İşgalci ‘İsrail’in Gazze’nin merkezindeki El Tabiin okuluna sabah namazı kılındığı sırada düzenlediği saldırıda en az 100 Müslüman korkunç bir şekilde katledildi.
ABD Başkanı Joe Biden, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ve Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Thani, işgalci ‘İsrail’ ile Hamas'ı 15 Ağustos'ta Doha veya Kahire'de müzakerelere yeniden devam etme çağrısında bulunarak ateşkes anlaşmasının daha fazla geç kalınmadan uygulanmasını istemesinin hemen ardından işgalci Gazze’de büyük bir katliam yaptı.
Filistin sağlık yetkilileri, ‘İsrail’ hava saldırısının Gazze Şehri'ndeki bir okulun barınağa dönüştürülen kısmı kasten vurduğunu ve 100’den fazla sivilin katledildiğini duyurdu. ‘İsrail’ ordusu saldırıyı kabul etti ve yine aynı bahaneyi ileri sürerek okul içindeki bir Hamas komuta merkezini vurduğunu iddia etti fakat delil sunmadı. Hamas ise okulu komuta merkezi olarak kullandığını reddetti.
Bu saldırı, ‘İsrail’in yaklaşık 11 aydır sürdürdüğü saldırılar içinde en ölümcül saldırılardan biri olarak kayda geçti.
Vurulan okul, Gazze'deki hemen hemen tüm okullar gibi, savaş nedeniyle evlerini terk etmek zorunda kalan insanlar için bir barınak olarak kullanılıyordu.
Görgü tanıklarından Ebu Enes, saldırının sabahın erken saatlerinde, gün doğmadan önce, okul içindeki camide insanların namaz kıldığı sırada uyarı yapılmadan gerçekleştiğini söyledi:
"İnsanlar namaz kılıyordu, üst katta uyuyan insanlar vardı, aralarında çocuklar, kadınlar ve yaşlılar da vardı. Füze saldırısı uyarı yapılmadan gerçekleşti. İlk füze ve daha sonra diğerleri düştü. Parçalanmış bedenlerin parçalarını topladık çoğu yanmıştı.”
Hamas yönetimindeki hükümete bağlı Sivil Savunma ilk müdahale ekiplerinin sözcüsü Mahmud Bassal, savaştan kaçan yaklaşık 6 bin kişinin sığındığı okul ve içindeki camiye üç füzenin isabet ettiğini söyledi.
Ölenlerin çoğunun tanınmayacak halde olduğunu söyledi ve ölü sayısının artmasını beklediğini ekledi. Kayıpların çoğunun kadın ve çocuk olduğunu ifade etti.
Birleşmiş Milletler'e göre, 6 Temmuz itibarıyla Gazze'deki 564 okuldan 477'si savaşta doğrudan vuruldu veya hasar gördü.
Saldırı, ABD, Katar ve Mısır arabulucularının, Tahran'da Hamas'ın üst düzey siyasi lideri İsmail Haniye ve Beyrut'ta üst düzey bir Hizbullah komutanının suikasta uğramasının ardından bölgede artan gerginliği yatıştırmaya yardımcı olabilecek bir ateşkes anlaşmasına varılması için iki taraf arasında baskılarını yenilemelerinin ardından geldi.
Netanyahu’yu kontrol edemeyen Biden yönetimi, uzun zamandır bölgede siyasi ekseninde hareket eden İslam beldelerinin yönetimleri ile birlikte ateşkes ve “İki Devletli Çözüm” planını masaya getirmek için büyük çaba sarf ediyor. Plan, Filistin topraklarında 1948’den 1967’ye kadar olan işgale meşruiyet kazandırmayı ve sembolik bir Filistin devletçiğini öngörüyor.
Gazze'ye sınır komşusu olan ve arabulucu rolü verilen Mısır, okula düzenlenen saldırının, ‘İsrail'in ateşkes anlaşmasına varıp savaşı sona erdirme niyetinin olmadığını gösterdiğini söyledi.
‘İsrail’ saldırılarında, bölgenin Sağlık Bakanlığı'na göre 39.600'den fazla Filistinli katledildi ve 91.700'den fazla kişiyi yaralandı. Fakat enkaz altındakilerle birlikte bu sayının çok daha fazla olduğu tahmin ediliyor.
Gazze'nin savaş öncesi 2,3 milyonluk nüfusunun 1,9 milyondan fazlası evlerinden sürgün edildi ve saldırılardan kurtulmak için siviller defalarca yer değiştirdi. Şu anda nüfusun çoğu Gazze kıyısında yaklaşık 50 kilometrekarelik bir alanda derme çatma çadır kamplarına sıkıştırılmış durumda.
11 aydır Gazze’de katliam ve işgal devam ederken 57 İslam beldesinin yönetimi sürekli etkisi olmayan kınama mesajları yayımlarken, işgalci Yahudi varlığıyla siyasi ve ticari ilişkilerini yürütmeye devam ediyor. Sokaklar orduları Aksa için hareket etmeye çağırırken, İslam beldelerinin yönetimleri Filistin’i Birleşmiş Milletler’e havale ediyor ya da ABD ve Batı’yı katliamı durdurmaya davet ediyor. Hiçbir faydası olmayan diplomasi ve Uluslararası mahkemelerdeki söylemler eylem olarak gösterilirken, Gazze’ye gönderilen ancak sınırdan geçirilemeyen gıda maddelerinin tonajı ile kamuoyu teskin edilmeye çalışılıyor.