İran, Misilleme Değil Gösteri Yaptı!
17 Nisan 2024

İran, Misilleme Değil Gösteri Yaptı!

Köklü Değişim Medya

Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu'nun 16 Nisan 2024 Salı günü gerçekleştirdiği "Gündem Değerlendirme" toplantısında İran’ın Yahudi varlığına yönelik İHA ve füze saldırısı ele alındı. Toplantıda ayrıca 31 Mart yerel seçim sonuçlarının yansımaları hakkında değerlendirmelerde bulunuldu.

Toplantıda konuşan Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar, Gazze halkının Ramazan ve bayramı keder ve elem içerisinde bombardımanların gölgesinde geçirdiğini, verilen bayram mesajlarında sabır ve tevekkülle birlikte 6 aydır orduları harekete geçirmeyen İslam beldelerinin yöneticilerinin Allah’a şikayet edildiği hatırlattı.

Gazze’yi yüz üstü bırakan 57 İslam beldesi yönetiminin tavırları hakkında değerlendirmeler yapan Kar, “Hangi birinin ihanetini anlatalım! Hangisinin istismarını konuşalım! Düşmeyen maske kaldı mı? On yıllardır mazlumların hamisi olduğunu söyleyen, Kudüs kırmızıçizgimizdir diyen Türkiye, ABD öyle istediği için katil “İsrail’e” ticareti bile kesemedi. Mısır firavunu Sisi Refah Kapısı’nı kapatarak Gazze’yi açlığa mahkûm etti. Suud ve diğerleri petrol akışını kesmedi. Bazı körfez ülkeleri Yahudi varlığına karadan güvenli ticaret yolu oluşturdular.” İfadelerini kullandı.

Konuşmasının devamında sözü İran’ın Yahudi varlığına yönelik göstermelik saldırısına getiren Kar, şöyle konuştu: “Bir de her fırsatta “İsrail’in” haritadan silinmesi gerektiğini söyleyen bunun için sözde direniş hattı oluşturan fakat Aksa Tufanı başlayınca Filistinli mücahitleri yüzüstü bırakan İran rejimi var. İşte o İran iki gün önce 14 Nisan Pazar gecesi Yahudi varlığına karşı insansız hava araçları ve füzelerle güya saldırı düzenledi. Sakın İran’ın Gazze’yi kurtarmak için saldırdığını düşünmeyin, Gazze İran’ın umurunda bile değil. Netanyahu çetesinin iki hafta önce Şam’daki İran konsolosluğu ve büyükelçilik konutuna düzenlediği saldırıya misilleme yaptı İran. Tabi misilleme demeye bin şahit lazım. Yahudi varlığı “İsrail”in saldırısında İran 2’si general 7 bürokratının öldüğünü duyurdu. İran’ın İHA ve füze saldırılarında “İsrail”in en küçük zayiatı bile yok maalesef. Çünkü İran diğer bölge ülkeleri gibi Filistin’i işgalden kurtarmaya değil “İsrail”in güvenliğini korumaya hizmet ediyor…"

“İran, Ortadoğu’da her zaman ABD’nin sopası oldu”

Mahmut Kar, İran’ın Gazze diye bir derdinin olmadığını ikiyüzlü istismar politikalarıyla direniş adı altında Filistin meselesini bir savunma mücadelesine dönüştürdüğünü böylece hem Yahudileri koruduğunu hem de Filistin’in hamiliğine soyunarak İran İslam Cumhuriyeti’ne itibar kazandırmaya çalıştığına dikkat çekerek şunları kaydetti:

“Düşünebiliyor musunuz, daha operasyon sürerken Beyaz Saray yazılı bir açıklama ile saldırının muhtemelen birkaç saat sonra biteceğini duyurdu. Bu da operasyonun ABD ile koordinasyon içinde yapıldığını göstermektedir. Zira saldırının bilançosu da bu gerçeği doğruluyor. İran Yahudi varlığına 300 kadar drone ve füze atmış. Bunların yüzde 99'u hedefe varmadan “İsrail”, ABD ve İngiliz kuvvetlerince havada vurulmuş. Herhalde İran rejimi 67 savaşında Yahudilerle savaşır gibi yapan Arap rejimlerinden ilham aldı. Kaldı ki zaten İran hiçbir zaman ABD’nin aleyhine hareket etmedi. Bilakis Ortadoğu’da her zaman ABD’nin sopası oldu. Irak’ta, Afganistan’da, Suriye’de, Yemen’de ve Lübnan’da Müslümanlara karşı ABD’nin çıkarları için savaştı hala da savaşmaya devam ediyor. ABD’nin bu rolü karşılığında İran’a bahşettiği şey ise sadece gafillerin teveccüh göstereceği bir itibar kırıntısıdır. Özetle İran-ABD işbirliğinde “İsrail’e” yönelik saldırı tiyatrosunun amacı İran'ın dibe vurmuş itibarını kurtarmaktır. Ayrıca Netanyahu hükümetine de bölgesel savaş hayallerinden vazgeçip ABD’nin siyasi çözümüne tabi olması için verilen bir mesajdır.”

“Ürdün ve Yahudi varlığının kaderleri birdir”

Son olarak Ürdün hava sahasından geçen İran füzelerini düşürmek için uçaklarını harekete geçiren Ürdün rejiminin tutumuna değinen Kar, sözlerini şöyle tamamladı:

“Filistin’e ihanette sınır tanımayan krallık rejimi yine yaptı yapacağını. Saldırı bir gösteri olmasına rağmen, kral Abdullah kendisini İran’ın füzelerini vurmaya adadı. İhanet ona babasından ve dedesinden miras kalmış. Bu kukla kral Gazze’deki soykırımı izlerken Yahudi dostlarını ve sömürgeci efendilerini memnun edeyim diye İran füzelerini düşürmesi için uçaklarını hareket ettirdi. Tıpkı haftalardır ordunun İsrail’e cihat ilan etmesi için yürüyüş yapan Ürdün halkına karşı polis güçlerini saldırttığı gibi. Niçin böyle yapıyor, çünkü Ürdün ve Yahudi varlığının kaderleri birdir. Biri düştüğü zaman diğeri de beraberinde düşecektir. Bunu ikisi de çok iyi biliyor. Elbette Ürdün Kralı'ndan bahsederken diğer Arap yöneticilerin onurlu olduğunu da söylemiyoruz. Aksine, hepsi İslam’a ve Müslümanlara ihanette ortaktırlar. Allah'ın izniyle çok yakında Raşid-i Hilafet kurulduğunda Yahudi varlığı ile birlikte yok olup gidecekler.”

#FilistiniHilafetKurtarır