Cumhurbaşkanı Erdoğan, "1. Dönem Hakim ve Savcı Yardımcıları Eğitimi Açılış Töreni"nde konuştu

Köklü-Değişim,Erdoğan,-“Haklının-Güçlü-Olduğu-Bir-Sistem-İnşa-Ettik”.jpg

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "1. Dönem Hakim ve Savcı Yardımcıları Eğitimi Açılış Töreni’ndeki konuşmasında, “Güçlünün haklı olduğu değil, haklının güçlü olduğu bir sistem inşa ettik” ifadeleriyle yargı sistemini överken, Narin Güran cinayetine de değinerek, **"Masum çocukların naaşı üzerinden milletin inanç değerleriyle, aile kurumuyla, siyasi ve ideolojik hesap görülmesine müsaade etmemeliyiz"** çağrısında bulundu. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde **"1. Dönem Hakim ve Savcı Yardımcıları Eğitimi Açılış Töreni"**nde konuştu.

**"Çocukların Naaşı Üzerinden Siyasi Hesap Görülmesine Müsaade Etmemeliyiz"**

Diyarbakır'da katledilen Narin Güran (8) cinayetine değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, **"Masum çocukların naaşı üzerinden milletin inanç değerleriyle, aile kurumuyla, dini müesseselerle siyasi ve ideolojik hesap görülmesine müsaade etmemeliyiz"** çağrısında bulundu.

Erdoğan, **"Bölücü terör örgütünün katlettiği çocuklara sesini çıkarmayanların bugün yaptığı riyakarlıktır."** dedi.

Erdoğan'dan sosyal medya uyarısı da geldi. Erdoğan, **"Hiçbir kuralın, değerin, ahlaki sınırın olmadığı sosyal medya mecraları giderek büyük bir operasyon aygıtına dönüşmeye başladı"** çıkışında bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

"Adalet Akademimizi yeniledik güçlendirdik. Yargı sistemimizin bel kemiğimi oluşturan hakim ve savcılarımızın en iyi şekilde yetişmeleri noktasında hiçbir fedakarlıktan kaçınmadık.


Bugün ülkemizde hukuk eğitimi veren önemli sayı ve çeşitlilikte kurumlarımız var. Hakim ve savcı sayısı 3 kat arttı. Son 22 yılda avukat noter hukuk eğitimi görmüş personel hakim sayılarında artış sağladık. Hakim-savcı sayımız bugün 25 bine yaklaştı. Mesleki bilgi beceri fakülte eğitimini aşan bir çabayı gerektirir. Değerler ile bilgi arasında bağ kurmayı sağlayan köprü ise tecrübedir. Hakim ve savcı yardımcılığı mekanizması ile bilgiyle tecrübeyi harmanlamayı amaçlıyoruz. Yardımcılıkta süreyi 3 yıla çıkardık. Akademideki eğitim süresini 7 aydan 10 aya yükselttik.

**"Yargıda Nicelik Ve Nitelik Artıyor"**

Yargıda nicelik ve nitelik artıyor. Adalete dair her başlıkta kapsamlı çalışmalar yürütüyoruz. İnsanın olduğu her yerde çatışma ve çelişkiler de kaçınılmazdır. Arzu edilmese dahi suç işlenir. Hukuk devleti bu çatışmalara hızlı cevaplar vermeyi gerektirir. Adil işleyen yargı sistemi bunun kurumsal çerçevesidir. Tarafsız işleyen yargı bu sistemin varlığı ekonomik kalkınmanın da güvencesidir. Adliyenin kapsını adaletin kapısı haline getirmek sürekli çalışmayı toplumu takip etmeyi gerektirir.

**"Toplumdan Yükselen Taleplere, Beklentilere, Serzenişlere Göre Yeni Adımlar Atacağız"**

Toplumdan yükselen taleplere, beklentilere, serzenişlere göre yeni adımlar atacak, kendimize yeni hedefler belirleyerek yola devam edeceğiz.

**"Güçlünün Haklı Olduğu Değil, Haklının Güçlü Olduğu Bir Sistem İnşa Ettik"**

1960'dan beri bu ülkede yargı siyasete istikamet çizmenin vesayetin bir vasıtası olarak kullanıldı. Yassıada mahkemelerinin 12 Eylül mahkemelerinin verdiği kararların utancı yıllarca adalet sistemimizin peşini bırakmadı. **Adliye, adaletin kapısı olacak dedik. Güçlünün haklı olduğu değil, haklının güçlü olduğu bir sistem inşa ettik.** Önünüze gelen her olayda dosyada bir insan hayatına dokunacağınızı hatırda tutmalısınız.

** Toplum Vicdanını Teskin Etmeyen Kararlar **

Toplumda cezasızlık algısına hizmet eden bazı kötü örneklerle karşılaşabiliyoruz. Bunların oranını en aza indirmek için üzerimize ne düşüyorsa yapmanın gayretindeyiz. Suç işleyenin, milletin malına, mülküne, namusuna ve canına kast edenlerin yeri, sokaklar değil, son raddeye kadar cezasını çekeceği hapishanelerdir. Burada bir sıkıntı veya eksik var gidermek boynumuzun borcudur. Devletimizi, vesayet aparatlarından ve FETÖ artıklarından ne kadar temizlemiş olursak olalım dikkati ve ihtiyatı elden bırakmadan mücadeleyi sürdüreceğiz. İlamların üzerinde, mahkemelerimizin Türk milleti adına karar verdiği yazıyorsa, davalarda toplumsal hassasiyetlerin gözetilmesi gayet tabiidir. Toplum vicdanını teskin etmeyen kararlar, sosyal barış ve huzurun inşasına da katkı sunamazlar.

**Sosyal Medya Uyarısı**

Hiçbir kuralın, değerin, ahlaki sınırın olmadığı sosyal medya mecraları giderek büyük bir operasyon aygıtına dönüşmeye başladı. Etkileşim odaklı yeni medya düzenin en büyük kurbanı adaletin temel ilkeleri oluyor. Sanal alemde karşılıklı mevzilenmiş infaz mangaları her gün hedef tahtasına konacak bir şahıs olay ve kurum mutlaka buluyor. Pek çok hukuksuzluğa imza atılıyor.

**"Yayınlar Yaparken Yürüyen Soruşturmanın Selametini Korumak Herkesin Mesuliyetidir"**

Toplumun merakını gideren yayınlar yaparken, yürüyen soruşturmanın selametini de korumak, gözetmek herkesin mesuliyetidir. İnsanlık olarak toplum olarak nereye gidiyoruz? Bu soruyu çok sık sorduğumuz bu günlerde daha soğukkanlı olmalıyız.

**"Adaletin Reyting Kurbanı Edilmesine Göz Yummamalıyız"**

Masum çocukların naaşı üzerinden milletin inanç değerleriyle, aile kurumuyla, dini müesseselerle siyasi ve ideolojik hesap görülmesine müsaade etmemeliyiz. Adaletin reyting ve etkileşim avcılığına kurban edilmesine göz yummamalıyız."


Erdoğan: “Haklının Güçlü Olduğu Bir Sistem İnşa Ettik”

İsrail’in Nuseyrat'a düzenlediği barbar saldırıda 10 kişi öldü, 13 kişi yaralandı

Köklü-Değişim,Nuseyrat’ta-10-Müslüman-Katledildi.jpg

İşgalci ‘İsrail’ ordusunun Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat Mülteci Kampı'na düzenlediği hava saldırısında 10 Müslüman vahşice katledildi, 13 kişi ise yaralandı. 

‘İsrail’ güçleri, bir kez daha Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat Mülteci Kampı'na saldırdı.

El-Avda Hastanesi tarafından yapılan açıklamada, saldırıda aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu en az 10 kişinin öldüğü, 13 kişinin yaralandığı duyuruldu.

Görgü tanıkları, kurtarma ekiplerinin, saldırıda tamamen yıkılan evin enkazı altında hayatta kalmış olabilecek kişileri aramaya devam ettiği açıklandı.

![Köklü Değişim,Nuseyrat'ta Katlaim.jpeg](https://api.kokludegisim.net/uploads/Koeklue_Degisim_Nuseyrat_ta_Katlaim_5ff06ae0d9.jpeg)

Nuseyrat Mülteci Kampı, daha önce de birçok kez ‘İsrail’ barbar saldırılarına hedef olmuştu.

Son saldırıda, geçen hafta kamp içinde Birleşmiş Milletler'e bağlı Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı'na (UNRWA) ait bir okul vurulmuş, burada 18 Filistinli hayatını kaybetmişti. Öldürülenlerden altısının UNRWA çalışanı olduğu duyurulmuştu.


Yerel sağlık yetkililerine göre ‘İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının başlamasından bu yana çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 41 bin 200'den fazla Müslüman şehit oldu ve 95 bin 300'den fazla kişi de yaralandı. Binlerce cessedin ise hala enkaz altında olduğu ifade ediliyor.

‘İsrail’ saldırıları Gazze nüfusunun neredeyse tamamını yerinden etti ve uzun süredir devam eden abluka altında gıda, temiz su ve ilaç sıkıntısını daha da kötüleştirdi. 

Öte yandan Wafa haber ajansının aktardığı habere göre, Gazze’nin güneydoğusunda bulunan Zeytun semtindeki bir eve düzenlenen ‘İsrail’ hava saldırısında altı kişi şehit oldu. Kurbanlar arasında iki çocuk da var. 

11 aydır Gazze’de görülmemiş bir vahşet yaşanırken İslam beldelerinin yönetimleri kınama mesajları yayımlayıp, diplomasi yürütürken henüz somut bir adım atabilmiş değiller. 




Gazze’de Katliam: Nuseyrat’ta 10 Müslüman Katledildi

Donald Trump’a suikast girişimi: şüpheli gözaltına alındı

Köklü-Değişim,Trump’a-İkinci-Suikast-Girişimi.jpg

ABD eski Başkanı ve 2024 başkanlık seçimlerinde Cumhuriyetçilerin adayı Donald Trump, yeni bir silahlı saldırının hedefi oldu. 

Florida’da hedef alınan Trump'ın, Mar-a-Lago konutunun yakınlarındaki West Palm Beach'te golf oynadığı sırada yakınlarından silah sesleri duyulduğu ancak güvende olduğu açıklandı.

Olayla ilgili bir şüphelinin de gözaltına alındığı bildirildi.

Kampanya ekibi tarafından yapılan açıklamada, **“Başkan Trump, civardaki silah sesleri duyulduktan sonra güvende. Şu anda başka ayrıntı yok"** detayı paylaşıldı.

**Ak-47 Silahı Bulundu**

ABD basınında yer alan haberlere göre ateş, golf sahasının dışından açıldı. Gizli Servis ajanlarının da silahlı bir şüpheliye ateş açtığı belirtildi.

Öte yandan çevrede bulunan çalılıklarda bir adet AK-47 otomatik silahın bulunduğu bildirildi. Palm Beach Emniyet yetkilisi ise Trump'ın saldırgandan 400 ile 500 metre uzakta olduğunu söyledi.

Amerikan Gizli Servisi olayla ilgili soruşturma başlattı.

![Köklü-Değişim,Trump’a-İkinci-Suikast-Girişimi-2.jpg](https://api.kokludegisim.net/uploads/Koeklue_Degisim_Trump_a_Ikinci_Suikast_Girisimi_2_cd132ac41e.jpg)

**Harris: “ABD'de Şiddetin Yeri Yok”**

ABD Başkanı Joe Biden ve Başkan Yardımcısı Kamala Harris'in olayla ilgili bilgilendirildiği açıklanırken, Harris, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, **"Florida'daki eski Başkan Trump ve mülkünün yakınlarında silah sesleri duyulduğuna dair haberler aldım ve onun güvende olduğuna sevindim. Amerika'da şiddetin yeri yoktur"** ifadelerini kullandı.

**Trump'tan Açıklama: “Asla Pes Etmeyeceğim”**

Donald Trump saldırı girişimi sonrası destekçilerine attığı e-postada **"asla pes etmeyeceğini"** söyledi.

**"Etrafımda silah sesleri duyuldu ancak söylentiler kontrolden çıkmadan şunları söylemek istiyorum: İyiyim ve güvendeyim"** açıklamasında bulundu.

Trump, Pensilvanya'da 13 Temmuz'da düzenlediği miting sırasında suikast girişimine uğramıştı. Sağ kulağından yaralanan Trump, olay yerinden çıkarılırken Gizli Servis, saldırganın miting alanı dışından ateş edilerek öldürüldüğünü açıklamıştı.


Trump’a İkinci Suikast Girişimi

Türkiye’den sınır dışı edilen Suriyeliyi Esed askerleri tutukladı ve cezaevinde can verdi 

Köklü-Değişim,Türkiye’nin-Sınır-Dışı-Ettiği-Suriyeli-Esed-Cezaevinde-Can-Verdi.jpg

Türkiye’den sınır dışı edilen Suriyeli Abdülhani Münir, Esed askerleri tarafından tutuklandı ve cezaevinde can verdi.

Serbestiyet'in haberine göre, Gaziantep’te yaşayan Suriyeli sığınmacı Abdülhani Münir, alacağını istediği Türk vatandaşıyla tartışma yaşayınca muhaliflerin kontrolündeki Cerablus’a sınır dışı edildi. Türkiye’ye kaçak şekilde dönüp Göç İdaresi’ne avukatıyla başvuran Münir, bu sefer de muhaliflerin elindeki Azez’e gönderildi. Hukuki problemi olmadığından emin olduktan sonra Esed’in kontrolündeki memleketi Halep’e akrabalarının yanına giden Münir tutuklandı. 24 gün sonra cezaevinde öldüğü öğrenildi. 

33 yaşındaki evli ve iki çocuk babası Suriyeli sığınmacı Abdülhani Münir, yaklaşık bir yıl önce yaşadığı Gaziantep’te bir Türk vatandaşından alacağını istediği için çıkan tartışma sonucu karakolluk oldu ve sonucunda Geri Gönderme Merkezi’ne yollandı.

Yakınlarının hukuki yollara başvurmasına rağmen, Türkiye destekli Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) kontrolünde olan Suriye’nin Cerablus bölgesine sınır dışı edilen Münir, birkaç gün sonra kaçak bir şekilde Türkiye’ye giriş yapıp, Geçici Koruma Kimlik Belgesi almak için avukatıyla birlikte Göç İdaresi’ne gittiğinde tekrar gözaltına alındı ve sınır dışı edildi.

5 ay ay boyunca ÖSO kontrolündeki Azez’de kalan Münir, Türkiye dönmek için yaptığı başvurular sonuçsuz kalınca Halep kentinde, Esad rejiminin kontrolündeki bölgedeki akrabalarının yanına gitmeye karar verdi.

Esed rejimine karşı herhangi bir hukuki problemi olmadığını öğrendikten sonra Halep’e giden Münir, askeri kontrol noktasında sebepsiz yere tutuklandı ve yakınlarıyla iletişim kurmasına izin verilmedi.

Tutuklanmasından 24 gün sonra yakınlarını arayan yetkililer, Münir’in öldüğünü ve cenazesinin alınması gerektiğini bildirdi.

Yakınları, Münir’in işkence sonucu öldürüldüğünü düşünüyor.

**“Şimdiye Dek Geri Dönen Sığınmacılardan En Az 4714’ü Keyfi Tutuklandı”**

Esed rejiminin Suriye’ye geri dönen sığınmacılara yönelik işkence ve kötü muamelesinin sürdüğü biliniyordu.

Suriye İnsan Hakları Ağı (SNHR) şimdiye dek geri dönen sığınmacıların rejim güçleri tarafından keyfi olarak tutuklandığı en az 4 bin 714 vakayı belgeledi.

SNHR sadece Ağustos ayında, 19’u Lübnan’dan zorla geri gönderilenler olmak üzere 214 Suriyelinin keyfi olarak tutuklandığını ifade etti.

Geri dönen sığınmacıların yanı sıra, rejim kontrolü dışındaki bölgeleri ziyaret eden siviller de rejimin saldırılarıyla karşı karşıya. Eylül ayı başında, Suriye’nin kuzeyinde rejim kontrolü dışındaki bölgeleri ziyaret eden 200 Suriyelinin tutuklandığı bildirilmişti.


Türkiye’nin Sınır Dışı Ettiği Suriyeli Esed Cezaevinde Can Verdi

Hollanda, olağanüstü hal kararı alarak göçmenleri sınır dışı etmeye hazırlanıyor

Köklü-Değişim,Hollanda,-AB-Düzenlemelerinden-Çekiliyor.jpg

Yeni kabine programını açıklayan Hollanda'daki koalisyon hükümetinin, göçmenlere karşı daha sıkı tedbirler uygulamak üzere olağanüstü hal ilan etmeye ve Avrupa Birliği (AB) düzenlemelerinden çekilmeye hazırlandığı belirtildi.

Açıklanan 138 sayfalık kabine programında, göçmenler ile ilgili Yabancılar Kanunu'ndaki 'olağanüstü hal ilan etme' yetkisinin kullanılabileceği ifade edildi. Savaş, afet ve pandemi gibi durumlarda hükümete Meclis'e danışmadan düzenleme yapma imkanı tanıyacak olan bu yetkinin Danıştay tarafından değerlendireceği ifade ediliyor. 

Buna göre, oturma izni olmayanlar sınır dışı edilecek, iltica başvuruları daha sıkı bir incelemeye tabi tutulacak ve duruşmalara veya randevulara gelmeyen göçmenlerin başvuruları reddedilebilecek.

Programda, sınır kontrollerinin artırılmak istenildiği ve 5 yıllık kesintisiz oturumu olanlara verilen süresiz oturum alma şartının 10 yıllık kesintisiz oturuma sahip olma şeklinde değiştirileceği ifade edildi.

**En Katı Hollanda Rejimi**

Cuma günü sunulan program, Hollanda'daki koalisyon hükümetini oluşturan dört partinin anlaşmasıyla hazırlandı: aşırı sağcı, milliyetçi PVV; muhafazakâr-liberal VVD; popülist, çiftçi yanlısı BBB; ve yeni merkez-sağcı NSC.

Bir teknokrat olan Schoof, bu partilerden hiçbiriyle ilişkili değil ve yeni siyasi dönemi yönlendirmek için sürpriz bir figür olarak seçildi.

Muafiyet önerisi, hükümetin ana vaatlerinden biri olarak kabul görmüş, "şimdiye kadar ki en sıkı sığınma rejimini" oluşturmayı amaçlayan ve geniş kapsamlı önlemleri içeren bölümde yer alıyor.

2023'te yaklaşık 48.500 sığınmacı ülkeye iltica ederken; Suriye, Türkiye, Yemen, Somali ve Eritre en yaygın milliyetler arasındaydı.


Hollanda, AB Düzenlemelerinden Çekilebilir: Göçmenlere Karşı Irkçılık Yükseliyor

Orgeneral Hulusi Akar, İngiltere Genelkurmay Başkanı Orgeneral Sir Stuart Peach'in resmi davetlisi olarak, İngiltere'ye bir ziyaret gerçekleştirdiği belirtildi.

20171218_1_genelkurmay-baskani-akar-ingiltere-ye-gitti.jpg

**Köklü Değişim Medya**

Orgeneral Hulusi Akar, İngiltere Genelkurmay Başkanı Orgeneral Sir Stuart Peach'in resmi davetlisi olarak, İngiltere'ye bir ziyaret gerçekleştirdiği belirtildi.

Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından yapılan açıklamada, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın, askeri iş birliği konularını görüşmek ve bölgesel konularla ilgili görüş alışverişinde bulunmak üzere İngiltere'ye bir ziyaret gerçekleştirdiği belirtildi.

Genelkurmay Başkanı Akar, İngiltere'ye Gitti

LGBT yönetmeliğini kabul eden Eyyubiye belediyesi, kararından vazgeçti

1582712018.jpeg

**Köklü Değişim Medya**

Urfa'nın **Eyyübiye Belediyesi,** eşcinsel sapkınlığın önünü açan **LGBTİ** yönetmeliğini önce kabul edip, daha sonra iptal etti. Eşcinsel sapkınlığın önünü açan ve bu çirkinliğin görünür olmasını, kamuda ve özel sektörde istihdam önceliği verilmesini hedefleyen yönetmelik bazı belediyeler tarafından kabul edilip uygulanmaya başlandı. Daha önce Milli Eğitim Bakanlığı, okullarda bu sapkınlığın topluma kabul ettirilmesi için **İstanbul Sözleşmesi** kapsamında başlattığı **ETCEP’i** (Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Projesi) devreye sokmuş, gelen yoğun eleştiriler üzerine projeyi askıya almıştı.

Belediye Meclisi'ne sunulmak üzere Eyyubiye Belediyesi’nin İnsan Kaynakları Müdürü Ahmet Alkan tarafından hazırlanan yönetmelik, önce Yazı İşleri Müdürü İsmail Kaya'ya ardından da Başkan Mehmet Kuş'un onayıyla meclise sunuldu.

Meclise gönderilen çirkin yönetmelik oylamaya sunuldu ve kabul edildi.

Ancak Meclis'te oylamaya sunulan yönetmelikte, "***Toplumda dezavantajlı konumda bulunan LGBTİ (lezbiyen, gay, biseksüel, trans ve interseks bireyler), etnik ve dini azınlıklar, sığınmacı ve mülteciler gibi çeşitli sosyal gruplara yönelik veri toplama, hizmet üretme ve belediye politikalarını yurtdışı ve yurtiçindeki STK'larla işbirliği içinde hazırlamak***" ifadelerinin yer aldığı görüldü.

Ajans Urfa'da yer alan habere göre kabul edilen yönetmelik yürürlüğe girerken, Eyyübiye Belediyesi yetkilileri durumu bir gün sonra fark edip, değişikliğe gidildi ve iptal edildi.

Haberde, çirkin yönetmeliği Belediyenin İnsan Kaynakları Müdürü Ahmet Alkan'ın internet üzerinden indirdiği ve CHP'li ya da HDP'li bir belediyeden "kopyala-yapıştır" usulüyle aldığı ifade edildi.

**İmza Kampanyası**

Batı aşığı ve oradan gelen her kanuna ve sözleşmeye sahip çıkan iktidar ve muhalefet partileri “İstanbul Sözleşmesi”ne sımsıkı bağlı. Eşcinselliği yaygınlaştırmak, namus mefhumunu ortadan kaldırmak, aileyi yok edip, gençliği ifsat etmek için planlanarak yürürlüğe koyulan İstanbul Sözleşmesi, kamuoyundan tepki almaya devam ediyor.

Bu kapsamda başlattığımız imza kampanyasına siz kıymetli okuyucularımızdan da destek bekliyoruz.

**İmza linki aşağıdadır**

[https://www.change.org/p/cumhurba%C5%9Fkanl%C4%B1%C4%9F%C4%B1-ailesiz-bir-gelecek-hedefleyen-istanbul-s%C3%B6zle%C5%9Fmesi-ve-6284-say%C4%B1l%C4%B1-kanun-iptal-edilsin?recruiter=468313674&amp;utm\_source=share\_petition&amp;utm\_medium=facebook&amp;utm\_campaign=share\_petition&amp;utm\_term=psf\_combo\_share\_initial&amp;recruited\_by\_id=fe3a96f0-bca0-11e5-ada9-757b967284e9&amp;utm\_content=fht-20330000-tr-tr%3Av2](https://www.change.org/p/cumhurba%C5%9Fkanl%C4%B1%C4%9F%C4%B1-ailesiz-bir-gelecek-hedefleyen-istanbul-s%C3%B6zle%C5%9Fmesi-ve-6284-say%C4%B1l%C4%B1-kanun-iptal-edilsin?recruiter=468313674&utm_source=share_petition&utm_medium=facebook&utm_campaign=share_petition&utm_term=psf_combo_share_initial&recruited_by_id=fe3a96f0-bca0-11e5-ada9-757b967284e9&utm_content=fht-20330000-tr-tr%3Av2)

Eyyubiye Belediyesi LGBTİ Kararından Geri Döndü

Suriye’de donan bebeğin görünütüsü vicdanları sızlattı

1578733886.jpeg

**Köklü Değişim Medya**

Suriye’den gelen son görüntü insanlık defterine utanç olarak yazıldı. Katillerle el sıkışan taş kalpli yöneticilerin hanesi bu cürümlere sessiz desteklerle doldu. Rusya, İran ve Esed rejiminin katliamları arşa ulaşırken, bu canilerle el sıkışanlar, donarak can veren körpe bedenlerin katili Esed’i yeniden meşru yönetici olarak tanımak için birbiriyle yarışıyor.

**Suriye’de Bir Körpe Donarak Can Verdi**

Acı olay Hama’nın kuzeyinde meydana geldi. Aktivistlerin ulaştırdığı bilgiye göre Rus ve rejimin hava saldırılarında anne babasını kaybeden ve kendisinden haber alınamayan küçük Erva Afrin-Mabatlı'nın cansız bedeni, 25 gün sonra bir zeytin ağacının altında donmuş halde bulundu.

Aylan bebeğin Akdeniz’de boğularak can vermesinden sonra çekilen görüntüleri gibi Erva bebeğin görüntüleri de sosyal medyada kısa sürede yayıldı.

![](https://resmim.net/f/N6Swv8.jpg)

İran’ın yanlışlıkla vurduğu Ukrayna uçağı gündemin zirvesinde yer alırken, 9 yıldır masum Müslümanları bilerek ve isteyerek katleden Rusya, İran ve Esed rejiminin katliamları görmezden geliniyor. Astana ve Cenevre masalarında katil rejim ile oturulup müzakere ediliyor.

Kardeşleri can verirken Suriye muhalefeti kuzeye çekilmiş ya katliamları izliyor ya icad edilen operasyonlarda vakit geçiriyor ya da daha fazla maaş için Libya’nın yolunu tutuyor.

Astana Üçlüsü Rusya, Türkiye ve İran masada aldıkları kararlar ve sahadaki operasyonlarla kendi halkını katleden cani Esed’in saltanatını korumaya devam ediyor. Körpeler donarken, taş kalpler de üşümüyor.

Körpeler Donuyor Taş Kalpler Üşümüyor

Nehre düşüp donarak ölen çocuğun anne-babasının Çin Toplama Kamplarında tutulduğu öğrenildi.

1546098328.jpeg

**Köklü Değişim Medya**

Nehre düşüp donarak ölen çocuğun anne-babasının Çin Toplama Kamplarında tutulduğu öğrenildi.

Son günlerde sosyal medya gündeminde, nehirde düşerek donarak ölen Doğu Türkistanlı bir çocuğun buz kesmiş kahredici fotoğrafı var.

Yerel kaynaklardan edinilen bilgiye göre; donarak ölen bu çocuğun anne-babası Çin Toplama Kamplarında tutuluyor ve kendisi de 78 yaşındaki yalnız yaşayan dedesi ile kalıyordu.

**Çin zulmü altında yaşayan Müslümanların yaşadıkları trajediye her gün bir yenisi ekleniyor**

Nehirde donarak ölen bu fotoğraf, özelde Müslümanlara genelde ise tüm insanlığa kahredici Komünist Çin zulmünün geldiği noktayı; Doğu Türkistanlı Müslümanların çaresizliklerini ve terkedilmişliklerini adeta haykırıyor!

![](https://www.google.com/url?sa=i&source=images&cd=&cad=rja&uact=8&ved=2ahUKEwi00PunrcXfAhVMTBoKHT_FCZ0QjRx6BAgBEAU&url=https%3A%2F%2Fforum.donanimhaber.com%2Fdonarak-olen-uygur-turk-cocugu--136473606&psig=AOvVaw3Qnmgr3bnWHnpiMcBHHy0g&ust=1546183679301957)![](https://img.donanimhaber.com/upfiles/2600066/25912903-9092-48a4-8313-ba00b0a14c02.png)

**Çin toplama kamplarına aldığı Uygur Türklerinin çocuklarını yetimhanelere yerleştiriyor**

Yine geçtiğimiz aylarda da ajanslara yansıyan haberlerde, sistematik insan hakları ihlalleriyle gündeme gelen Çin'in, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde Müslüman Uygur Türklerinin çocuklarını yetimhanelere gönderdiği de ifade edilmişti.

Haberlerde; Birleşmiş Milletler İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün yayımladığı son rapora göre, Çin’de 1 milyondan fazla Uygur Türkü ve diğer Müslüman azınlık toplama kamplarında tutuluyor.

Hükümetin, kamplarda tutulanların çocuklarını evlerinden alarak ülke genelinde çok sayıdaki yetimhaneye gönderdiği bildiriliyor.

Genelkurmay Başkanı Akar, İngiltere'ye Gitti

Eyyubiye Belediyesi LGBTİ Kararından Geri Döndü

Körpeler Donuyor Taş Kalpler Üşümüyor

Donarak Ölen Doğu Türkistanlı Çocuk İnsanlığa Çin Zulmünü Haykırıyor!

Erdoğan: “Haklının Güçlü Olduğu Bir Sistem İnşa Ettik”

Gazze’de Katliam: Nuseyrat’ta 10 Müslüman Katledildi

Trump’a İkinci Suikast Girişimi

Hakkımızda

Linkler

İletişim Bilgilerimiz