Türkiye’nin de İmzaladığı New York Bildirisi’ne Tepkiler Çığ Gibi
01 Ağustos 2025

Türkiye’nin de İmzaladığı New York Bildirisi’ne Tepkiler Çığ Gibi

Avrupa Birliği, Arap Birliği ve Türkiye’nin de içinde olduğu 16 ülkenin ortak olarak imzaladığı, Gazze’nin silahsızlandırılması ve yönetiminin Mahmud Abbas’a bırakılmasını içeren New York Bildirisi’ne Türkiye kamuoyunda tepkiler çığ gibi büyüyor.

ABD'nin New York kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) konferansında yedi sayfalık bir deklarasyon imzalandı.

Deklarasyonda “Hamas'a silah bırakma ve Gazze'deki iktidarını sonlandırma” çağrısında bulunulurken ‘İsrail’ ve Filistinliler arasındaki soruna yönelik sembolik bir Filistin devletçiğini öngören “iki devletli çözüm” önerisine destek veriliyor. Tamamı bir İslam beldesi olan Filistin’in yüzde 80’ini işgalci Yahudi varlığına bırakan ve işgale meşruiyet kazandıran “çözüm” önerisi, Müslüman ülke yönetimleri tarafından destekleniyor.

İşgalci ‘İsrail’in savaşla yenemediği Hamas’a teslim ol çağrısı niteliğindeki deklarasyona Ankara’nın da imza atmasının duyulması üzerine alimler, kanaat önderleri, yazarlar ve ileri gelenlerin yanı sıra halkın tepkisi çığ gibi büyüyor.

Dün bir kısmını yayınladığımız tepki mesajları, bugün de yağmaya devam ediyor. Aralarında siyasi parti başkanları, akademisyen, gazeteci ve aktivistlerin de bulunduğu ileri gelenlerin sert mesajları şöyle:

Mehmet Boynukalın:

"Vatanını, dinini, canını, malını, namusunu işgalcilere karşı savunan hürriyet ve bağımsızlık savaşçısı mücahit Hamas'tan önce zalim, işgalci, katliamcı, soykırımcı, alçak, ahlaksız, işkenceci, bebek katili 'İsrail' silah bıraksın! Allah'ın laneti tüm zalimlerin üzerine olsun!"

Ömer Faruk Korkmaz:

"50 küsür devletsiniz, Gazze'ye un çuvalı sokamıyorsunuz. Bula bula çare olarak Hamas'a silah bıraktırmayı buldunuz öyle mi?

Hepimizin canında, vatanında, ırzında gözü olan şu zalim siyonist karşısında Hamas'tan başka kimimiz var?

Allah'a nasıl hesap vereceksiniz ey yöneticiler!"

Aktivist Naim Eyyubi:

"Herhangi bir devletin, işgalci ‘İsrail’i meşrulaştıran 1967 sınırları içerisinde kurulması planlanan sözde “bağımsız” Filistin Devleti’ni tanıması, bizim nazarımızda hiçbir anlam taşımamaktadır!

Bu bir çözüm değil, Filistin davasına vurulan yeni bir prangadır.

Unutulmamalıdır ki; ‘İsrail’ adlı yapının varlığı bizzat bir işgaldir, bir gasptır. Onun sınırlarıyla oynamak değil, kökünü kazımak haktır! Direniş, işgal tamamen son bulana kadar sürecektir!

Davasından taviz veren her kim olursa olsun, aslında teslim olmuştur. Ve biz, teslim olanlardan değil; izzetle direnenlerdeniz!"

Halid Abdurrahman:

"Her ne şart ve şerh ile olursa olsun bir yapının 'İsrail'e karşı silahsızlanmasını talep etmek, 'İsrail'in çıkarlarına hizmet etmektir. Bunun halen anlaşılamaması üzücü."

Mehmet Akif Can:

"Burada belirtilmiyor ama Hamas’a “Silah bırak, Gazze’den çık” diyenler arasında Türkiye de var New York deklerasyonuna göre. Bunun bir adım ötesi Hamas üyelerinin yargılanması ve terörist ilan edilmesi olur. Bu vazifeyi de Türkiye’ye verirlerse şaşırmayın sakın!"

Dr. Abdurrahim Şen:

Türkiye'nin de imzaladığı bildiriyle BM aslanın dişlerini, tırnaklarını söküyor ve kuzuyu kurda teslim ediyor.

Türkiye'nin yaklaşık iki yıldır yürüttüğü diplomasinin sonucu bu mu?

Dünya çapında bütün Müslümanlar ve halkımızın taleplerine kulak vermek yerine Amerika'ya kulak veriyorlar.

İzzetini İslam'dan, gücünü bağımsız iradesinden alan Gazze'nin "'İsrail'in güvenliği mukaddes" diyen bir haine, Abbas yönetimine devredilmesi, Amerika'nın kulaklara fısıldadığı şeytani bir vesvesedir.

Bu vesveseyi Trump bir kaç ay önce aşikar etmişti. “Hamas'ın Gazze’yi yönetmesine izin vermeyeceğiz.”

Maalesef İslam dünyasında yönetimler "Uydum hazır olan İmama" diyerek şu gök kubbe altında olup biten her siyasi süreçte Trump'ın planına uyuyor. Böylece İsr@il'in güvenliğini merkeze alan Amerika'nın yörüngesinde dönüp duran uydu olduklarını gösteriyorlar.

Bu durum siyaset ilmihalinde cevaplanması gereken kritik soruyu hocalarımızın gündemine almasını zorunlu kılıyor:

Siyaset Sahnesinde "Uydum Hazır Olan Trump'a" diye niyet etmek ve Amerika'nın uydusu olmak Caiz mi?

Başlangıç için;

"Ey iman edenler! Şeytanın adımlarına uymayın. Kim şeytana ayak uydurursa bilsin ki, o edepsizliği ve kötülüğü emreder." (Nur, 21)

Eymen Göker:

"Gazzeli mücahidleri cihad meydanında yüzüstü bırakmakla yetinmediniz, bir de BM masasında satıp ihanet ettiniz!"

Faruk Dinç:

"Gazze’de yaşanan soykırımda zalim de, mazlum da nettir. Meşru olan da, gayrimeşru olan da bellidir. Kimse lafı eğip bükmesin!

Yüzyılı aşkın süredir Filistin’de soykırım işleyen, işgal eden, çocukları katleden siyonist 'İsrail’dir. İnsanlığın onuru ve İslam ümmetinin izzeti için direnen, haklı ve meşru direnişin adı ise HAMAS’tır.

Hamas’a karşı durmak, silah bırakmasını istemek ya da Gazze’den çekilmesini gündeme getirmek; açıkça ve net bir şekilde siyonizme hizmet etmektir. Mazlumların başına basarak yükselmeye çalışmaktır."

Zekeriya Yapıcıoğlu:

"HAMAS’ın silahsızlandırılması ve Gazze’nin işbirlikçi bir yönetime devredilmesini öngören her proje, Filistin davasına açık bir ihanettir ve asla başarıya ulaşamayacaktır. Çünkü Filistin halkının iradesi satılık değildir.

Şehid Başbakan İsmail Heniyye'nin, "Bu yol kolay değil ama hak yoldur. Yürümeye devam edin. Sakın geri dönmeyin." vasiyeti yerde kalmayacaktır. Zulüm bitene, işgal sona erene, Kudüs özgürleşene kadar mücadele devam edecektir inşaallah."

Mahmut Arıkan:

"New York'ta 'İsrail'-Filistin sorununda çözüm amacıyla düzenlenen Avrupa Birliği, Arap Ligi, 16 ülke ve Türkiye’nin de dahil olduğu toplantı sonrası açıklanan deklarasyon kısaca ”'İsrail’i durduramıyoruz” acziyetinden başka bir şey değildir.

Hamas'ı Gazze’den çıkarmak İsrail’e “dikensiz gül bahçesi sunmak” anlamına gelir ki bu asla kabul edilebilir bir durum olamaz.

Yaşar Yavuz:

"Siyonist İsrail Gazze'de masum çocukları hunharca katledip soykırım yaparken, Hamas'ın silah bırakmasını istemek en basit tabirle akıl tutulmasıdır."

57 İslam ülkesinin içinde 'İsrail'e bu ültimatomu verecek bir lider aranıyor!

"Ey Netanyahu, Hamas ile savaşırken masum çocukları aç bırakman alçaklıktır. 24 saat içinde Müslümanların Gazzeli çocuklar için gönderdiği insani yardımları Refah'tan geçmesine izin vermezsen, askeri, siyasi, ekonomik bütün ilişkileri keser, daha yetmezse savaş ilan ederim."