Batan Amerika’ya Tutunmayı Bırakın!
16 Nisan 2025

Batan Amerika’ya Tutunmayı Bırakın!

Köklü Değişim Medya

Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu’nun 14 Nisan 2025 Salı günü düzenlediği Gündem Değerlendirme Toplantısı'nda, ABD’nin yeni vergi politikası ele alındı. Toplantıda ayrıca Gazze konusunda âlimlerin yaptığı çağrılar, Gazze’ye destek standı açtıkları için tutuklanan Müslümanlar ve Antalya Diplomasi Forumu hakkında değerlendirmelerde bulunuldu.

Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar, Amerika’da her geçen yıl cari açığın arttığını, üretime dayalı döviz girdisinin düştüğünü, bunun da ticari dengenin bozulmasına ve sıcak para arzında düşüşe neden olduğunu belirtti. Dolayısıyla, zaten dünyanın en borçlu ülkesi konumunda olan Amerika’nın bu açığını hızlıca kapatmak için nakit para girişine ihtiyaç duyduğunu söyledi.

Trump’ın açıkladığı yeni gümrük vergileriyle ilgili olarak, “Her ülkeye öyle keyfî gümrük vergisi uygulamak, siyasi gücün yanında bir de sermaye gücünün olmasını da zorunlu kılar.” diyen Kar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Fakat sermaye Amerika’dan çekilmeye başladı bile. Avrupa ise artan gümrük vergisi oranlarına karşılık hisselerini devretmeye ve yatırımlarını başka ülkelere yönlendirmeye başladı. Ama hepsinden önemlisi, Amerikalı şirketler özellikle Uzak Doğu ülkeleri için belirlenen yüksek vergi oranlarından rahatsız. Ucuz iş gücü, düşük maliyet ile üretim yapalım derken, bitmiş ürünü ülkesine yüksek vergi ile sokmak istemeyen sermaye sahipleri isyan bayrağını açtı. Birkaç günlük protestolar sonunda Trump, Çin hariç vergi paketlerinde 90 günlük erteleme kararı aldı. Çin’e uygulayacağı vergi oranını %145’e çıkarttı. Çin ise misilleme olarak vergi oranını %125’e yükseltti. Trump, iktidara geldiğinden bugüne hem siyasi hem de iktisadi kararlarında duvara tosluyor. Amerika’yı yeniden büyük yapacağı iddiasıyla attığı her çılgın adımdan zararla dönüyor ve karar değiştiriyor. Çünkü Amerika gerçekten zor durumda.”

“Boğazına kadar borca batmış Amerika, herkesten para dileniyor.”

Amerika’nın işgal etmek için milyonlarca insanı katlettiği Vietnam’da, ucuz iş gücü diyerek kurduğu fabrikaların başına bela olduğunu ifade eden Kar, “Onlar üretsin, biz satalım diyerek köle gibi çalıştırdığı Çinliler teknolojilerini taklit etti ve daha ucuza sattılar. Şimdi onunla rekabet etmek isteyen Amerika, herkesten para dileniyor. Boğazına kadar borca batmış Amerika, karşılıksız dolar basarak borcunun faizini kapatmaya çalışıyor.” diye konuştu.

Mahmut Kar, Trump liderliğindeki ABD’nin bu yaklaşımlarıyla uluslararası siyaseti dizayn etmesinin zor ve maliyetli olacağına dikkat çekerek, İslam beldelerindeki yönetimlerin Amerika’ya cesaret vermesini eleştirdi. Kar, şu ifadeleri kullandı:

“Peki, böyle bir Amerika’nın dünya siyasetine yön vermesi, yönetimlere müdahale etmesi mümkün müdür? Plansız, programsız, hedefsiz, idealsiz yöneticiler olduğu sürece mümkündür. Bakın, sadakatini göstermek için Suud veliaht prensi 600 milyar dolar hibe etti. BAE, 10 yıl boyunca 1,4 trilyon dolar yatırım yapmayı taahhüt etti. Katar, Amerika’daki limanlara 10 milyar dolar, spor takımlarına ise 4 milyar dolarlık sponsorluk sözü verdi. Müslümanların servetlerine çöken hain yöneticiler, çaldıklarını İslam düşmanı Trump ile paylaşıyor… Amerika batıyorken, öngörüden uzak, korkak yöneticiler onu kollarından tutup yukarı çekiyorlar.”

Son olarak “Bu Amerika değil miydi; Rahip Brunson’u vermezseniz ekonominizi baltalarız diye tehdit eden? Irak’ta üslerinizi açmazsanız bir seçim daha kazanamazsınız diye korkutan? Bu Amerika değil miydi; Rusya’dan S-400 aldığı için Türkiye’nin F-35 paralarına çöken?” soruları üzerinden ABD-Türkiye ilişkilerine değinen Kar, yöneticilere nasihatte bulunarak sözlerini şöyle tamamladı:

“Her fırsatta elindeki finans gücünü kullanıp kartları karıştıran o ülke, şimdi çökmüş ekonomisini düzeltmek için debelenip duruyor… Neden bu boşluğu doldurmak için harekete geçmiyorsunuz? Çünkü elinizde İslam’ın köklü ve kapsamlı fikirleri varken, kapitalizm gibi krizlere gebe bir ideolojiyi taklit ediyorsunuz. Allah’a güvenip dayanmak varken, Amerika’nın eteğine tutunuyorsunuz. Müslümanlar gibi cesur ve kahraman bir ümmeti arkanıza almak varken, üç kuruş para için sermayedarların servetlerine yaslanıyorsunuz. Dolayısıyla her seferinde yalnız kalıyorsunuz. Her seferinde terk ediliyorsunuz. Fakat ne yazık ki ders almıyorsunuz. O hâlde sizlere Peygamberimizin şu hadisini hatırlatalım ve toplantımızı bitirelim: ‘Müşriklerin ateşiyle aydınlanmayın.’

Konuşmanın tamamını toplantı videosundan izleyebilirsiniz.