Hicri 1442 Yılınız Mübarek Olsun
20 Ağustos 2020

Hicri 1442 Yılınız Mübarek Olsun

Köklü Değişim Medya

Köklü Değişim Medya

Köklü Değişim Medya olarak Muharrem ayının birinci günü girmiş olduğumuz Hicri 1442 yılı vesilesi ile Hicri yeni yılınızı tebrik eder, yeni yılın İslam ümmetine yeniden Lailaheillallah ile başlayıp, İslam devleti ile son bulan Hicret gibi hayırlı bir sürece vesile olmasını, Raşid-i Hilafete ulaştırmasını Allah Subhanehu ve Teala’dan niyaz ederiz.

Hicri takvim, önemini hicretten alır. Dolayısıyla 1 Muharrem hicri yılbaşını, hicri yılbaşı ise Allah Rasulü SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in Medine’ye hicreti ile birlikte kurduğu İslam Devletinin önemini bize hatırlatmalıdır. Bu hareket insanlık için atılan en büyük adımdır. Bu hareket ile adalet kıtalara yayılmış, mazlumlara sahip çıkılmış, Avrupa Ortaçağ karanlığında boğulurken, bu eşsiz nizam ve ondan neşet eden fikirler ile Müslümanlar kalkınmış ve dünyaya adaletle hükmetmiştir.

Bundan yaklaşık 14 asır önce dünyayı temelinden sarsan, karanlıkları aydınlığa çıkaran, o büyük değişimin yaşanmasına sebep olan yürüyüş yaşandı. Bu yürüyüş batıldan, Hakka yürüyüştü. Bu yürüyüş, iyiliği emreden, kötülükten de men eden bir devletin ortaya çıkışı için atılan ilk adımlardı. Mus’abların, Saadların sırtında yükselen Tevhid’in, Allah’ın nizamını infaz eden o köklü İslam Devleti bünyesinde cisimleşmesi için temellerine ilk tuğlalar Hicret ile koyulmuştu.

Bin 300 yıllık İslam tarihi boyunca Müslümanlar Allah'a kulluğun ve izzetin zirvesini İslam devleti ile yaşadı. İnsanlığı cahiliye karanlığından, İslamın aydınlığına, nuruna kavuşturdu.

Ensar ve muhacir kardeşliğini de başlatan Hicret, Müslümanların kalbini bir birine ısıtmış, kaynaştırmış ve tek bir yumruk haline gelmesini sağlamıştır. Irkçılık fitnesinin aramızda dolaştığı, muhacirlerin sokaklarda saldırıya uğradığı bugünlerde o eşsiz fikrin liderliğine, insanı insan yapan İslam nizamına ne çok ihtiyacımız var.

Sömürgeci kafirlerin boyunduruğu altında geçen son bir asırda gülmeyen yüzümüzün gülmesi için müjdeli bir haber duymaya, islam’ın sancağının dalgalandığını görmeye ne çok ihtiyacımız var.

İşgal edilmiş beldelerimizde kardeşlerimizin kanı oluk oluk akarken, boynu bükük Kudüs, Mescid-i Aksa işgaldeyken Selahaddin Eyyubi gibi cesur komutanlara ne çok ihtiyacımız var.

Mallarımız talan edilip, ırzlara saldırılırken, bir kadının çağrısı üzerine orduları seferber eden Halife Mutasım’a ne çok ihtiyacımız var.

Hilâfet Devleti'nin İstanbul'da yıkılması ile sadece Anadolu topraklarında yaşayan Müslümanlar değil, tüm İslâm coğrafyası ve hatta tüm insanlık şiddetli bir deprem ile sarsıldı… Son yüzyılda pek çok acılar ve üzüntüler yaşadık. Öyle ki, sevinmeyi unuttuk...

Yeni hicri yılın hayırlar getirmesini, Müslümanların birleşmesini, vahdetini sağlayacak adımların atılmasını, akıllarımıza vurulan Milliyetçi, Vatancı, laik ve demokratik kelepçelerden kurtularak, Tevhidi bir anlayışa kavuşmayı ve mazlumların, kimsesizlerin sahibi olacak, acılarımızı unutturacak, Allah’ın dinini tatbik edecek ve İslam’ı yeniden yeryüzüne bir nur olarak yayacak olan Raşidi Hilafetin ikamesini Rabbimiz Allah Subhanehu ve Teala’dan diliyoruz.