ABD Başkanı Joe Biden, sosyal medyadan yaptığı açıklamada, “İsrail”in adını zikretmeden, savaşa ve öldürmeye devam etmenin Hamas'a istediğini vermek olacağını söyledi.

Daha önce yaptığı açıklamalarla tam bir ateşkesin Hamas'a yarayacağını ifade eden ABD Başkanı Biden, "Savaşmaya devam etmek Hamas'a istediğini vermek olur" şeklinde yeni bir açıklamada bulundu.

Biden mesajı şöyle:

"Hamas bir ‘terör’ saldırısı düzenledi çünkü İsraillilerle Filistinlilerin yan yana barış içinde yaşamaları kadar korktuğu başka bir şey yok. Teröre, şiddete, öldürmelere ve savaşa devam etmek Hamas'a istediğini vermek olur. Bunu yapamayız"

Beyaz Saray daha önceki açıklamalarında, kalıcı bir ateşkesin sadece Hamas'ı güçlendirmeye yarayacağını ifade etmişti.

ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü John Kirby de çoğu Filistinlinin Gazze'nin güneyine sığındığı için, “İsrail”in üzerine, Gazze'nin güneyindeki masum insanları korumak için artık daha çok sorumluluk düştüğünü söylemişti.

Öte yandan ABD'de Demokrat Senatör Peter Welch, yaptığı yazılı açıklamada, “İsrail”in kendini savunma hakkını desteklediğini ancak bunu "büyük sivil kayıplara ve Gazze'deki sivil altyapının büyük ölçüde tahrip edilmesine yol açacak şekilde yapmaması gerektiğini" söyledi.

Bu bombardımanın sadece İsrail ve ABD'ye karşı daha fazla düşmanı kışkırtacağını anlatan Welch, "Bu nedenle ateşkes süresiz olarak uzatılmalıdır” dedi.

ABD'de Filistin kökenli 6 yaşındaki çocuğun bıçaklanarak öldürülmesi ve üç Filistin kökenli öğrencinin vurulmasının yanı sıra antisemitizmdeki artışa dikkati çeken Welch, "Orta Doğu'daki çatışmanın etkisi tüm dünyada yankı buldu ve biz de etkilerini burada Müslüman karşıtlığı ve antisemitizm şeklinde gördük." değerlendirmesinde bulundu.

Ateşkesten önce Gazze’de yaşanan sokak çatışmalarında “İsrail” ordusunun ciddi kayıplar verdiği biliniyor.

Ortadoğu’da Kaynama ABD’yi Tedirgin Ediyor

Lokomotifi olduğu Batı’nın egemenliğindeki kapitalist statükoya karşı meydan okumalara karşı Çin ve Rusya’ya odaklanan ABD, Gazze’deki çatışmaların yayılmasından büyük endişe duyuyor. ABD, 7 Ekim’den bu yana önceliği kontrol etmekte zorlandığı Netanyahu hükümetini dizginlemeye verdiği gözlemleniyor.

Müttefiki olduğu Ortadoğu’daki İslam beldelerinin yönetimleri de 7 Ekim’den beri büyük bir tehdit altında bulunuyor. İşgalci “İsrail”e karşı somut adım atmadıkları için Müslüman halklarının hedefinde olan yöneticiler, bu öfkeyi soğutmak için kınama mesajları yayımlayıp, sert söylemler kullansalar da işgalci Yahudi ile iş birliğini sürdürüyorlar. İslam İş Birliği Teşkilatı’nın da (İİT) bu dönemde somut adımlar yerine kınama mesajları yayımlayıp, Batı’dan adım atmasını beklemesi öfkeyi artırıyor.