İşgalci ‘İsrail’in yaklaşık 15 aydır sürdürdüğü işgal ve katliama karşı imanla dik bir duruş sergileyen Gazze halkı, ağır tahribata uğramış kuzeydeki yerleşim bölgelerine dönmeye başladı.

Hamas’ın silahlı kanadı Kassam Tugayları’nın direnişi karşısında istediği hiçbir hedefe ulaşamayan ve büyük kayıplar veren işgalci ‘İsrail’, 15 ya sonra ateşkes masasına oturup, anlaşmayı kabul etmek zorunda kalmıştı.

Hamas’ın yüzlerce Filistinli mahkum karşılığında serbest bıraktığı rehinelerin sırasını değiştirdiğini açıklaması üzerine ‘İsrail’ ile anlaşmazlık ortaya çıkmış ve Filistinlilerin kuzey Gazze’ye dönüşleri iki gün ertelenmişti. Arabulucular anlaşmazlığı dün gece çözdü ve geri dönüşler başladı.

Bir yılı aşkın süredir ‘İsrail’in bombaladığı çadır kamplarda ve okuldan dönüştürülmüş barınaklarda yaşayan Filistinli Müslümanlar, yerle bir edilmiş olsa da evlerini ve topraklarını terk etmeyerek tüm dünyaya mesaj veriyor.

Hamas, geri dönüşün “Filistin halkı için bir zafer, ‘İsrail’ işgali ve transfer planları için bir başarısızlık ve yenilgi ilanı” olduğunu açıkladı.

Ben Gvir: “Hamas’ın Açık Bir Zaferi”

Anlaşma sonucunda Gazzeli Müslümanların kuzeye dönüşünü kabullenemeyen Ulusal Güvenlik Bakanı Ben Gvir şunları söyledi:

"Netzarim Koridorunun bu sabah açılması ve on binlerce Gazzelinin kuzey Gazze'ye dönmesine izin verilmesi Hamas için açık bir zaferdir. Bu, sorumsuz bir anlaşmanın bir başka aşağılayıcı kısmıdır. Bu zafer değil, Bu mutlak teslimiyettir. Savaşa geri dönüp yok etmeliyiz"

Ateşkes, ‘İsrail’ ile Hamas arasında bugüne kadar en çok ölüme yol açan ve yıkıcı savaşı sona erdirmeyi, 7 Ekim 2023 zaferinde ele geçirilen onlarca rehinenin serbest bırakılmasını sağlamayı amaçlıyor.

İşgalci ‘İsrail’ savaşın ilk günlerinde kuzeyin tamamen boşaltılmasını emretmiş ve kara birliklerinin bölgeye girmesinden kısa bir süre sonra da bölgeyi kuşatmıştı. Ekim 2023'te yaklaşık 1 milyon kişi güneye giderken, savaşın en ağır çatışmalarının ve en büyük yıkımının yaşandığı kuzeyde yüz binlerce kişi ise kalmıştı. Kuzeydeki hastaneler, okullar ve yerleşim yerleri yıkılırken en büyük vahşet burada yaşanmıştı.

Mart ayı başına kadar sürecek olan ateşkesin ilk aşamasında Hamas, ‘İsrail’ hapishanelerindeki yaklaşık 2000 Filistinlinin serbest bırakılması karşılığında toplam 33 rehineyi serbest bırakacak.

Militanlar mevcut ateşkes kapsamında, aralarında dört kadın askerin de bulunduğu yedi rehineyi, ‘İsraillilere’ yönelik ölümcül saldırılar nedeniyle ömür boyu hapis cezasına çarptırılanlar dahil 300'den fazla mahkum karşılığında serbest bıraktı.

Anlaşmanın ikinci aşaması henüz müzakere edilmedi. Hamas, ‘İsrail’ savaşı sona erdirmedikçe kalan 60 kadar rehineyi serbest bırakmayacağını belirtiyor. Netanyahu ise militan grubu yok etmeye ve Gazze üzerindeki yaklaşık 18 yıllık hakimiyetine son vermeye hala kararlı olduğunu ileri sürerek mağlubiyetini kamuoyundan gizlemeye çalışıyor.

Gazze’deki sağlık yetkililerine göre, ‘İsrail'in hava ve kara savaşı yarısından fazlası kadın ve çocuk olmak üzere 47 binden fazla Filistinli Müslümanın ölümüne neden oldu. Fakat bu sayının enkaz altında kalanları ve kayda geçirilememiş olan şehitler nedeniyle yüz bine yakın olduğu iddia ediliyor.

Soykırımcı ‘İsrail’ bombardımanı ve kara operasyonları nedeniyle Gazze'deki 2,3 milyon Müslümanın yaklaşık yüzde 90'ı çoğu kez birden fazla kez yerinden edildi. ‘İsrail’in vahşi saldırıları tüm mahalleleri tahrip etti ve altyapıyı yok etti. İşgalci ‘İsrail’e bu saldırılarını gerçekleştirmesi için en büyük silah yardımını ABD yaptı. Batılı devletler silah ve siyasi destek verirken, 57 Müslüman ülkenin yöneticileri ise kınama mesajları paylaşıp, işgalciyi korumaya, siyasi ve ticari ilişkilerini sürdürmeye devam etti.