Köklü Değişim Medya
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Katolik Kilisesi lideri ve Vatikan Şehir Devleti Başkanı Papa Francesco ile görüşmek üzere bugün Vatikan'ı ziyaret ediyor.
Erdoğan'ın ziyareti, 1959'da dönemin cumhurbaşkanı Celal Bayar'ın Vatikan ziyaretinden sonra ilk ve 1960'ta Vatikan-Türkiye diplomatik ilişkilerinin kurulmasından bu yana tek olma özelliği taşıyor.
59 yıl sonra ilk kez Türkiye'den Vatikan'a cumhurbaşkanı düzeyinde bir ziyaret yapılması, bazı kilit unsurların bir araya gelmesiyle mümkün olabildi.
Ziyaretin tetikleyicisi kuşkusuz, ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma kararı oldu. Bu karar, birbirlerine genellikle mesafeli yaklaştıkları söylenebilecek Türkiye ile Vatikan yönetimlerini ortak çizgide buluşturdu.
Trump'ın geçen Aralık başındaki bu kararı üzerine, Papa Francesco kaygısını dile getirerek "Kudüs'ün BM kararlarıyla belirlenmiş statüsüne saygı gösterilmesi" çağrısı yaptı. Kudüs'ün hem Yahudiler, hem Hristiyanlar hem de Müslümanlar için kutsal bir kent olduğunu vurgulayan Papa, "Bu kimliğinin korunması ve güçlendirilmesi için dua ediyorum" dedi.
Papa'nın bu sözlerini takdir eden Erdoğan, Aralık ayı içinde Papa'yı 2 kez arayarak telefonda görüştü. Erdoğan, Aralık sonunda yaptığı bir açıklamada da Papa ile Kudüs meselesini konuşmak üzere Vatikan'a gelmek istediğini söyledi. Vatikan kaynaklarının verdiği bilgiye göre Türk tarafından gelen talep üzerine Papa Francesco, Cumhurbaşkanı Erdoğan'la görüşmeyi kabul etti.
Suriye’nin Geleceği, Hristiyanların Durumu, İslamofobi
Tetikleyici Trump olsa da, Vatikan ve Türkiye'nin mevcut yönetimlerinin kendilerine has özellikleri de bu ziyarete kapı araladı.
Papa Francesco'nun Kudüs konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ortak düşüncelere sahip olması, bölgesel çapta önemli rol üstlenme arzusunun bir yansıması olarak görülebilir.
Erdoğan-Papa görüşmesinde Kudüs meselesi ana gündem maddesi öne çıkarılsada, genel olarak Vatikan-Türkiye ilişkileri, Suriye'nin geleceği, Türkiye ve Ortadoğu'daki Hristiyanların durumu ve İslamofobi gibi konuların da ele alınması bekleniyor.
Erdoğan'ın, Vatikan'da Papa ile görüşmesinin ardından Vatikan'ın başbakanı konumundaki Devlet Sekreteri Kardinal Pietro Parolin'le bir araya gelmesi, daha sonra da İtalya Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella ve Başbakan Paolo Gentiloni ile bir araya gelmesi planlanıyor. Erdoğan ve heyetinin, akşam saatlerinde İtalyan yatırımcılarla özel bir toplantıda buluşması bekleniyor.
Papaya 'Hak İhlallerini Dile Getir' Çağrıları
Erdoğan'ın Vatikan'ı ziyaret edeceğinin açıklanmasının ardından İtalyan basınından, insan hakları örgütlerinden ve bazı siyasetçilerden Papa'ya, Türkiye'de yaşanan hak ihlalleri ile Afrin'deki operasyonla ilgili kaygıları dile getirmesi çağrıları geldi.
Sol kanattaki Özgür ve Eşitler Partisi milletvekili ve Temsilciler Meclisi Dışişleri Komisyonu Başkan Yardımcısı Erasmo Palazzotto, Afrin operasyonunu eleştirerek Papa'nın ve İtalyan liderlerin Erdoğan ile görüşmelerinde "net bir pozisyon almaları" talebinde bulundu.
Uluslararası Af Örgütü İtalya şubesi sözcüsü de, "Erdoğan'la görüşecek herkesten, kendisini insan haklarına saygı göstermeye çağırmalarını talep ediyoruz. Eğer bunu yapmazlarsa feci bir mesaj verilmiş olur, Erdoğan her şeyin yolunda olduğuna ikna olmuş şekilde eve döner" dedi.
İtalyan Gazeteciler Sendikası ile ifade özgürlüğü derneği Articolo 21 öncülüğünde yapılan açıklamada da, tutuklu gazeteciler, Afrin operasyonu ve Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi üyelerinin gözaltına alınması hatırlatılarak, Papa ve İtalyan yetkililerden Erdoğan ile görüşmelerinde insan hakları sorunlarını da gündeme getirmeleri istendi. Bu taleple başlatılan imza kampanyasına da yaklaşık 22 bin kişi katıldı.
Ülkenin en çok satan gazetesi Corriere della Sera'da geçen Cumartesi günü yayımlanan başyazıda da, "(Erdoğan'la) görüşmelerde, hükümetinin otoriter yöneliminin İtalya tarafından kınandığını söylemezsek hata etmiş oluruz" denildi.
Il Messaggero gazetesi, Erdoğan'ın ziyaretini değerlendirdiği haberinde Vatikan'ın Afrin konusunda sessiz kalmasını eleştirerek "Vatikan'da da reelpolitik galip geldi" diye yorumladı.
Sağ kanattaki Libero gazetesi de, "Türkiye'de muhaliflere baskı rutin hale geldi. Ama belli ki Papa için sorun yok" diye yazdı.
Huffington Post'un İtalyanca edisyonundaki bir yazıda da "Erdoğan'ın Vatikan ziyareti bir gösteriş değil, insan haklarından söz etmek için bir fırsat olsun" denildi.
Erdoğan İçin Roma'da Olağanüstü Güvenlik Önlemleri
Vatikan'da Papa Francesco ile görüşmek için, Vatikan'ın içinde yer aldığı Roma'ya da gelmesi beklenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, İtalya Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella ve Başbakan Paolo Gentiloni ile de görüşecek. Erdoğan'a eşi Emine Erdoğan ve bazı bakanların da eşlik etmesi bekleniyor.
Roma Emniyet Müdürlüğü'nün aldığı karara göre, Erdoğan'ın Roma'da bulunacağı süre boyunca kentte 3500 güvenlik görevlisiyle yoğun güvenlik önlemleri alınacak. Kent merkezinde bir "yeşil bölge" (green zone) oluşturulacak ve bu alanda herhangi bir gösteriye izin verilmeyecek.
Güvenlik önlemleri kapsamında, "nükleer, biyolojik, kimyasal ve radyolojik" tehlikelere karşı eğitilen NBCR timleri de hazırda tutulacak.
İtalyan ANSA haber ajansı, "Kürt toplumuyla birlikte" gösteri ya da eylem yapmasından şüphelenilen derneklerin de özel olarak izleneceğini yazdı.
Il Tempo gazetesi de baş sayfasından "Erdoğan'ın Roma'ya gelmesi nedeniyle gizli servis alarmda" başlıklı bir haber yayımlayarak, "Kürt toplumu tarafından, Avrupa'daki havaalanlarında Türk yolculara yönelik eylemler" düzenlenmesi riskinin de ele alındığını yazdı. Gazete, Türk ordusuna silah satan İtalyan ve Fransız şirketlerin gösterilere hedef olması ihtimalinin de değerlendirildiğini belirtti.