Müphem Liberal Ekonomi Eğleşme Bizle!
16 Kasım 2020

Müphem Liberal Ekonomi Eğleşme Bizle!

Türkiye’deki liberal çevreler, Başkan Erdoğan’dan tam ümitlerini kesmişken, ABD’nin yeni başkanı Biden’ın seçim zaferi, liberallerin ümitlerinin yeniden yeşermesini sağladı. Erdoğan’ın ekonomide ve hukukta reformist dile yönelmesini de liberalizme tevil ederek… Ne kadar da haklı olduklarını vurguladıkça-vurguladılar.

Erdoğan’ın hatalarını delil getirerek; “ekonomiden anlayan birileri olduğunda ve liberal değerlere sahip çıkılınca milli paramıza güven oluşabiliyormuş” dediler.

Sanki, 2001’de ekonomiden “en iyi” anlayan “şeytani hesaplar içerisindeki” liberal Derviş’iniz varken; Milli paranız değerli, enflasyonunuz tek haneli, döviz kurlarınız sabit, Merkez Bankası’nın da faiz uygulamaları isabetliydi…

He birde bunları parlamenter sisteme borçluydunuz öyle mi?

Bazı malumatfuruş kimseler, insanlık tarihi boyunca oluşan toplam bilginin %90’ının üretildiği bir zaman diliminde yaşayan şu milleti, zilzurna cahil zannediyorlar.

Kuvvetler ayrılığına atıf yaparak liberal değerler ile parlamenter sistemi mezcetmeye çalışıyorlar. Hâlbuki dünya siyasetine yön veren liberal düşünürler, liberalizmi bir ideoloji yani akidesinden nizam çıkan bir fikir olarak değil aksine kapitalist ideolojinin krizlerini ve açmazlarını iyileştirmeye çalışan, birey merkezli, pragmatik bir düşünce olarak savundular. Bu sebeple bu değerlere sahip bir başkanlık sistemi de görebilirsiniz; yarı başkalık sistemi de hatta liberal bir krallık da!

Türkiye’deki liberaller, söylemleri ile aslında Erdoğan’dan “ruhunu özgürleştirmesini” istiyorlar. Siyasetini özgürlükler üzerine bina eden bir “Adnan Menderes” olmasını bekliyorlar. Fakat farkında değiller; Erdoğan ne ruhi yöne meyletmek ne de özgürlüğün fedaisi olmayı istemektedir.

İslâmcı liberal seviciler de, Erdoğan’ın siyasetinin maddi yöne meyletmiş bir vaziyette seyretmekte olduğunu hâlâ anlayamadılar...

Bu sebeple 10 yılı aşkın FETÖ ile ittifak içindeyken Gül, Babacan, Davutoğlu gibi hibrit “İslâmcı” liberallerle beraber çalıştı. Daha doğrusu Erdoğan, iktidarı boyunca herkesle çalıştı. Kemalist’inden tutun da Apocu’suna, MHP’den Vatan Partisi’ne kadar herkesle, iktidarını koruyabilmek adına işbirliği yaptı.

Hibrit İslâmcılara göre bu gizli ve aşikâr yapılan koalisyonlar Hudeybiye Anlaşması hükmündeydi.

Şimdi Erdoğan ile liberaller, milletle eğleşir gibi ekonominin kötü gidişinin kök nedeninin, devletin liberal değerlere bağlı yönetilmemesinden kaynaklı olduğunu savunuyorlar. Halka aksiyon planlarını açıklayarak, “hukuku ve ekonomiyi özgürleştirirsek piyasa doğalığında normalleşir” tezini anlatıp Türkiye’nin liberal reçeteli paketlere ihtiyacının olduğunu savunuyorlar.

Ne yani, 2010’dan önce Türkiye’de hukuk, demokrasi, adil yargılanma mı vardı? Ne çabuk unuttunuz; FETÖ’nün liberal atlarıyla beraber ulusalcıların tepelerine bindikleri günleri… Hukuk mu vardı, güven ortamı mı vardı? Fakat ekonomi sizler için o yıllarda iyi idi.

2010’dan önce mevcut iktidar ekonominin çarklarını liberal değerler, HKS’nın bağımsız olması, özgürlüklerin önünü açarak mı döndürdü zannediyorsunuz?

O “dış güçlerin” size ne zaman yardım edip etmeyeceğini bir türlü anlamadınız. O hüsn-i zan beslediğiniz dış güçler tarafından nasıl devre dışı bırakıldığınızı bile anlamadınız. Altan kardeşler ve Nazlı Ilıcak ve bir çoğunuz liberalizmin müphemliği içerisinde kaybolup gittiniz.

Yıllarca müphemliklerle dolu liberal değerlerle değişip durdunuz. Allah aşkına, o rasyonel aklınızla bi bakın! Toplumunuzun yüksek değerleriyle, hedeflerinize ulaşmak için yaptıklarınız aynı yerde mi? Yoksa liberal hedefleriniz sizleri yüksek değerlerinizden saptırmakta mı?

Müslümanlara nasıl bir fikrî liderlik sunmaktasınız? Melez bir kölenin efendisine itaati sonrası, efendisinin köleyi kahyası yapması mı, “imkânsız” dediğiniz kazanım! Liberal değerleriniz, şüheda topraklarda sizleri ruhsuz bıraktı! Şairin mısralarında aşkına dediği gibi;

Kapitalizmin derdi bizi bitirdi

İslâm’dan ayrılık bize zulüm getirdi

Kâfiri dost edinerek eyleme bizi eyleme bizi…

Ezcümle… Türkiye’nin ekonomisini ve hukukunu sizin müphem liberal saçmalıklarınız kurtaramaz. Bu aklen de sabittir. Meşrutiyetin ilanından bu zamana kadar ne Abdülhamid’i ne İttihat ve Terakkicileri ne de Mustafa Kemal’i, Adnan Menderes’i, Özal’ı ve Erdoğan’ı da kurtaramamıştır. Kurtarma ihtimali de yoktur. Erdoğan’ın liberal bir dile yönelmesinin sebebi; kapitalist sermaye ne zaman depremlerle sallanmaya başlasa, liberal yöntemlerle restorasyon çalışması yaparak, temeli ve sütunları sağlam olmayan kapitalizmin ömrünü uzatmaya çalışır.

Sakın Erdoğan’ın ve partisinin etrafınıza saçmakta olduğu demokrasi, hukuk ve ekonomideki kırıntılara aldanıp da, “biz vatandaşlara da bir şey düşer” diye beklemeyin! Belirsizlikler yumağı olan liberal düşünceye güvenerek Allah’ın hükümlerini bırakıp dünya hayatıyla eğleşmeyin! Belirsizlikten uzak, belirsizliği sevmeyen İslâm iktisat nizamına çağırıldığınız vakit icabet edin!

___

#KapitalizmÇöktüÇözümİslam