Köklü Değişim Medya

Gazzeliler, hayat pahalılığına karşı düzenlenen ikinci protesto için Gazze Şeridi’nin en küçük mülteci kampı Deyr el-Belah, merkezi bölgelerde toplandı. Protesto gösterilerine katılan bazı göstericilerin gözaltına alındığı ve bazılarının darp edildiği aktarıldı.

Protestoların ilki 14 Mart akşamı Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı’nda, büyük bir katılımla gerçekleşti. Ancak Hamas güvenlik güçleri gösterilere sert şekilde müdahale etti. Görgü tanıkları da güvenlik güçlerinin hayat pahalılığını protesto eden göstericilere karşı güç kullandığının görülmemesi için görüntü alınmasını engellediğini aktardı.

Protestolar ve Taşkınlık

Barışçıl amaçla sokağa çıkan göstericiler, Gazze Şeridi’ndeki hayat pahalılığını ve gıda ürünlerine uygulanan vergileri protesto ederken, Gazze'nin çeşitli bölgelerindeki vatandaşlar da meydanlara inerek, halkın haklarının güvence altına almasını talep etti.

Haber kaynaklarına göre, sosyal medya üzerinden yapılan “Yaşamak İstiyoruz” hareketine katılma çağrısına siyasi ya da mezhep ayrımı olmaksızın karşılık vererek sokağa çıkan Gazzeliler, ellerinde mutfak malzemeleri ve pankartlar taşıdı.

Protesto gösterilerine katılanlardan Muhammed, barışçıl gösterilerdeki gerginliğin bir kısmının sivil bir kısmı da üniformalı polislerin olay yerine gelmesiyle arttığını aktardı. Hayat pahalılığını ve artan vergileri protesto etmek için tek bir ağızdan sloganlar attıklarını söyleyen Muhammed, güvenlik güçlerinin kendilerine müdahale ettiğini kaydetti.

Filistin’in 2003 tarihli Temel Kanunu’nun 26/5 sayılı maddesi, barışçıl gösteriler ve oturma eylemleri düzenleme hakkı vermesinin yanı sıra ifade ve düşünce özgürlüklerinin de güvenlik birimleri tarafından korunmasını öngörüyor.

Eylemciler halkı Gazze’deki paralel hükümetin ekmek, bakliyat, sebze ve diğer bazı temel gıda ürünlerine getirdiği ek vergileri protesto etmek için sokağa çağırmaya devam ediyor.

Gazzeli gençler, “Yaşamak İstiyoruz” adını verdikleri hareketin siyasileştirilmesini istemezken Hamas ve el-Fetih hareketlerine karşı olmadıklarını, başta Kassam Tugayları olmak üzere silahlı Filistin direnişinin kırmızıçizgi olduğunu ve gösterilerin bu konuda herhangi bir talebi bulunmadığını belirtti.

Gösterilerin Bastırılması

Gazze'deki güvenlik güçleri ve Filistin polisi, durumu izlemek için tüm güvenlik ve istihbarat birimlerini harekete geçirirken vatandaşlara müdahalede bulunmak için sokağa indiler.

Görgü tanıkları, güvenlik güçlerinin olay yerinden görüntülerin aktarılmasını önlemek için elektronik cihazlara el koyduğunu, içerikleri temizlettiklerini, bazı göstericilerin gözaltına alındığını ve bazılarının darp edildiğini aktardı. Ayrıca görgü tanıklarına göre bazı polisler de göstericilerin üzerine doğrudan ateş açtı.

Polisin şiddetli müdahalesi sadece göstericilere yönelik değildi. Bu müdahaleden insan hakları kuruluşları temsilcileri ve gazeteciler de nasibini aldı. Polis, Filistin İnsan Hakları Merkezi (PCHR) direktörüne şiddet uygularken, bazı gazeteciler de darp edildi, ekipmanlarına el koyularak görüntüler silindi. İnsan hakları örgütleri ve gazeteciler, bilgi alma haklarının engellenmesi ve fikir özgürlüğünün kısıtlanmasını kınadı. Daha sonra bazı grupların polise yönelik baskısının ardından gözaltına alınan gazeteciler serbest bırakıldı.

Cibaliya ve Deyr el-Belah kamplarındaki gösterilere Refah ve Gazze’nin yanı sıra diğer birçok bölgede düzenlenen yürüyüşlerle destek verildi. Göstericiler, Filistin halkının birinci ve ikinci intifadalarda İsrail ordusuna karşı kullandığı sivil itaatsizlik araçlarından olan lastik yakma eylemi düzenledi.

Karşılık Verme Çağrısı

Hamas'ın önde gelen isimlerinden Dr. Ahmed Yusuf yaptığı açıklamada gösterilerin sokağın Hamas'a karşı olduğu anlamına gelmediğini, işgalci İsrail devleti, bölge ülkeleri ve uluslararası topluma verilmiş bir mesaj olduğunu söyledi. Yusuf ayrıca halkın taleplerine karşılık verebilmek için bir ay süre verilmesi, tedbir ve cevaplarını duyurmak için bir basın toplantısı düzenlenmesi çağrısında bulundu. Yusuf, Filistinli gruplar, sivil toplum kuruluşları ve toplumun önde gelen isimleriyle birlikte devlet kurumlarının devredilmesi için uygun bir yol belirlenmesi gerektiğini vurguladı.

Filistinli bazı gruplar ise göstericilerin haklarını savundu ve güvenlik birimlerinin sert müdahalesini kınadı. Söz konusu gruplar, yaşam pahalılığına karşı insanların ekonomik koşulların iyileştirilmesi taleplerini desteklediklerine dair ortak bir bildiri yayınladı.