şiddeti savunuyor.

Araştırmaya katılan kadınların yüzde 3’ü de, kendi cinslerine yönelik şiddeti kabul edilebilir buluyor.

Avrupa Birliği (AB) verilerine göre Hollanda'da her 8 günde bir kadın öldürülürken, bu vakaların çoğunda katil bir eş veya eski sevgili oluyor. Hollanda, bu hususta Avrupa ülkeleri arasında ilk 3'te yer alıyor.

Hollanda Güvenlik ve Adalet Bakanlığı, kadın cinayetlerini ve diğer aile içi şiddet olaylarını azaltmak için diğer bakanlıklar ve belediyelerle birlikte hareket ediyor.

Bozuk laik demokratik nizamı uygulayan her ülkede yaygın görülen şiddetin önüne geçilemiyor. Suç artık normalleşirken her ülkede günlük binlerce olay kayda geçiyor. Bazı suçlar ise cezaevlerinin kapasitesi yetmediğinden suç kapsamından çıkarılıyor ya da af yasaları devreye sokuluyor, sokaklar güvensiz hale geliyor.

Genel olarak şiddet bir sorun iken “kadına şiddet” öne çıkarılıp şiddet kategorize ediliyor. Böylece İstanbul Sözleşmesi gibi aileyi ve ahlakı hedef alan uluslararası sözleşmeler uygulanarak toplumdaki ahlaki çöküntü iyice derinleştiriliyor ve şiddetin önü açılıyor. Şiddetin alkol, uyuşturucu, zina, fuhuş gibi toplumu bozan haramları özgürlük kapsamında gören ve muhafaza eden nizam kaynaklı oluğu bilinmesine rağmen sorunların üzeri örtülüyor ya da hedef saptırılıyor.

Hollanda, Avrupa'da zina, fuhuş, uyuşturucu, eşcinsellik ve gayrı ahlaki fiillerin demokrasi ile özgürlük kapsamına alınıp, en yaygın şekilde yaşandığı ülke olarak tanınıyor.