Laik kemalistler, deprem bölgesinden gelen videolardaki “Allahukber” nidalarından rahatsız olduklarını her fırsatta dile getirip, İslam’a olan düşmanlıklarını sergiliyorlar.

Türkiye’de ve dünya çapında Müslümanlar, Kahramanmaraş’ta meydana gelen, 10 ili etkileyen ve Suriye’de yıkıma yol açan şiddetli depremler sonrası tek yürek oldu.

Enkaz altından canlı çıkarılanlar için duydukları sevinci tekbirlerle dile getirilmesi ilk günden beri laik kemalistleri kahretti. Müslümanların derinlerde kökleşmiş İslam’a bağlılıkları laik nizamın savunucularını sükut-u hayale uğrattı.

İslam’a karşı kin ve nefretlerini üstü örtülü dile getiren ilahiyatçılar kervanına bir yenisi daha eklendi.

Türkiye’nin derinden etkilendiği ve kenetlediği afette, Cumhuriyet Gazetesi ekiplerin enkazlardan hayatta kalanları kurtardıkları sırada 'Allahu Ekber' diyerek sevinç gözyaşları dökmesinden rahatsız oldu.

Daha önce "ilahiyatçı" Cemil Kılıç'ın rahatsız olduğu "Allahuekber" nidalarından Cumhuriyet gazetesinin aracılığıyla Nazif Ay da rahatsız olduğunu dile getirdi.

Cumhuriyet; İslami dernek, vakıf, STK’lar afetin ilk gününden itibaren arama kurtarma çalışmalarına katılan, barınma ve yiyecek ihtiyacını gideren çalışmaların üstünü örtüp, Halk TV’de katıldığı programlarla tanınan “ilahiyatçı” Nazif Ay’a ‘gösteri’ olarak tanımladığı tekbir getirilme anını sordu.

Nazif Ay, ‘Allahuekber’ demenin laikliği ihmal etmek olduğunu söyledi

Ay, “Laiklik olmasa bunlar birbirini keser. Laiklik hassasiyetinin, duyarlılığının ihmal edilmesi deprem alanında da kendisini hissettiriyor. 'Şehitlik' payesi vererek, din içerisinde ulvi duygularla yaklaşılması gereken manevi bir makamın olur olmaz dağıtılması bir başka problem" diyerek laiklik güzellemesi yaptı.

Müslümanları asıp keserek dayatılan laiklik güzellemesi ve İslam düşmanlığı büyük tepki çeken Nazif Ay’ın sözleri sosyal medyada protesto edildi.

Allah Rasûlü (SallAllahu Aleyhi ve Sellem)’in “Şehitler beştir; tâundan (vebadan) ölen, karından (iç hastalıktan) ölen, suda boğulan, yıkıntı altında kalan ve Allah Azze ve Celle yolunda şehit olandır.” (Buhârî) hadisinden bihaber sözde “ilahiyatçılar” çıkıp, İslam hakkında ahkam keserken, yıkıntı altında kalan, enkaz altında ölenlerin de şehit sayıldığını bilmiyor.

Kahramanmaraş’ta meydan gelen şiddetli depremlerin ardından enkaz altından çıkarılan depremzedelerin Allah’a olan teslimiyetleri ve duruşları da dünya ve Türkiye’nin gündeminde.

Her ne kadar İslam düşmanları bu görüntüleri izleyip kahrolsa da, kin ve nefretlerini ağızlarında taşırsa da, depremzede Müslümanların enkazın altından çıkarıldıklarında ilk sözleri “Allahuekber” oluyor.

Bu deprem felaketi bir kez daha göstermiştir ki enkazın altında kardeşlerini kurtarırken tekbirler getiren, Afrin’e bağlı Cinderes’te anası enkaz altında vefat ettiği halde oracıkta yeni doğmuş bir yavrucağı kurtarırken tekbirleri dillerinden düşürmeyen, Gaziantep’te bir kadın yıkılan binanın altından çıkarılırken, saçları görünmesin diye çıkmadan önce başörtüsü isteyen, Kahramanmaraş’ta enkazın altından kurtarıldıktan sonra vakit geçmesin diye ilk önce abdest alıp namaz kılan, enkaz altından çıkarılan bir uzman çavuşun Bakara suresini okuması, enzaz altından çıkan küçücük çocuğun ilk sözünün “selamun aleyküm” olması ve bütün bu anlarda Allahu Ekber, Allahu Ekber, Allahu Ekber diyerek sevinçlerini haykıran Müslümanların en derinlerinde şüphesiz İslam kökleşmiştir.

Müslümanların sevinçlerini, üzüntülerini, dik duruşlarını, teslimiyetlerini tekbirle dile getirdiklerinden bihaber İslam düşmanı güruhu kahreden görüntüler sosyal medyada binlerce kişi tarafından paylaşıldı.

Her ne kadar yıllarca kemalist rejim, İslam'dan uzaklaştırmak için her türlü yolu denese de depremzede Müslümanlar enkaz altında teslimiyet ve takvaları ile topluma örneklik teşkil eden bir duruş sergilemeyi sürdürüyorlar.