Köklü Değişim Medya

Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu’nun 19 Nisan 2022 Salı günü gerçekleştirdiği Haftalık Gündem Değerlendirme Toplantısında, “İsrail”in Mescidi Aksa saldırıları ele alındı. Toplantıda ayrıca Erdoğan ve Nebati’nin enflasyon açıklamaları ile ulusalcı Kemalistlerin mülteci düşmanlığı hakkında değerlendirmelerde bulunuldu.

Toplantıda konuşan Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu Üyesi Muhammed Emin Yıldırım, Siyonist Yahudi varlığının her Ramazan ayında Müslümanlara ve Mescidi Aksa’ya yönelik saldırlarını sistematik bir şekilde artırdığını hatırlattı ve şöyle konuştu: “Yahudi varlığının cürümleri ne saymakla ne de anlatmakla biter. Onların saldırganlığı bizleri şaşırtmıyor. Çünkü Yahudiliğin tabiatında İslam düşmanlığı var, Allah’a ve elçilerine ihanet var. Bu yüzden şeytanların bağlandığı mübarek Ramazan’da dahi Müslümanların kutsallarına saldırmakta beis görmüyorlar.”

Asıl şaşırtıcı ve rahatsız edici olanın Müslümanların yöneticilerinin bunca pervasızlık karşısında sessiz kalmaları ve “İsrail”le normalleşirken hiç utanma göstermemeleri olduğuna dikkat çeken Yıldırım şu ifadeleri kullandı: “Zaten “İsrail”i cesaretlendiren de küstahlaştıran da bu ölüm sessizliği değil midir? “İsrail”in etrafını saran Arap ülkeleri Müslümanların izzet ve şerefini korumak yerine Yahudi varlığının sınırlarını Müslümanlardan koruyorlar. İşgalci Yahudiler onları ve halklarını aşağıladığı halde her birinden bir parça toprak kopardığı halde “İsrail”in bekçiliğini yapıyorlar. Onların durumu Hizb-ut Tahrir’in kurucusu Şeyh Takiyuddin en Nebhani (Rahmetullahi Aleyh)’ in tespitinde geçtiği gibidir: “İsrail” Arap rejimlerinin gölgesidir, o rejimleri kaldırdığın an, o gölge de gider.”

Konuşmasında Türkiye’nin yaşananlar karşısında takındığı tavra da değinen Yıldırım, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Mahmut Abbas ile görüşmesine atıf yaparak şu ifadeleri kullandı: “Geçen ay “İsrail” Cumhurbaşkanı Herzog’un kanlı ellerini sıkan Erdoğan şimdi Aksa’ya yönelik tahrik ve tehditlerin sözde karşısında olduğunu söylüyor. Sayın Erdoğan, biz biliyoruz ki sizin karşısında olmak dediğiniz şey kınama yapmaktır. Filistin’in yanında olmaktan kastettiğiniz şey de insani yardım yapmaktır ki, ona da İsrail izin verirse…. Oysa sizin yapmanız gereken şey meydanlardan yükselen “Ordular Aksa’ya” “Mehmetçik Gazze’ye” çağrılarına kulak vermektir. İHA’ları, SİHA’ları işgalci Yahudilerin üzerine yollamaktır. Bunu yapacak iman ve iradeye sahip değilseniz en azından Yahudilerle ilişkileri kesmeniz gerekir. Zira biz size defalarca Yahudiler ile imzalanan tüm ihanet anlaşmalarını iptal edin dedik. Bu “İsrail” denilen sözde devlet ile tüm ilişkileri durdurun ve ivedilikle onlara hadlerini bildirecek yaptırım kararları alın dedik. Yahudi varlığının elçilerini, konsolosluklarını ve istihbarat birimlerini ülkelerinizden kovun dedik. Kâfir ABD’nin kirli ve şerli tüm çözüm planlarını reddedin dedik. Fakat siz bunları yapmadığınız gibi İsrail’le normalleşme ihanetine imza atmak için kendinize vesileler ediniyorsunuz. Halbuki dinlerine uymadığınız sürece kafirler sizden asla razı olmayacaklardır. Öyleyse dünyada ve ahirette izzet için kafirleri değil, Allah’ı razı edin. Demokrasiyi değil, İslam’ı yüceltin!”

Muhammed Emin Yıldırım son olarak, Müslümanlara hitap ederek kamuoyunda Kudüs konusunda yapılan saptırıcı açıklamalara ve muhatabına dönük olmayan tepkilere dikkat çekerek şunları söyledi: “Kıymetli Müslümanlar, “Kudüs üç dinin kutsalıdır” diyenlerin, bizi öldürmeleri pahasına onların bayramlarını kutlayanların sahip oldukları anlayışları gözden geçirmeleri gerekir. Aynı şekilde “İsrail”e kahredip de yöneticilere hiçbir nasihatte bulunmayan ilim sahipleri de Allah katındaki sorumluluklarını hatırlamalıdırlar. Sözlerimi “İsrail” sorununa karşı yapılması gerekeni çok güzel özetleyen şu ifadelerle bitirmek istiyorum. "Kudüs çoktan doydu edebiyata, çoktan doydu kınamaya. Kudüs artık icraat bekliyor. Bir Selahaddin vuruşu, bir Abdülhamid duruşu bekliyor Kudüs!" Rabbimiz o cesur komutanları o ferasetli halifeleri bağrından çıkaracak olan Raşidi Hilafet devletini bizlere nasip eylesin.”

Hizb-ut Tahrir Türkiye’nin düzenlediği gündem değerlendirme toplantısında Türkiye’de ekonomik durum ile ulusalcı Kemalistlerin mülteci düşmanlığı ayrıca ele alındı.

Konuşmanın tamamını toplantı videomuzdan dinleyebilirsiniz.

---------

#OrdularAksaya