Türki cumhuriyetlerden gelerek Türkiye’ye sığınan onlarca muhacirin gözaltına alındıktan sonra kaybolması üzerine akıbetlerinden endişe ediliyor.

Türkiye’de uzun zamandır muhacirlerin zulüm gördüğü ülkelere teslim edilmesi gündemde yer alıyor.

Haksöz’ün haberine göre, yaşadıkları ülkelerde karşılaştıkları zulümlerden dolayı Türkiye’ye sığınmış muhacirler son dönemlerde yeniden ivme kazanan bir baskı kampanyasıyla karşı karşıyalar. Haklarında hiçbir suç isnadı olmamasına rağmen sayısız muhacir evleri basılarak gözaltına alınıyor, günlerce kendilerinden haber alınamayan, avukatlarının dahi ulaşamadığı mazlumların nerede olduğu merak ediliyor.

Emniyet Göç İdaresi’ne teslim edildiklerini söylerken, Göç İdaresi ise mevzu bahis kişilerin kendilerinde olmadığı söylüyor.

Avukatları ise müvekilleriyle görüşemediğini ve yetkililerden bilgi istenmesine rağmen açıklama yapılmadığını ve bilgi verilmediğini ifade ediyorlar.

Avukat Halim Yılmaz: "Hukuka Yapılmış En Büyük Saldırıdır!"

Endişe verici konuyla ilgili sosyal medya hesabından bazı bilgiler veren Avukat Halim Yılmaz, müvvekillerinden haber alamadığını beyan ediyor.

Yılmaz, resmi kurumları ve yöneticileri göreve çağırarak her gün hesabından paylaşımlar yapıyor.

“Sebebi ne olursa olsun, göçmenler ve özellikle de mültecilere Guantanamo benzeri, tamamen hukuksuz, kanunsuz ve denetimsiz bir alan yapmak, bu ülkenin göç birikimine, tecrübesine ve hukuka yapılmış en büyük saldırıdır!” ifadesi ile eleştirilerde bulunan Yılmaz, diğer avukatlardan aldığı bilgiyi de şöyle aktarıyor: “Gelen bilgilere göre, Emniyetten Göçe sevk edilen en 30 göçmenin gizli bir yerde, tecritte ve kötü şartlarda tutulduğu sonucu çıkıyor.”

Bilindiği üzere özellikle Özbekistan ve Tacikistan’daki cezaevindeki insani olmayan şartlarda yaygın işkence uygulandığı biliniyor. Özellikle İslami hassasiyete sahip Müslümanlara karşı ağır işkenceler yapıldığı ve hayatını kaybedenler olduğu daha önce medyaya yansımıştı. Bu kapsamda bahsedilen rejimler iyileştirme yapılması hususunda açıklamalarda bulunsa da halen kötü durum devam ediyor.

Muhacirlerin aileleri ise işkenceci rejimlere teslim edilme korkusuyla yetkililerden gelecek açıklamayı bekliyor.

Türkiye’de seçimlerin yaklaşmasıyla birlikte muhalefetin propaganda enstrümanı olarak muhacirleri hedef göstermesi üzerine iktidar da bu söylemleri bertaraf edebilmek için sokaklarda cadı avı başlatmış durumda.