Rüşvet Ağı İddiaları: Ünsal Ban Adli Kontrol Şartıyla Serbest
03 Eylül 2022

Rüşvet Ağı İddiaları: Ünsal Ban Adli Kontrol Şartıyla Serbest

Köklü Değişim Medya

Köklü Değişim Medya

Organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in rüşvet ağı iddialarında adı geçen AK Parti Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu’nun eşi eski rektör Ünsal Ban adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Öte yandan Ünsal Ban’ın Ankara 2. Sulh Ceza Hakimliğinde verdiği ifade de ortaya çıktı.

Yurt dışına kaçmaya çalışırken Milas’ta yakalanan AK Parti Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu'nun boşanma aşamasında olduğu eşi eski Türk Hava Kurumu Üniversitesi Rektörü Prof. Ünsal Ban, çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Ünsal Ban'ın serbest bırakılmasına itiraz etti. İtiraz dilekçesinde, yurt dışına kaçmak üzereyken yakalanan Ban'ın kaçma şüphesinin devam ettiği, adli kontrol hükümlerinin bu aşamada yetersiz kalacağı kaydedildi.

Ban'ın kaçma şüphesinin devam ettiği, bu aşamada adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalacağı vurgulanan dilekçede, şüphelinin yeniden tutuklanması talep edildi.

Aynı gün yurt dışına kaçmaya çalıştığı sırada Muğla'nın Milas ilçesinde şoförü Ahmet K. ile yakalanan Ban, kara yoluyla Ankara'ya getirildi.

Ahmet K'nin Gölbaşı ilçesindeki evine arama yapmak için giden polis ekipleri, zanlının eşi Neslihan K. ve baldızı Zeynep Naz H'yi bazı evrak ve dijital materyali bahçede yakarken yakaladı.

Bu eylemleri nedeniyle söz konusu isimler de soruşturmaya dahil edildi.

Sulh ceza hakimliğine sevk edilen şüpheliler, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Ünsal Ban’ın İfadesi Ortaya Çıktı: “Sedat Peker’i Tanımıyorum”

Öte yandan Ünsal Ban'ın Ankara 2. Sulh Ceza Hakimliğinde verdiği ifade ortaya çıktı. Savunmasında Sedat Peker'i tanımadığını belirten Ban, "Sedat Peker'in (Deli Çavuş) isimli Twitter sayfasında beni, eşimi ve Ali Fuat'ı eleştiren bir tweet vardı. Bu tweet'ten sonra aile huzurumuz bozuldu, 2 gün sonra da eşim bana bıçakla saldırdı" açıklamasında bulundu.

"Karım Bana Bıçakla Saldırdı"

Taşkesenlioğlu'nun devamında yaptıklarını da anlatan Ünsal Ban şunları söyledi: "Sabah 7 gibi yatak odasındaydım. Eşim bıçak ile yatak odasına girdi. 'Seni öldüreceğim' dedi. Telefonumu aldı. Balkondan telefonumu aşağıya attı. Ben bu sırada aşağıya koştum o da koştu ve telefonu aldı. Tekrar mutfağa koştu ikinci bıçağı da eline aldı. İki bıçağı da benim karnıma dayayarak 'Seni öldüreceğim' dedi. Ben de 'Öldür o zaman' dedim. Sağ ve sol kolumda hafif çizikler meydana geldi. Can havliyle yukarı çıktı. Ben de bu esnada eşime 'Sakinleş seni çekiyorum' dedim. Kendisini çektiğimden haberdardı. Nedeni de 'Artık seni ve kendimi öldüreceğim' demesiydi. Yatak odasının kapısı hala kırıktır. Çünkü yatak odasının kapısını 3-4 saat kilitlemiştir. Beni 3-4 gün daha ölümle tehdit etti. Ben aile huzurumuzun toparlanabilmesi amacıyla sürekli Deli Çavuş isimli hesaba ulaşmaya çalışarak tweetin kaldırılmasını istedim.

"Sedat Peker'i Tanımıyordum, Kendisi Beni Aradı"

Belli bir süre sonra FaceTime üzerinden +1 ile başlayan tanımadığım bir numara tarafından sesli FaceTime ile arandım. Telefondaki kişi Sedat Peker olduğunu söyledi. Yüzde 80 civarında sesi benzettim. Ben durumu anlattım. Aile huzurumun bozulduğunu eşim ile boşanma yoluna gittiğimi anlattım. Kendisi 'Bu bilgilerin doğru olduğuna inanıyorum, o yüzden bu tweet'i kaldırmayacağım' dedi. Ama ben kaldırılması için DM'den yazmaya iletişim kurmaya çalıştım. Ancak bir 10-15 gün süre geçtikten sonra beni görüntülü olarak FaceTime'dan aradı. Kendisine durumu tekrar anlattım. Kendisi de olayların Zehra Hanım’ın benimle evlenmediği dönemdeki olaylar olduğunu anlattı. Aralarında WhatsApp yazışmaları olduğunu ve yine bir şey yapmayacağını ifade etti. Son görüşmede, 'Büyük bir vebal alıyorsunuz, bu birçok insanı üzen bir durum' dedim yine zorladım. Fakat yine bir netice elde edemedim. Benim tek amacım o tweet'in silinmesiydi.

"O Videoyu Ben Paylaşmadım"

Ben videoyu kaydettiğimi kabul ediyorum. Ancak bu videoyu kesinlikle ben yaymadım. Eşim telefonu attıktan 2 gün sonra telefonumu değiştirerek yeni telefonumu başka bir markadan kullanmaya başladım. Yeni telefonum ile eski telefonumdaki bilgileri aktarmaya çalıştım. Bu aktarma işini yapmaya çalışırken WİFİ'den bağlanıyordum. Bazı resimleri mail olarak atmaya çalıştım. Çok vakit almasından sonra bu işlemlerden vazgeçtim. Tek güvenlik zafiyeti bu olabilir. Bu işlemden dolayı birileri bu bilgileri ele geçirmiş olabilir. Eşim bana maddi ve manevi 70 milyon TL'lik boşanma davası açtı. Ben bu bilgiyi sadece telefonuma gelen bilgilendirme mesajı ile öğrendim. Tarafıma atılan iftiralara tepki olarak hesabımdan söz konusu tweet'leri attım. Ben bunları yaymadım, hiç kimseye vermedim. Deli Çavuş ya da herhangi bir başka hesap ile de bu bilgileri ve videoyu kesinlikle paylaşmadım. Ben hiçbir örgüte üye değilim. Örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme veya üye olma suçunu da kabul etmiyorum. Benim ne örgütle ne Sedat Peker ile bir alakam yoktur. Akademisyen olarak yıllardır görev yapmaktayım.

"Kaçmayacaktım, Bodrum'a Gidecektim"

Basında kaçmaya çalışırken yakalandığım servis edilmiştir. Kaçacak olsam elimde yeşil pasaportum ve diplomatik pasaportum vardır. Ben öyle bir şey yapacak olsam Ankara'da veya İstanbul'da uçağa biner ve dünyanın her yerine gidebilirdim. Birçok ülkeye vizem vardır. Kaçmak gibi bir niyetim asla olmadı. Kaçacak olsam yanımda bu kadar az para bulunmazdı. Kaptan ile yaptığımız yol güzergahı planına göre Turgut Reis ve Bodrum'da botla gezecektik. Oradan da araba ile İzmir'e gidecektim. İzmir'de yanımdaki arkadaşım Yaşar'ın evi vardı. En son olarak da oraya gitmeyi planlamıştık. Kesinlikle kaçmak gibi bir niyetim yoktu. Kaçacak olsam pasaport müdürlüğünden izin başvurusu yapmazdım. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Suçsuzum, serbest bırakılmayı talep ederim."

Ne Olmuştu?

Organize suç örgütü liderliğinden hüküm giyen Sedat Peker, eski Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Ali Fuat Tașkesenlioğlu kardeşi AKP Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu Ban, eşi Ünsal Ban, Cumhurbaşkanı Danışmanı Serkan Taranoğlu ve TOBB üyesi Salih Orakcı'nın da içinde bulunduğu rüşvet ağına ait iddiaları Türkiye gündeminde deprem etkisi yartmıştı.

Ardından suç duyuruları üzerine Başsavcılık soruşturma başlatmıştı.

SPK ve Zehra Taşkesenlioğlu, Peker’in iddialarını yalanlayan açıklamalarda bulunmuştu.