Taliban’ın Kuracağı Devlet ABD ve Nato’nun Kalbine Korku Salmalıdır!
18 Ağustos 2021

Taliban’ın Kuracağı Devlet ABD ve Nato’nun Kalbine Korku Salmalıdır!

Köklü Değişim Medya

Köklü Değişim Medya

Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu’nun 17 Ağustos 2021 Salı günü gerçekleştirdiği Haftalık Gündem Değerlendirme Toplantısı’nda “ABD’nin Afganistan’dan Çekilmesi ve Taliban’ın Kabil’i Ele Geçirmesi” konusu ele alındı. Toplantıda ayrıca “Sel ve Deprem Afetlerinde Alınmayan Önlemler” ile “Sınırlara Örülen Duvarlar” hakkında değerlendirmelerde bulunuldu.

Toplantıda konuşan Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar, ABD’nin çekilmesinin ardından Taliban’ın başkent Kabil’i tek kurşun dahi atmadan ele geçirmesine dikkat çekerek, ABD’nin sanıldığının ve gösterildiğinin aksine süper güç filan olmadığının bir kez daha tüm çıplaklığıyla ortaya çıktığını, elindeki son teknolojik silahlara, parayla satın aldığı işbirlikçi ajanlara rağmen kaybettiğini ve Afganistan’dan defolup gitmeye mecbur kaldığını söyledi.

Mahmut Kar, ABD’nin Afganistan hezimeti İslam coğrafyasında iktidar koltuğunda oturan ve ABD’nin her dediğini koşulsuz şartsız yerine getirmeye kendisini mecbur kılan tüm yöneticiler için bir ders niteliğinde olduğunu dile getirerek, “Her kim ABD’nin hegemonyasına boyun eğerse zillet içinde bir hayata yaşamaya mahkumdur. Her kim de ABD’nin karşısında dimdik durup onun sömürgeci zihniyetiyle mücadele ederse Allah’ın yardımı elbet onun yanında olacaktır ve izzeti kuşanacaktır.” Dedi.

Mahmut Kar devamla şöyle konuştu: “ABD şişirilmiş bir balondur! Teknolojisi var ama korkaklardan kurulu bir orduya sahip. Parası var ama uğruna ölümü göze alacağı bir ideolojisi, bir fikri, bir değeri yok. ABD sanal alemin sanal kralıdır. Sahaya indiğinde korkudan gözleri yerinden fırlar! İşte Irak! İşte Felluce! İşte Afganistan! Ölüme seve seve koşan yiğitlerin karşısında ezildi! Yenildi! Askerleri bir ömür boyu psikolojik tedavi görmek zorunda kaldı! Ey İslam Ümmetinin başındaki yöneticiler! Kendisinden korktuğunuz, tehditlerine, hakaretlerine, sizi aşağılamasına göz yumduğunuz ABD işte bu! Savaş gemisi, savaş uçağı, İHA’sı, SİHA’sı olmayan Taliban karşısında hiçbir başarı gösteremedi ve savaş meydanından kaçıp gitti! Öyleyse ondan bu kadar niçin korkuyorsunuz? Neden onun aşağılanmalarına, halklarınızı sömürmesine müsaade ediyorsunuz? Yapmanız gereken tek şey cesaret göstermek! Sizin halkınız Müslüman bir halktır. Cesur liderlerin peşinden giden cesur bir halktır! Sizin halkınız ABD’yi topraklarından ve tüm yeryüzünden def etmeye muktedir bir halktır.”

Taliban’ın Afganistan’ın tamamını ele geçirmesinin ardından, ABD ordusuna ait bir kargo uçağına binmek isteyen yüzlerce kişinin, ABD askerleriyle birlikte ülkeyi terk etmek için hayatlarını riskte atmalarına da değinen Mahmut Kar, “ABD Afganistan’a bomba yağdırırken, yüzbinlerce kardeşimizi şehit ederken, taş üstünde taş bırakmazken onunla savaşmayıp, onu işgalci olarak görmeyip, sesini çıkartmayıp onun yanında yer alarak dünyalık menfaatler elde etmeye çalışmak, sonra da ABD çekip gitmeye çalıştığında onun eteklerine yapışmak nasıl bir acziyettir. Bu apaçık, Allah’a, Rasulune ve Müminlere ihanettir! Hainlerin sonu ise dünya hayatında terk edilmek tıpkı ABD’nin terk edip gittiği gibi, ahirette büyük bir hüsrandır!” Cümleleri ile tepkisini dile getirdi.

Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar, Afganistan meselesinin sıcak, çok boyutlu ve önemli bir mesele olması nedeniyle konuya ilişkin etraflı değerlendirmelerde bulundu.

Bu minvalde Türkiye’deki İslam düşmanlarının sosyal medyada Afganistan etiketine, Taliban üzerinden şeriata, İslam’a hakaretler edilip laik cumhuriyete ve Mustafa Kemal’e şükreden tweetler atmasını da sert ifadeler ile eleştirerek, “Bu nasıl bir akıl tutulmasıdır! Bu nasıl bir akılsızlıktır! Neye şükrediyorsunuz? Allah’ın dininin yeryüzünden uzaklaştırılmasına mı şükrediyorsunuz? Kaybedilen 6 milyon metrekare toprağa mı şükrediyorsunuz? Burnumuzun dibindeki adaların Yunana, İtalyanlara verilmesine mi şükrediyorsunuz? Yerin altı petrol yatağı olduğu ta o zamandan bilinen Musul ve Kerkük’ün İngilizlere peşkeş çekilmesine mi şükrediyorsunuz? Boğazların yol geçen hanına dönüştürülmesine mi şükrediyorsunuz? Bizimle savaşan düşmandan, topraklarımızı işgal eden, halkımızı katleden, kadınlarımızın namusuna el uzatan sömürgeci kafirlerden, demokrasiyi, laikliği, milliyetçiliği, Batılı kanunları ve yaşam tarzını aldığınız için mi şükrediyorsunuz? Onlara benzediğiniz, onlar gibi bir yaşam sürdüğünüz için mi şükrediyorsunuz?” diye sordu.

Konuşmasının sonunda Taliban’a yönelik önemli hatırlatmalar ve nasihatlerde bulunan Mahmut Kar şunları söyledi:

“Amerikan askerlerinin defolup gitmesini sağlayan Taliban hakkında daha önce ne söylediysek aynı şeyi söylüyoruz: Taliban içinde feraset sahibi kardeşlerin olduğunun farkındayız. Bu yüzden onlara diyoruz ki: Müslümanların asıl meselesi, yıkılmasının üzerinden geçen 100 yıldan sonra Hilafetin yeniden ikamesi meselesidir. Çünkü Hilafet, Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın en büyük farzı ve Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e itaattir. O halde Afganistan’da kurulacak yeni devlet sadece Afganistan halkının devleti olmamalı. Afganistan’da kuracağınız devlet Filistin halkına, Doğu Türkistan halkına, Keşmir ve Arakan’a kadar tüm Müslümanlara umut aşılamalıdır. Aynı zamanda bu devlet, kafir Rusya, Çin, Avrupa, sömürgeci Amerika ve işgal kuvvetleri olan NATO’nun kalbine korku salmalıdır. Kuracağınız devlet Afganistan’dan kaçan işbirlikçi Eşref Gani ve adamları gibi Ortadoğu ve Orta Asya bölgesinde Rusya’ya, Batı ve Amerika’ya hizmet eden işbirlikçileri ikaz eden ve hakka davet eden devlet olmalıdır. O hak İslam’dır, Afganistan’da kurulması gereken devlet ise Hilafettir. Bilinmelidir ki, İslam ve özgürlükler fikri birbirine zıttır. Demokrasi ile harmanlanmış İslami bir yönetime katılmak, Allah katında makbul değildir. Aziz ve Kaviyy olan Allah, ancak temiz olanı kabul eder. Temiz olan İslam’dır, Demokrasi ve özgürlükler düşüncesi pis ve necistir. İşte hak budur. Hakka uymak, Taliban’ı, ülkeyi, halkını ve tüm Müslümanları kurtaracaktır. İşte Hizb-ut Tahrir’in size tavsiyesi budur. Hizb-ut Tahrir iktidarınızın başında da Hilafeti ilan etme tavsiyesinde bulunmuş, ancak siz reddetmiştiniz. Daha sonra Molla Ömer’in (rahimehullah) de söylediği gibi hata yaptığınızı anladınız. Ama artık çok geç olmuştu!

Buradan tavsiyemizi yineliyoruz. Sadece Afgan halkını değil tüm dünya Müslümanlarını kucaklayıp tek bir devlet çatısı altında birleştirecek olan Hilafeti ilan edin! İşte asıl zafer ve asıl kurtuluş budur!”

Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar, Afganistan konusunun ardından sel ve deprem afetlerinden alınmayan önlemler ile mültecilere karşı sınırlara örülen duvarlar hakkında değerlendirmelerde bulundu.

---------------

Toplantının tüm metnini okumak için tıklayın.

#Afganistan