İslam beldelerindeki 57 yönetici, Gazze’deki katliamı 1 yıldır kınayıp, uluslararası toplumu hareket etmeye çağırırken, 44 İslam alimi ve dernek Gazze için cihad etmenin farz olduğunu ifade eden bir fetva daha yayımladı.
Gazze’deki katliamlara karşı muhatabı olmayan çağrılarla uluslararası toplumu 1 yıldır adım atmaya davet eden İslam beldeleri yöneticileri daha önce yayımlanan Gazze fetvalarını görmezden gelmişti.
Gazze’deki katliamlar birinci yılını doldururken 44 alim bir kez daha Hamas Askeri Sözcüsü Ebu Ubeyde'nin çağrısı üzerine olduğunu ifade ettikleri bir cihad fetvası yayımladı:
“Aksa Tufanı; ümmetin alimleri ile iktidar alimlerini, dünyayı satıp ahireti satın alanlar ile ahiretini başkalarının dünyaları için satanları ortaya çıkardı. Böylece Allah, bu tufanla hak ile batılı birbirinden ayırdı. İçinde münafıklığın bulunmadığı hak cephesi ve içinde hakkın bulunmadığı münafıklık cephesi.
Ümmetin alimleri bu tufana eşlik etti ancak işgalin genişlemesiyle bu artık yeterli gelmemektedir. Ümmetin gençleri, bu fetvaların yayılmasını önleyen engellerinin kalkması, insanlara duyurulması ve hak davetçilerine uygulanan medya sansürünün kırılması için çalışmalıdır.
Gazze'den başlayan Tufan, siyonist pisliği temizleme görevi için bir fırsattır. Allah nezdinde bu şerî vecibede hiç kimsenin oyalanması ve cihad edenleri hayal kırıklığına uğratması için hiçbir mazeret yoktur.
1- Filistin'in tamamı, denizden nehre kadar bütün Müslümanların diyarıdır. Mescid-i Aksa'nın bir karışından bile vazgeçmek caiz değildir. Müslümanlar dışında kimsenin burada en ufak bir hakkı yoktur.
2- Filistin davasında cihad çemberi, tüm Müslümanları kapsayacak kadar genişlemiştir. Düşman yenilgiye uğratılıncaya kadar bölgedeki tüm Müslümanlar için cihad Farz-ı Ayn'dır. Bu, yönetenlerin, yönetilenlerin, grupların ve bireylerin üzerine düşen bir görevdir.
3- Bütün Müslüman ülkelerinin yöneticileri, siyonist saldırganlığı püskürtmek için seferberlik ilan etmeli ve orduları seferber etmelidir. Yöneticiler, soykırımı durdurmak için yönettikleri ülkelerin yeteneklerini kullanmalıdır. Aksi takdirde kendilerine yüklenen şeriî bir görevden kaçınmış ve imanın en önemli esaslarını yok saymış olurlar. Tüm siyasi ilişkiler ve ticari anlaşmalar kesilmelidir. Bunlar ise en kolay yoludur.
4- Siyonistlere para, yiyecek, askeri ve güvenlik hizmetleri, siyasi destek vb. gibi herhangi bir destek ve yardım sağlayan tüm yönetimler büyük ihanet içindedir. Bunu, İsrail’i Müslümanların üzerinden güçlendirmek amacıyla yapanlar, kâfirlere biat etmiş olurlar.
5- Müslümanlar, mücahit kardeşlerini desteklemeli, desteklemelerini engelleyen herhangi bir rejimi veya yöneticiyi de dinlememeli ve itaat etmemelidirler. Aksine, Müslümanlar bu durumlara karşı direnmelidir.
6- Meydanları boş bırakmayan protesto gösterileri ve işgali destekleyen ülkelerin büyükelçilikleri önünde eylemler devam etmeli. Medyayı hacklemek, siyonist kampanyalara karşı sosyal medya sitelerini kullanmak ve işgalcilerin internet sitelerini hacklemek de siber cihattır. Siyonistler ve Amerikalılarla ticaret yapanlar ifşa edilmeli; çıkarları ve işleri aksatılmalıdır.
Allah Teala’dan, her yerde kendi yolunda cihad eden kullarına nusret bahşetmesini niyaz ediyor, bu ümmeti içinde bulunduğu durumdan bir çıkış yolu göstermesini Allah Teala’dan diliyoruz.”