Köklü Değişim Medya
Kırgızistan-Tacikistan arasında sınır anlaşmazlığı nedeniyle çıkan çatışmalarda hayatını kaybedenlerin sayısı 81'e yükseldi.
İki ülke arasındaki sınır bölgesinde 14-16 Eylül tarihleri arasında çatışma çıkmıştı. İki gün boyunca iki komşu, tankların, topların ve insansız hava araçlarının kullanıldığı çatışmalar nedeniyle birbirlerini suçluyor.
Kırgızistan 2 gün süren çatışmalarda kendi vatandaşları arasında ölenlerin sayısının 46'ya yükseldiğini ve çatışma alanlarına yakın bölgelerde yaşayan 140 bin kişinin tahliye edildiğini duyurmuştu.
Tacikistan tarafı ise çatışmalarda 35 vatandaşının öldüğünü açıkladı.
Rusya’nın Arabuluculuğunda Ateşkes
Rusya'nın araya girmesi ile iki taraf arasında 16 Eylül'de ateşkes ilan edildi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, bugün her iki tarafın liderleriyle telefon görüşmesi yaptı. Taraflar halen karşılıklı olarak birbirlerini ateşkesi ihlal etmekle suçluyor.
Kırgızistan: “Kasıtlı Saldırı”
Kırgızistan Dışişleri Bakanlığı, Kırgızistan topraklarında meydana gelen olayların, Tacikistan Cumhuriyeti'nin Kırgızistan'a yönelik "önceden planlanmış kasıtlı silahlı saldırısı" olarak değerlendirildiğini ileri sürdü.
Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, ‘Tacik tarafının insanlık dışı eylemleri’ sonucunda, Kırgız-Tacik sınırında bugün itibarıyla 46 Kırgızistan vatandaşının hayatını kaybettiği, 140 kişinin yaralandığı, yaklaşık 140 bin kişinin tahliye edildiği ve bölgede büyük maddi hasarın meydana geldiği ifade edildi.
Açıklamada, Kırgızistan topraklarında meydana gelen olayların, Tacikistan Cumhuriyeti'nin Kırgızistan'a yönelik "önceden planlanmış kasıtlı silahlı saldırısı" olarak değerlendirildiğine işaret edildi.
Açıklamada, Tacik tarafının eylemlerinin, büyük çaplı bir devletler arası çatışmanın ortaya çıkmasına ve bir bütün olarak Orta Asya bölgesindeki durumun istikrarsızlaşmasına yol açabileceğine işaret edildi.
Kırgızistan Dışişleri Bakanlığı, iki ülke arasındaki anlaşmazlıkların müzakere masasında yalnızca barışçıl yollarla ve siyasi ve diplomatik yöntemlerle çözülmesi gereği konusundaki değişmeyen tutumunu bir kez daha teyit etti.