Köklü Değişim olarak, İstanbul Üsküdar’da İşgalci “İsrail’in” vahşi katliamlarına maruz kalan Filistinli Müslüman kardeşlerimize destek vermek amacıyla yürüyüş ve basın açıklaması düzenledik.

Yahudi varlığı “İsrail’in” 7 aydır Gazze’de yaptığı soykırımın ardından son olarak Refah şehrini de işgal etmesi kamuoyunda infiale neden oldu. Bu kapsamda Köklü Değişim tarafından 10 Mayıs Cuma Günü 8 İl’de bugün 12 Mayıs Pazar günü ise İstanbul Üsküdar’da yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirildi.

Sıcak ve güçlü bir atmosferde, “Yeter Artık! Söz Değil Harekat Zamanı” başlığı altında gerçekleşen yürüyüşe erkek, kadın, genç, yaşlı, çocuk binlerce Müslümanla birlikte Sivil Toplum Kuruluşu temsilcileri ve basın mensupları katıldı.

Öğle namazını müteakiben Fıstık Ağacı Metro İstasyonu önünde kortejler oluşturarak toplanan Müslümanların katılımı ile Üsküdar Meydanı’na doğru yürüyüşe geçildi. Gazze ile ilgili mesajlar içeren pankartların taşındığı yürüyüşte yol boyunca tekbirler getirilerek, “Gazze’ye Selam, Direnişe Devam”, “Aksa Tufanı Yahudi'nin Mezarı”, “Ordular Aksa’ya, Mehmetçik Gazze’ye”, “Ordular Birleşsin, “İsrail’i” Yok Etsin”, “Gazze’nin Cihadı Küffar’a Korku Saldı”, “Kahrolsun Hain İşbirlikçi Rejimler”, “Üzülme, Gevşeme, Allah Bizimle”, "Lebbeyke Ya Aksa”, “İslam Ümmeti Kabul Etmez Zilleti”, “Hilafet Kurulsun “İsrail” Yok Olsun”, “Tek Ümmet, Tek Devlet, Tek Çözüm Hilafet” sloganları atıldı.

Yürüyüşün tamamlanmasının ardından Basın açıklamasına geçildi. Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar tarafından okunan açıklamada Gazze’de süren vahşi katliam ve ablukaya rağmen “Allah bize Yeter o ne güzel vekildir!” ifadeleriyle Gazze halkının sabır ve ihlasları hatırlatıldı.

“Yöneticiler Somut Tek Adım Atmadılar”

Gazze’de katliamların sürdüğü 7 aylık süreçte İslam beldelerinin yöneticilerinin ‘pratikte hiçbir karşılığı olmayan ucuz, değersiz kınama mesajları yayınladıklarına’ dikkat çekilerek şu ifadelere yer verildi: _“Siyonist varlıkla diplomatik, siyasi, ekonomik ve askeri ilişkilerini kesecek bir karar alamadılar. Üstüne üstük onu beslemeye, lojistik destek sağlamaya, sınırlarını ve elçiliklerini korumaya devam ettiler. Ve her zaman ki gibi meseleyi Birleşmiş Milletler’e havale ederek Amerika’nın iki devletli ihanet planını çözüm olarak gösterdiler.”

İslam beldesindeki yöneticilere Siyonist varlıkla tüm ilişkilerin kesilmesi çağrısı yapılan basın açıklanmasında İşgalci Yahudilerin laftan anlamayacağı ve “orduların harekete geçirilerek, gasp ettikleri mübarek topraklardan köklerinin kazınmasının”_ anladıkları tek dil olduğu ifade edildi.

Müslümanlara hitaben, "Artık, "Hilafet kurulsun İsrail yok olsun” diye haykırma vaktidir. Artık “Hilafet kurulsun Amerika kahrolsun” deme vaktidir." İfadesi ile köklü çözümün gösterildiği açıklamada Gazze’deki mücahitlere de çağrıda bulunuldu.

“Ey Mücahitler! Sakın Ateşkes Yapmayın!”

Gazze’deki mücahitlere yapılan çağrıda, “Sebat ve kararlılık yolunda ilerlemeye devam edin. Sakın düşmanla ateşkes yapmayın. Akıbetin muttakilerin olacağına dair Allah’ın vaadine güveninizi tazeleyin! Cihadınıza sımsıkı sarılın” ifadeleri yer alırken, Allah, ümmet ve erdemli insanların mücahiterle, Doha- Kahire -Ankara üçgeninde müzakere masalarında uyduruk bir devlet vaadiyle aldatmaya çalışanların ise karşılarında olduğu vurgulandı.

Basın açıklaması okunduktan sonra İlahiyatçı-Yazar Dr. Abdurrahim Şen söz alarak bir konuşma yaptı.

“İsrail’in” Gazze’deki vahşi soykırımına açıkça destek veren ABD ve Avrupa’nın başını çektiği uluslararası sistemin tam anlamıyla bir barbarlık düzeni olduğuna dikkat çeken Şen, şunları söyledi: “İsrail’in BM nezdindeki temsilcisi Birleşmiş Milletler anlaşmasını yırttı. Aslında bunu İslam beldelerinin yöneticileri yapmalıydı. Tam da bu mezalimin ortasında, barbarlığı koruyan uluslararası hukuku, kurumlarını ayaklarının altına aldıklarını gösteren asil bir tepki olurdu. Bunlar Allah buyruğu değil diyerek tümünü tarihin çöp sepetine atsalardı. Sonra da ordularımıza istikamet verselerdi... Böylece ordularımız ve onları komuta eden siyasi irademiz prangalarından kurtulmuş olurdu. Ancak bunu yapmadıkları için yarın Allah’ın huzurunda Gazzeli çocuklar bu yöneticilerin yakasına yapışacaklar…”

Dr. Abdurrahim Şen’in konuşmasının ardından Köklü Değişim Yazarı Musa Bayoğlu’nun yaptığı içten duaya meydandaki binlerce Müslüman hep bir ağızdan “amin” dedikten sonra program sona erdi.

#GazzeİçinBirlikZamanı