Erdoğan’dan İslam Toprağı Kudüs’teki İşgali Sonladırmak Yerine Bölüşme Teklifi Geldi!
17 Mayıs 2021

Erdoğan’dan İslam Toprağı Kudüs’teki İşgali Sonladırmak Yerine Bölüşme Teklifi Geldi!

Köklü Değişim Medya

Köklü Değişim Medya

Kabine Toplantısı sonrası açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Müslümanların işgal altındaki toprağı Kudüs için üçlü yönetim teklifinde bulunarak işgali resmi bir boyuta taşımış olurken, yine beyhude çağrısını tekrarlayıp, BM'yi, BMGK'yı, İslam İş Birliği Teşkilatı'nı harekete geçmeye çağırdı. Erdoğan, askeri desteğini, gasıp Yahudi’nin işgal ettiği topraklardan kovulması yerine, üçlü yönetim teklifi kabul edilirse vereceğini de beyan etmiş oldu.

Kabine Toplantısı'nın ardından kamuoyuna seslenen Erdoğan, tüm İslam aleminin geride bırakılan Ramazan Bayramı'nı tebrik ederek sözlerine başladı.

Dünyanın tamamıyla birlikte, Türkiye'yi de adeta esir alan salgına karşı verdikleri mücadelenin tek amacının, 84 milyon insanın her birinin sağlığını korumak, geleceğini güvence altına almak olduğunu ifade eden Erdoğan, "Vefat sayısının 45 bine dayandığı, 10 binlerce insanımızın yoğun bakımlarda sıkıntılı günler geçirdiği, 100 binlerce insanımızın hastanelerde tedavi gördüğü, 5 milyon 100 bini aşkın insanımızın bu illete maruz kaldığı bir ortamda başka türlü hareket edebilmemiz mümkün değildir" diyerek Ramazan ayı ve Ramazan Bayramı’na sıkıştırdığı yasakları savundu.

Salgınla Mücadele

İnsanların sağlığını her şeyin önüne koymanın, milletin kendilerine verdiği sorumluluğun en başta gelen şartı olduğunu söyleyen Erdoğan, "Ramazan ayı boyunca uyguladığımız kısmi ve tam kapanma tedbirleri sayesinde hamdolsun salgını yeniden büyük ölçüde kontrol altına aldık" dedi.

Kademeli normalleşme takviminin ilk etabını oluşturan mayıs ayının kalan günleriyle ilgili uygulama esaslarını İçişleri Bakanlığının kamuoyuna duyurduğunu hatırlatan Erdoğan, İçişleri Bakanlığı’nın yayımladığı normalleşme genelgesinde yer alan kararları yeniden sıraladı.

“Turizm İçin Çalışıyoruz”

Ülkenin önemli istihdam ve gelir kaynaklarından olan turizm sektörünü ayakta tutmak için çalıştıklarını söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Her kesimden ihtiyaç sahibi vatandaşımıza çeşitli kalemlerde hibe ödemeleri yaptık. Sadece merkezi yönetim bütçesinden yaptığımız harcamalar şimdiden 79 milyar liraya ulaştı. Bu rakam yıl sonunda 104 milyar lirayı bulacak. Bu çerçevede ilaç, tıbbi malzeme, sağlık personeline ek ödeme, tarım üreticilerine sübvansiyonlu kredi desteği temin ettik. Şimdi bir başka müjdeye daha geliyorum yaklaşık 645 bin emeklimizin maaşını 1500 liraya çıkardık. Tabii bu süreç içerisinde dezenformasyon yapmıyorlar mı? Maalesef bazı konvansiyonel medyada, görsel medyada bu tür dezenformasyon yapanları da görüyoruz. Bunlar da haya edep böyle bir şey söz konusu değil. Bakın ben rakam veriyorum. Esnafımıza verdiğimiz ciro ve kira desteğinden 1 milyon 200 bin vatandaşımız yararlandı.

Vergi indirimleri ile yani devletin 26 milyar lirayı bulan alacağından vazgeçerek pek çok sektöre destek olduk. Kısa çalışma ödeneğinden 3 milyon 768 bin, işsizlik ödeneğinden 1 milyonun üzerinde nakdi ücret desteğinden de 2 milyon 806 bin vatandaşımız faydalanmıştır. Bu desteklerin tutarı şimdiden 55 milyar lirayı bulmuştur. Haziran sonu itibarıyla 67 milyar liraya ulaşacaktır. Sosyal destek programlarıyla 5 milyonun üzerinde haneye çeşitli defalar doğrudan nakit yardımı yaptık. Merkezi yönetim bütçesi ile birlikte tüm bu nakdi ödemelerin tutarı şimdiden 134 milyar lira olarak gerçekleşirken bu rakam haziran sonu 181 milyar lirayı bulacaktır."

Türkiye Toplam 315 Milyar TL Faizli Krediyle Borçlandı

Bankacılık sektörünün esnaflara, KOBİ'lere, ihracatçılara ve vatandaşlara verdiği kredileri Kredi Garanti Fonu vasıtasıyla kolaylaştırdıklarını belirten Erdoğan, "Bugüne kadar 400 bine yakın firmanın*, 8 milyon vatandaşımızın ve 848 bin esnafımızın faydalandığı uygun maliyetli bu kredilerin toplamı 315 milyar lirayı aşmıştır. Ayrıca Tarım Kredi Kooperatiflerinin, esnafların, mükelleflerin, vergi ve sigorta primi ertelemeleri ve borç yeniden yapılandırmalarıyla her kesimden insanımızı rahatlattık*" dedi.

Esnafa Hibe Desteği

Bugüne kadar 206 milyar lirayı bulan borç ertelemelerinin tutarının, yıl sonunda 219 milyar liraya ulaşacağını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

"Böylece salgının başladığı günden bu yana toplamda 661 milyar liralık bir kaynağı insanımızın emrine vermiş olduk. Şimdi esnaflarımıza yönelik yeni bir destek programının müjdesini sizlerle paylaşmak istiyorum. Bu ivme programıyla salgın tedbirleri sebebiyle işlerine ara vermek mecburiyetinde kalan esnaflarımıza iki grup halinde destek olmayı amaçlıyoruz. Birinci grupta kahvehane, kafe, çay bahçesi gibi yerler ile okul ve personel servisleri, düğün salonları, öğrenci yurtları, kantinler, kırtasiyeler, internet kafeler, hamamlar, lunaparklar gibi işletmeler yer almaktadır. Sayıları toplamda 235 bine ulaşan bu işletmelere bir defaya mahsus 5 bin liralık hibe ödemeleri yapacağız.

Destek vereceğimiz ikinci grupta ise bakım, onarım, tamirat, kaporta işleriyle uğraşanlar, seyyar satıcılar, sıhhi tesisatçılar, hırdavatçılar, müzisyenler, oto yıkamacıları, kuru temizlemeciler, oyuncak, kozmetik ve hediyelik eşya satıcıları, camcılar, çilingirler, bakırcılar, kalaycılar, ayakkabıcılar, konfeksiyoncular, tuhafiyeciler, zücaciyeciler, kurs işletmecileri yer almaktadır. Bu gruba daha önceki destek ödemelerinden yararlanan lokantalar, pastaneler, dondurmacılar, terziler, berberler, taksici, minibüsçü ve otobüsçüler ile pazarcılar da dahildir. Toplamda 1 milyon 150 bini aşkın işletmemizi kapsayan vatandaşlarımıza bir defaya mahsus 3 bin lira hibe ödemesi vereceğiz. Böylece iki ayrı grup halinde 1 milyon 384 binden fazla esnaf ve sanatkarımıza 4 milyar 622 milyon liralık bir kaynağı karşılıksız olarak veriyoruz."

Holding ve Şirketlere Yeni Krediler

Ayrıca salgından etkilenen tüccar, sanayici ve büyük şirketler için de "Nefes Kredisi" adı altında kolaylık sağlayacak yeni bir adım attıklarını da belirten Erdoğan, "Detayları, Hazine ve Maliye Bakanlığımız tarafından açıklanacak bu destek programlarının ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum" temennisinde bulundu.

Kuraklıktan zarar gördüğü belirlenen çiftçilerimizin Ziraat Bankasına veya Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçları da ertelenecektir diyen Erdoğan, buğday, hububat ve yaş çay alım fiyatlarını da açıkladı.

“Türkiye En Ciddi ve Etkin Destekleri Sağlayan Ülke”

Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde görülmemiş rakamlara ulaşan destek paketleriyle vatandaşların tamamının yanında yer aldıklarını, almayı da sürdürdüklerini belirtti.

Buna rağmen sıkıntı yaşayanların bulunduğunu, ancak dünyadaki ve bölgedeki örnekleriyle mukayese edildiğinde Türkiye'nin, hem vatandaşlarına hem iş dünyasına en ciddi ve etkin destekleri sağlayan ülke olduğunu dile getiren Erdoğan, bunu kendilerinin değil, uluslararası kuruluşların ifade ettiğini söyledi.

Tüm bu gayretlere rağmen, gönlü buruk kalan vatandaşlar varsa onlardan helallik istemelerinin, inanç ve kültürlerinin bir gereği olduğunu belirtti ve şöyle dedi: “Eğer işimizi doğru yapmışsak, takdirini milletimizden göreceğiz. Yanlışımız ve eksiğimiz olmuşsa da hesabını milletimize vereceğiz

Filistin Meselesi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ramazan ayının ve Ramazan Bayramı'nın, salgın şartlarının yol açtığı masumluğun yanı sıra Filistin'den gelen acı haberlerin burukluğu içinde geçirildiğini söyledi.

"Filistin'den bize ne? Kudüs'ten bize ne?" şeklindeki cehalet ve nefret kokan yaklaşımlara şahit olduklarını belirten Erdoğan, Kudüs'ün sembolü olduğu coğrafyanın, insanlığın en kadim yerleşimlerine ev sahipliği yaptığını belirtti ve tarihinden bahsetti.

Osmanlı İslam Devleti’nin askerlerinden olan Hasan Onbaşı’nın yıllarca süren izzetli Aksa nöbetini anlatan Erdoğan, Kudüs’e sahip çıkmalıyız deyip şöyle devam etti:

"O da bakıyoruz ki çok çok önemli 850 bin silah onayı. Lafa geldiğinde silahsızlanma, şu, bu, vesaire bunları konuşuyorlar. Sayın Biden, sözde Ermeni soykırımında Ermenilerin yanında yer aldı. Şimdi de ciddi manada orantısız bir şekilde Gazze'ye saldıran ve yüz binlerce insanın şehadetine vesile olan bu olayda da ne yazık ki siz kanlı ellerinizle bir tarih yazıyorsunuz. Bunu söylemeye bizleri mecbur ettiniz. Çünkü biz bu konularda çok daha fazla duramayız, durmayacağız. Bugün de tekrar hatırlatıyorum, 84 milyon hep birlikte Kudüs nöbetimizi devam ettiriyoruz, devam ettireceğiz."

Osmanlı'nın yıkılışı ile barış ve huzur iklimini kaybeden pek çok coğrafya gibi Filistin topraklarının da zulümle, acıyla, kanla yıkandığını ifade eden Erdoğan, "Siz de buna destek veriyorsunuz. Bugün Filistinliler tarafından 'en-Nakba' yani felaket günü olarak adlandırılan 1948 yılından itibaren ise bu kadim topraklardaki çatışmalar ve istikrarsızlıklar tek taraflı bir katliam ve hırsızlık haline dönüşmüştür" dedi.

BM kararlarını hiçe sayarak Lübnan’daki Sabra ve Şatilla kamplarında “İsrail”in katliam yaptığını hatırlatan Erdoğan, yine sorunu BM’ye havale etti ve Müslümanların işgal edilmiş toprağı Kudüs için üçlü bir yönetim teklifinde bulundu. Bu teklif ile Filistin toprakları içinde yer alan Kudüs üçe bölünmüş ve yıllardır süren işgale resmiyet kazandırılmış olacağı düşünülüyor. Asıl yapılması gereken ordularla işgalci Yahudilerin mukaddes topraklardan kovulması iken, bu teklif ile yıllardır süren Filistin halkının şanlı direnişi de büyük bir yara daha almış olacak.

Kudüs'ün yönetimi için 3 dinin temsilcilerinden oluşan ortak komisyon kurulmasını öneren Erdoğan şunları söyledi:

"Artık Kudüs konusunda ayrı bir düzenlemeye ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz. Kudüs'ün 3 dinin temsilcilerinden oluşan bir komisyon tarafından yönetilmesi, günümüz şartlarında en doğru ve tutarlı yol olacaktır.

BM'yi, BMGK'yi, İslam İşbirliği Teşkilatı'nı ve diğer tüm uluslararası kuruluşları etkin şekilde Kudüs ve Filistinli mazlumlar için harekete geçmeye çağırıyoruz.

Tehdidin önüne geçmenin mevcut durumdaki en hızlı ve etkin yolu Kudüs'ü teklif ettiğimiz şekilde yeni bir yönetim statüsüne kavuşturmaktır.

Kudüs'ün özgürlüğüne kavuşturulması, Filistin halkının saldırılardan korunması için atılacak uluslararası adımlar hususunda her türlü siyasi ve askeri desteği vereceğiz."

Erdoğan, askeri desteğini, gasıp Yahudi’nin işgal ettiği topraklardan kovulması yerine üçlü yönetim teklifi kabul edilirse vereceğini de beyan etmiş oldu.