Demokratik seçimlerde oy kullanmanın İslam’daki yeri ve şer-i hükmü hakkında Hizb-ut Tahrir Türkiye Vilayeti 22 Mayıs 2015 tarihinde **“**7 Haziran Milletvekili Seçimlerinde Oy Kullanmak Şer'an Haram ve Laik Rejimin Bekasına Hizmettir” başlıklı bir açıklama yayınladı. Bu açıklama ile Müslümanları hem konunun şer-i hükmü hem de demokrasinin akli vakıası hakkında aydınlattı.

Daha sonra www.kokludegisim.net sitesinde kaleme aldığım “Oy mu İstiyorsunuz?” başlıklı bir makale yayınlandı. Müslümanlara oy kullanmaları için çağrı yapan kesimlerin ve kişilerin akli gerekçelerini çürüten ve demokrasi ile Müslümanların hiçbir şekilde hedeflerine varamayacağını izah eden makalemde, Müslümanları sandığa çağıranlara cevaplar verdim.

Hem Hizb-ut Tahrir Türkiye Vilayeti’nin yaptığı açıklama hem de benim konu hakkında kaleme aldığım makale bazı haber portallarında haberleştirildi. Yapılan haberlere atılan başlıklar ve haber içerikleri ile sanki bizim bu açıklamalarımızla Ak Parti’ye oy vermeyip diğer partilere oy vereceğimiz şeklinde bir algı oluşturulmuş gözüküyor.

Yine bu açıklamalara tepki veren siyasiler, yazarlar ve bazı Müslümanlar, Demokratik seçimlerde oy kullanmanın haram olduğuna dair açıklamamızı sadece Ak Partinin aleyhine yönelik bir açıklama olarak değerlendirdiler.

Tüm bu tepkilere yönelik şunu açıkça ifade etmeyi İslami bir sorumluluk olarak görüyorum.

Biz demokratik seçimlerin vakıasını bir bütünde değerlendirdik, bu seçimlere katılmanın İslam’a göre şer’an haram olduğunu delilleri ile açıkladık. Dolayısıyla bizim bu açıklamamız demokratik seçimlere katılan ve halktan oy talep eden tüm parti ve milletvekillerini kapsamaktadır. Yani demokratik seçimlerde oy kullanmanın hükmü tüm partiler ve tüm milletvekilleri için haramdır.

Hizb-ut Tahrir Türkiye Vilayeti tarafından yapılan açıklama ve “Oy mu İstiyorsunuz” başlıklı makale de demokrasinin küfür olduğu, bu küfür sisteminde İslam dışı kanun ve yasaların yapıldığı, Milletvekillerinin ise bu yasaları ve kanunları yasalaştıran ve uygulayanlar oldukları ifa edildi. Dolayısıyla bu işi yapacak vekilleri seçmek Müslüman’a haramdır denildi. Bu milletvekili Ak Parti’den de olsa, CHP, MHP, Saadet ya da HDP’den de olsa durum değişmez.

Bununla birlikte bizim gizli bir ajandamız da söz konusu değildir. AK Parti karşıtlığı gibi özel gündem maddelerimiz de yoktur. Biz iktidarda kimin olduğuna değil iktidardakilerin ne yaptıklarına bakarız. Nitekim bizim demokratik seçimlerde oy kullanmanın hükmü ile alakalı yaptığımız açıklamaların tarihleri kontrol edilirse o tarihlerde AK Partinin olmadığı açık bir şekilde görülecektir. Yani mesele AK Parti meselesi değildir. Mesele demokrasinin İslam’dan bir parça gibi gösterilmesi ve bu sayede gayri İslamî nizamın bekasının sağlanması meselesidir. Biz buna karşıyız ve karşı olmaya da devam edeceğiz. Bazı medya organlarının AK Partinin oylarını düşürmek için yaptığımız açıklamaları manşetlerine taşıması onların klasikleşmiş girişimleridir ve bizi hiçbir şekilde bağlamaz. Bizi bağlayan bizim ağzımızdan çıkan sözlerdir ve biz sözlerimize, fikirlerimize sonuna kadar sahip çıkacağız.

@mk_mahmutkar