Erdoğan’dan Katil Esed’e "Zeytin Dalı", Suriye’ye Kara Harekatı Sinyali
24 Kasım 2022

Erdoğan’dan Katil Esed’e "Zeytin Dalı", Suriye’ye Kara Harekatı Sinyali

Köklü Değişim Medya

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, uzun süredir gündemde tuttuğu Suriye'ye kara harekatı için sinyal verdi. Erdoğan ayrıca Mısır halkını katili Sisi’den sonra Suriye halkının katili Esed’e de zeytin dalı uzattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün partisinin grup toplantısında, “Uçaklarla, toplarla, SİHA'larla yaptığımız operasyonlar sadece başlangıçtır. Bizim için en uygun olan vakitte karadan da teröristlerin tepesine tepesine bineceğiz” ifadeleriyle Suriye’nin kuzeyindeki terör örgütü PYD/PKK’ya yönelik kara harekatı için sinyal vermiş oldu. Erdoğan, YPG'nin halen varlığını sürdürdüğü Tel Rıfat, Münbiç ve Ayn el-Arab'ı adres gösterdi.

Erdoğan, Suriye halkının 11 yıldır en vahşi yöntemlerle katleden Esed ile görüşüp görüşmeyeceği sorusuna “Olabilir, siyasette küslük olmaz'' yanıtını verdi. Sınır ötesi harekatın kapsamlı ve ABD’nin muhalefeti nedeniyle belirlediği sınırlar çerçevesinde olacağı yorumları yapılırken, Esed rejimi ile yakınlaşmak ve ilişkileri “normalleştirmek” için de kullanılacağı düşünülüyor.

Hatırlanacağı üzere TSK’nın 2018 yılında PYD/PKK’ya karşı gerçekleştirdiği harekata “Zeytin Dalı” adı verilmişti. AK Parti, sık sık Suriye’nin toprak bütünlüğünden yana olduğunu söylerken son zamanlarda ise Esed’i meşru devlet başkanı olarak nitelediğini ifade eden açıklamalarda bulunuyor.

Rusya, Türkiye ve İran’dan oluşan “Astana Üçlüsünün” sahadaki operasyonları ve masada aldığı kararlar neticesinde ayağa kalkabilen Esed rejimi, Perde arkasında ABD’nin himayesindeki Cenevre görüşmeleri kapsamında sürdürülen “siyasi süreçte” meşru yönetim olarak tanınıyor ve müzakere ediliyor. Kısa süre önce de Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “siyasi sürecin” Esed rejimi ile muhalefeti uzlaştırmak olduğunu açıklamıştı. Bu açıklama üzerine Suriye’de halk bu açıklamayı protesto etmişti. Süreç Esed’in yeniden hakimiyetine doğru devam ederken, Suriye muhalefeti liderleri “Esed’in Suriye’nin geleceğinde yeri yok” ifadeleriyle halkı sakinleştirmeye ve sürecin üzerini örtmeye çalıştığı dikkat çekiyor.

İstiklal'deki Bombalı Saldırı

Erdoğan, Beyoğlu İstiklal Caddesi'ndeki terör saldırısı faillerinin ve bağlantılarının kısa sürede aydınlatıldığını, bombayı koyan terörist ile ona yardımcı olan çok sayıda kişinin bulundukları yerlerde yakalanarak adalete teslim edildiğini ifade etti.

Saldırıya karışanların nerede olursa olsun mutlaka bulunacağını belirten Erdoğan, "Dökülen masum kanlarının hesabı misliyle sorulacak, cezası kesilecektir" dedi.

Türkiye'nin ülkeye ve millete yönelik saldırılara karışan teröristlerle, onlara yardım eden herkesi sınırları içinde ve dışında tespit etme, yakalama, cezalandırma kabiliyetine ve gücüne sahip olduğunu vurgulayan Erdoğan, konuşmasını şöyle devam etti:

_“İstanbul'daki eylemi timsah gözyaşları ile kınayanların gerçek yüzleri hemen arkasından başlattığımız operasyonlara verdikleri tepki ile ortaya çıkmıştır. Suriye'de kontrolleri altında tuttukları bölgelerden ülkemize yönelik herhangi bir tehdit gelmeyeceği güvencesi veren güçlerin bu sözlerini tutamadıkları ve tutamayacakları son olayla bir kez daha anlaşılmıştır. Biz yaptığımız her anlaşma gibi Suriye sınırlarımızla ilgili ahitlerimizde de sonuna kadar sadık kaldık ama madem karşımızdakiler kendi sözlerini tutamıyor, yapılan anlaşmanın gereklerini yerine getiremiyor öyleyse bizim kendi başımızın çaresine bakma hakkımız doğmuştur. Bizim her sözümüz gibi bu beyanımızın da gerisinde çok somut gerekçeler, haklı sebepler, inkârı mümkün olmayan hakikatler var” _

Erdoğan Batılı “Dost ve Müttefiklerini” Suçladı

Batılı ülkelerin terör örgütünün Suriye'deki kolunu PKK'dan ayrıştırma gayretlerinin boşuna olduğunun, yaşanan her gelişme ile ortaya çıktığını belirten Erdoğan, "Ölü, yaralı veya sağ olarak yakaladığımız teröristlerin üzerlerinden çıkan donanımlar ile eğitim gördükleri yerler Suriye'de farklı isimlerle sahaya sürülen örgütün bizzat PKK'nın kendisi olduğu gerçeğini teyit etmektedir. Artık hiç kimsenin bu yalanla karşımıza gelmesine tahammülümüzün olmadığını ifade etmek isterim. Uçaklarla, toplarla, SİHA'larla yaptığımız operasyonlar sadece başlangıçtır" dedi.

Erdoğan sık sık terörü destekleyen ABD ve Avrupa’yı dost, müttefik ve stratejik ortak olarak nitelerken, zaman zaman da teröre verdikleri desteği dile getiriyor. Sitem niteliğinde kalan bu söylemlere şu ana kadar ciddi bir yaptırım ya da icraat ekleyebilmiş değil. Terörün en büyük destekçisi NATO üyesi ve lideri ABD ve diğer Avrupa devletleri iken, İsveç ve Polonya’nın NATO’ya üyeliği hususunda terörü destekledikleri için veto kartını gösteriyor.

**Harekatın Hedefinde Tel Rıfat, Münbiç ve Ayn El-Arab Var **

Türkiye topraklarına saldırı imkanı bırakmayacak şekilde Hatay'dan Hakkari'ye kadar güney sınırlarının tamamını güvenlik şeridi ile kapatma kararlılıklarının her zamankinden bugün daha güçlü olduğuna dikkat çeken Erdoğan, "Gerçekleştirdiğimiz sınır ötesi harekatlarla bu şeridin bir kısmını zaten oluşturduk. Kalanlarını da Tel Rıfat, Münbiç, Ayn el-Arab gibi çıbanbaşı yerlerden başlayarak adım adım halledeceğiz" detayını paylaştı.

Seçimler Öncesi Sınır Ötesi Harekat

Muhalefet partileri, önceki operasyonu örnek vererek seçim öncesi yapılan sınır dışı harekatı, milliyetçi duyguları harekete geçirme ve oy oranını artırma olarak niteliyor.

Ankara, Kuzey Suriye’de “dost müttefik” olarak nitelediği ABD ve Avrupa’nın desteklediği PYD/PKK’yı ‘Afrin'den atarak Hatay, Kilis ve Gaziantep sınırlarını güvene almak’ için başlattığı “Zeytin Dalı” Harekatı’nı 20 Ocak 2018 tarihinde başlatmış ve 24 Mart’ta sonlandırmıştı.

3 Kasım 2019 yılında yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler de öne alınarak “Zeytin Dalı” harekatı yapıldıktan 3 ay sonra 24 Haziran 2018 tarihinde yapılmıştı.

2014’teki ilk halk oylaması ile yapılan seçimlerde %51.79 oran ile 21.000.143 oy alan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2018 seçimlerinde ise %52.59 oran ile 26.330.823 oy almıştı. Böylece Erdoğan, 2018 yılındaki seçimde oylarını 6 milyon artırmıştı.

2023 Haziran seçimlerinin tıpkı 2018'deki gibi sınır ötesi harekatın hemen ardından yapılması için bir kaç ay öne alınacağı da iddialar arasında yer alıyor.