“İsrail”'in, Festivaldeki Gençleri Vurduğu Ortaya Çıktı
09 Kasım 2023

“İsrail”'in, Festivaldeki Gençleri Vurduğu Ortaya Çıktı

Akit

“İsrail” ordusunun Apaçi saldırı helikopterlerinin pilotları, 7 Ekim'de Siderot'ta düzenlenen Supernova müzik festivali baskınından kaçan “İsraillileri” kendilerinin açtığı ateş sonucu öldüklerini itiraf etti.

Middle East Monitor'ün haberinde, 7 Ekim'de Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin Kassam Tugayları tarafından düzenlenen "Aksa Tufanı Operasyonu" sırasında yaşanan karışıklığa müdahalede bulunan “İsrail” ordusuna ait helikopter pilotlarının ifadelerine yer verildi.

“İsrail”in 7 Ekim'de Hamas militanlarıyla girdiği çatışmaya ilişkin ordu mensubu tanıkların ilk ifadeleri, sürpriz saldırıyı kontrol altına almak için çaresiz kalan “İsrail” birliklerinin ağır silahlarla ayrım gözetmeksizin kendi vatandaşlarına ateş açtığını ve potansiyel olarak çok sayıda “İsraillinin” açılan "dost ateşi" nedeniyle öldürüldüğünü ortaya koyuyor.

The Grayzone tarafından derlenen görgü tanıklarının ve “İsrailli” kaynakların ifadeleri, İsrail tarafının 7 Ekim'de yaşanan olaylar hakkında anlattıklarıyla çelişiyor.

İşgal devleti, Hamas tarafından gerçekleştirildiğini iddia ettiği katliamın tüm ayrıntılarını açıklamayı reddederken, şu ana kadar saldırıyla ilgili yalnızca sınırlı bilgiler yayınladı.

“İsrail” tarafından yayılan Hamas militanlarının 7 Ekim'de 40 bebeğin kafasını kestiği yönündeki doğrulanmamış iddialar hakkında konuşan uzmanlarca, bu propagandanın, Gazze'deki 2,2 milyon insanı toplu olarak cezalandırılması için “İsrail”e sempati toplamak amacıyla tasarlandığı gerekçesiyle reddedildi.

Öte yandan The Grayzone tarafından olayların daha yakından incelenmesi, hikayeyi farklı bir şekilde ortaya koyuyor.

“İsrail” ordusunun çok sayıda sivil ölümünün sorumluluğunu üstlendiği bir hikaye...

Ortaya çıkan ayrıntılar yalnızca “İsrail” hükümetinin anlatımıyla çelişmekle kalmıyor, aynı zamanda savaşın kaosu içinde İsrail ordusunun pervasız ateşinin muhtemelen İsrailliler arasında önemli kayıplara yol açtığını da gösteriyor.

Kibbutz Be'eri'de bölge sakinleri ile ordu arasında bir yardım hattı kuran güvenlik koordinatörü Tuval Escapa'ya göre, "‘İsrailli’ komutanlar, rehinelerle birlikte teröristleri de ortadan kaldırmak için evlerinde bulunanların üzerine bomba atmak da dahil olmak üzere ‘zor kararlar’ aldı."

Bu saldırı, Be'eri'deki rehine çatışmasından sağ kurtulan “İsrailli” sivil Yasmin Porat tarafından doğrulandı. Porat, yoğun çatışmalar sırasında “İsrail” Özel Kuvvetlerinin geri kalan tüm rehineleri ve teslim olan iki Kassam Tugayları savaşçısını tank mermileri ve çılgın silahlarla "kesinlikle" öldürdüğünü belirtti.

Porat, “İsrail” güçleri binaya saldırmadan önce Hamas militanlarının rehinelere nasıl "son derece insani" davrandığını, amacının onları yalnızca Gazze'ye götürmek olduğunu hatırlattı.

Kaotik çatışmada ortağının vurulmadan önce diğer rehinelerle birlikte hala hayatta olduğuna tanık oldu. Kibutzların içinde kaydedilen diğer videoların, muhtemelen “İsrail” ordusunun doğrudan evlere ateşlediği tank mermilerinden kaynaklanan molozlarla örtülü cesetleri gösterdiği söyleniyor.

Bir diğer tanıklık, SüperNova müzik festivali alanına düzenlenen Hamas saldırısından kaçtıktan sonra neredeyse öldürülmek üzere olduğunu anlatan tanık Danielle Rachiel'den geldi:

Rachiel, güvenli bir yere doğru giderken ‘İsrail’ güvenlik güçlerinin, kendisini ‘İsrailli’ olarak tanıtmak için İbranice bağırıncaya kadar doğrudan aracına ateş edildiğini söyledi.

“İsrail” haber kaynağı Yedioth Aharanoth'un ise, 7 Ekim'de yaşananlarla ilgili şu ifadelere yer verildi:

“Pilotlar, işgal altındaki karakollar ve yerleşim birimlerinde kimin terörist, kimin asker veya sivil olduğunu ayırt etmekte büyük zorluk yaşandığını fark etti… Binlerce teröriste karşı ateş açma oranı ilk başta muazzamdı ve ancak belirli bir noktada pilotlar saldırıları yavaşlatmaya ve hedefleri dikkatlice seçmeye başladılar."

Bu arada yerleşim yerlerinden alınan görüntüler, “İsrail”in yıllar boyunca Gazze'yi tekrar tekrar bombalamasına benzeyen mutlak bir yıkımı gösteriyor. Apaçi helikopter pilotları, hedeflere dair istihbarat olmadan sürekli ateş ettiklerini itiraf ederken, tank mürettebatına da, içeride potansiyel olarak “İsrailli” rehinelerin olup olmadığına bakılmaksızın evleri bombalamalarının emredildiğini söylediler.

Güçlü bombaların patlamasıyla yıkılan bir evin enkazının altında bulunan “İsraillilerin” cesetlerinin tank mermilerinden kaynaklandığı söyleniyor. “İsrail” güvenlik güçleri, Hamas'ın silahlı saldırganları zannettikleri kaçan “İsraillilere” de ateş açtı.

Uzmanlar, “İsrail” hükümetinin yanmış cesetlere ve “tanınamayacak kadar yakılmış cesetlere” ilişkin en korkunç fotoğraflarından bazılarının aslında "İsrail"in neden olduğu kayıpları tasvir edebileceğini düşünüyor.

Şüpheli görüntülerden birinde ise, bazılarının bu şekilde atılan Kassam Tugayları savaşçılarına ait olabileceği öne sürülen yanmış cesetlerle dolu bir çöp konteynırı görülüyordu.

“İsrailli” yetkililer, uluslararası taraftar toplamak için yanmış ceset görüntülerini kullanıyor ancak raporda belirtildiği gibi, korkunç görüntülerin Kassam Tugayları savaşçılarına ait olması daha muhtemel.

Tanıklıklar, savaşın hararetinde “İsrail” birliklerinin muhtemelen sivil bölgelere ve evlere ayrım gözetmeksizin ateş açmaya başvurduğunu ve bunun da sayısız önlenebilir İsrail ölümüyle sonuçlandığını gösteriyor.