Ukrayna’nın güneyinde, Herson yakınlarında bulunan Kakhovka Hidroelektrik Santrali’nin vurulması üzerine tehlike altındaki bölgelerde tahliye kararı verildi.

ABD liderliğindeki Batı’nın tahrikleriyle başlayan savaş sonrası işgal ettiği Ukrayna’da açmaza düşen Rusya, Ukrayna’nın altyapısını hedef alıyor.

Bu saldırıda ise iki taraf da birbirini suçluyor.

Moskova, referandumla Ukrayna’dan ayrılıp Rusya’nın parçası haline gelen Herson bölgesinde yer alan Novaya Kahovka barajının, Kiev güçlerinin havan topu saldırıları yüzünden kısmen tahrip olduğunu ileri sürüyor.

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski ise Rusya’nın Herson yakınlarında bulunan Kakhovka Hidroelektrik Santrali’ni vurduğunu ve barajın çöktüğünü açıkladı. Zelenski, olayla ilgili olarak şunları söyledi:

“Kakhovka Hidroelektrik Santrali barajının yıkılması, Rusya’nın Ukrayna topraklarının her köşesinden kovulması gerektiğini tüm dünya için teyit etmektedir. Onlara tek bir metre bile bırakılmamalıdır, çünkü her metreyi terör için kullanıyorlar. Güvenliği geri getirecek olan sadece Ukrayna'nın zaferidir. Bu zafer gelecektir. Teröristler Ukrayna'yı su, füze ya da başka bir şeyle durduramayacaklar. Tüm servisler çalışıyor. Ulusal Güvenlik ve Savunma Konseyi'ni topladım. Lütfen sadece resmi ve doğrulanmış bilgileri yayınlayın”

Saldırının ardından Ukrayna Ulusal Polisi, barajın yakınlarında bulunan Herson kenti ve çevresindeki tehlike altındaki bölgelerden tahliyelerin başladığını duyurdu.

Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA), Zaporijya Nükleer Santrali’ndeki uzmanların, Kakhovka barajındaki yıkıma ilişkin gelişmeleri yakından takip ettiğini açıkladı. Yapılan açıklamada, “IAEA, Ukrayna'nın Kakhovka barajındaki hasar raporlarından haberdar. Zaporijya Nükleer Santrali'ndeki IAEA uzmanları durumu yakından takip etmektedir. Santralde acil bir nükleer güvenlik riski yok” detayı paylaşıldı.

ABD liderliğindeki Batı, egemenliklerinde bulunan küresel kapitalist statükonun önünde tehdit olarak gördükleri Çin ve Rusya'yı bertaraf edebilmek için savaşı sürdürmeye kararlı gözüküyor. Ukraynalıları cepheye sürerek devam ettirdikleri savaşın hedefi; Rusya'nın zayıflatılarak büyük devletler liginden düşürülmesi olarak öne çıkıyor.

Rusya, Ukrayna’nın NATO’ya alınması tehdidi üzerine başlattığı savaşta ağır bir hezimet yaşıyor. Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya dahil edilmesi ise Kremlin için stratejik bir mağlubiyet olarak öne çıkıyor. Kremlin Sarayı ile Rusya’nın rafineri ve stratejik bölgelerinin Ukrayna tarafından İHA’larla hedef alınması üzerine sofistike silahlarla başlayan saldırılar, Moskova’nın bu savaşta önüne çıkan kuru, yaş ne varsa hedef alacağı bir döneme girildiğini ortaya koyuyor.