Neyi Kutluyorsunuz?
29 Ekim 2014

Neyi Kutluyorsunuz?

Bir kısmını uydurduğunuz, bir kısmını saptırdığınız tarihimize sövmeyi ibadet haline getiren siz ey cumhuriyetçiler! Muasır medeniyetin seviyesine ulaştınız mı? İslam’ın değer yargılarına savaş açıp ve O’nu hayattan uzaklaştırmakla refah ve mutlu bir dünya mı kurdunuz? Durup bir halinize bakın! Neyi kutluyorsunuz?

İnsanları, bulundukları karanlık kuytulardan nuru ile aydınlığa çıkaran İslam’ı, hayattan uzaklaştırmayı mı kutluyorsunuz?

O İslam ki geldiğinde insanları, kendilerine hiçbir fayda sağlamayan taşların önünde eğilip bükülmeyi kaldırıp,âlemlerin Rabbi olan Allah’a yönlendirdi. Cumhuriyet geldiğinde, yine taşlara boyun büktürdü.

O İslam ki geldiğinde, insanların siyahını, beyazını ve kızılını bir safta birleştirdi. Birbirini kavmiyetçilik fitnesi ile yüzyıllarca boğazlayanları kardeş kıldı. Cumhuriyet geldiğinde, asırlarca kardeş olan halkları düşman edip, on binlerce insanı birbirine kırdırdı.

O İslam ki, kendilerine hicret edenlere evlerini, işlerini paylaştırdı Ensar’a. Cumhuriyetin varlığında size sığınanların iffetine el uzatır, muhacirleri mahallelerinizden kovmakla gurur duyar oldunuz.

O İslam ki geldiğinde, yurtsuzların yurdu oldu, evsiz kalanlardan suffa ehlini çıkardı. Cumhuriyetiniz, on binlerce insanı evinden yurdundan çıkarttı. Bunu mu kutluyorsunuz?

O İslam ki, haksız kazanç olan faizi, insanları köleleştirmeyi kaldırdı. Cumhuriyet ise faizi geri getirdi ve fakirleri tefecilerin/bankaların kölesi haline getirdi.

O İslam ki geldiğinde, nesebi kirleten, fıtratı rencide eden fuhşu kaldırdı. Cumhuriyet geldiğinde, fuhşu serbest kılıp, yaygınlaştırdı. Öyle ki norm sınırlarını aşıp her türlü sapıklığa kapı araladı. Bunu mu kutluyorsunuz?

O İslam ki,“komşusu açken tok yatan bizden değildir” ilkesi ile komşuluk haklarını belirti. Cumhuriyet, insanlara “bu devirde babana bile güvenmeyeceksin” anlayışı ile komşuyu komşunun muhbiri haline getirdi.

O İslam ki, emeğe saygıyı öğretti, hırsızlığı yasakladı, bütün insanları yer altı ve yer üstü kaynaklarına ortak kıldı. Cumhuriyet; hortumlamayı, kasaları doldurmayı, rüşveti öğretti, ümmetin mallarını kâfirlere ve özel şirketlere peşkeş çekmeyi öğretti.

O İslam ki, “kadın, korunması gereken bir ırzdır”, “cennet annelerin ayakları altındadır” ilkeleri ile kadına, şahsiyetine uygun izzeti verdi. Cumhuriyet; kadını, kendisinden faydalanılacak bir mal haline getirip onun vergisini dahi aldı. Bozduğu aile hayatı ile günde ortalama üç kadın katlediliyor. Bunu mu kutluyorsunuz?

İslam’ın yönetimi olan Hilafet, nehir kıyısında otlanan kuzunun derdi ile dertlendi. Cumhuriyet, beslediği kurtları salınca “faili meçhuller” ile tanıştı insanlık.

İslam’ın Hilafeti, uzak diyarlardan yükselen çığlıklara, nehir gibi ordu akıttı. Cumhuriyet, oluk oluk kan akıtanlara toprak sattı. Duyulan çığlıklar, hep kendi zindanlarından yükseldi. Bunu mu kutluyorsunuz?

Hilafet ile Müslümanlar dünyaya hükmetti. Cumhuriyet, Müslümanları NATO’nun (kâfirlerin) askeri yaptı.

Hilafet’ in varlığında, dünyanın her yerinden insanlar ilim ve medeniyet öğrenmek için akın ederdi topraklarına. Cumhuriyet ise üniversitelerinde ahlaksızlık ve hayâsızlık ekiyor. Yoksa hem beyinlerini hem vücutlarını uyuşturduğunuz gençlerin, başı kesilmiş tavuklar gibi sokaklarda çırpınışlarını mı kutluyorsunuz?

Hilafet’ in varlığında olmayan, Cumhuriyetin varlığında bunalıma giren toplum için her geçen gün psikiyatri merkezlerinin artışını mı, yoksa paranoyak ve şizofrenlerin hastaneleri doldurmasını mı kutluyorsunuz?

İslam’ın nimetlerini, Hilafet’ in himmetini saymakla, Cumhuriyetin şerlerini anlatmakla bitiremeyiz.

Bunun için cumhuriyetin kuruluşu bayram değil, güneşin önünü kapatan kara bir buluttur. Biz, tekrar gölgesinde izzetli bir hayata kavuşacağımız Raşid-i Hilafete döneceğimizi biliyoruz. Ve biz, O’nun gelişini kutlayacağımız o kutlu günlere kavuşacağımıza gönülden inanıyoruz.

İnanmayanlar varsın inanmasın.

@Ausalp