Köklü Değişim Medya
Meclis Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı Volkan Bozkır, Washington’u S-400 ve güvenli bölge konularında ikna etmek için, yanındaki heyet ile 8’i Temsilciler Meclisi’nden 4’ü Senato’dan olmak üzere 12 Kongre üyesiyle görüşmeler gerçekleştirdi.
ABD’yi, S-400 , FETÖ ve Suriye’deki güvenli bölgenin Türkiye’nin kontrolü altında oluşturulmasına ikna etmek için Washington’da görüşmeler gerçekleştiren Bozkır, gezi hakkında açıklamalarda bulundu.
ABD’nin Memnuniyeti İçin Patriot da Alınabilir
Rusya’dan alınan S-400’lerin ilk bataryalarının Kasım ayında Türkiye’de olacağını hatırlatan Bozkır, "S-400 alıyor olmamızın Patriot almamıza engel teşkil etmediğini anlattık. Bunları da şartları uyarsa alabiliriz fakat biz S-400 anlaşmasına sadık kalacağız" dedi. S-400’lerin alımında vazgeçilmeyeceği, gerekirse Patriot hava savunma sisteminin de alınabileceği, ABD’yi memnun etmek için sunulan bir teklif izlenimi verirken, daha önce de buna benzer açıklamalar yapılmıştı. ABD’nin memnuniyeti için Türkiye’nin her iki savunma sistemini de alabileceğinin açıklanması, tasarruf planları ile çelişiyor.
Bozkır açıklamasında, “Çok önemli bir ittifak ilişkisi içinde karşılıklı güvenin ve bu güven esası üzerine kurulu ilişkilerin devamının ana unsur olduğunu vurguladık. Tabiri caizse ‘Türkiye ve ABD arasındaki olması gereken bu güven ortamı bir ormandır, diğer bütün konular da bu ormanın içindeki ağaçlardır’ şeklinde bir sunuş yaptık. Türkiye’nin neden güvenliği bakımından bu sistemlere ihtiyacı olduğunu ve aslında S-400 alımının Patriot alımını hiçbir şekilde engellemediğini, biz Türkiye olarak savunma sistemimizi güçlendirmek niyetimizle birlikte gerekli ve imkan bulunduğu takdirde Patriot sistemini de almaya hazır olduğumuzu vurguladık” ifadelerini kullandı.
ABD’yi ikna edebilmek için düzenlenen Washington gezisi hakkında yaptığı açıklamada Bozkır, “S-400'lerle F-35'ler arasında doğrudan bir bağ kurmanın yanlış. İki sistem arasında herhangi bir bilgi akışı olmayacağından eminiz” dedi.
Güvenli Bölge
Heyet, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyine PKK/PYD ile mücadele etmek için gireceğini açıklayıp, ABD’nin isteğiyle güvenli bölgeye evrilen süreç hakkında da ikna görüşmeleri gerçekleştirdi. ABD, güvenli bölgenin kontrolünü AB ülkelerinden bir komisyona vermek istediğini açıklamış, bu da Türkiye’de ikinci hayal kırıklığına yol açmıştı.
Heyetin gündemindeki önemli bir başlık da ABD'nin Suriye'den çekilme süreci olduğunu ifade eden Bozkır, “Oluşturulacak güvenli bölgede Türkiye mutlaka söz sahibi olmalıdır. YPG/PKK'nın kontrolünün olduğu bir güvenli bölgeyi bizim hiçbir şekilde kabul etmemiz mümkün değildir” dedi. ABD'nin çekilmesinden sonra Türkiye'nin Kürtler’i katledeceği şeklindeki iddiaları kınayan Bozkır, “hem Türkiye'de hem de bölgede yaşayan milyonlarca Kürt ile YPG/PKK'nın aynı kefeye konulmasının ciddi bir hata olduğuna” işaret etti.
Bozkır konuşmasına şöyle devam etti:
“ABD Kongre üyeleri bakımından en önemli konuların başında Suriye’deki gelişmeler geliyor. Trump’ın Amerikan askerlerinin çekilmesi kararıyla ilgili Kongre’de değişik görüşlerin olduğunu gözlemledik. Ve bu kararın uygulanabilmesi veya daha geç uygulanması veya hiç uygulanmaması konusunda da çeşitli görüşler mevcut. Türkiye parlamenterleri olarak biz Suriye’den Amerika Birleşik Devletleri’nin çekilmesi kararı ve Amerikan askerlerinin ülkelerine dönmesi sonrasında oluşabilecek
tablonun iki ülke tarafından koordine edilmediği takdirde bölgede yeni boşluklar doğuracağını hem terörün geliştiği hem bölgede hiç kimsenin arzu etmediği tabloların ortaya çıkacağını vurguladık.“
FETÖ Meselesi
Türkiye'nin "FETÖ" yapılanmasına ilişkin ABD’ye çok sayıda belge göndermiş olmasına rağmen, sürecin çok yavaş işlemesinden kaynaklanan “hayal kırıklığını” net bir şekilde Kongre üyelerine aktardıklarını açıklayan Bozkır, “Son dönemde çok yoğun bir şekilde irtibat kurduğumuz FBI olsun Hazine Sekreterliği olsun ellerindeki kaynakları ve Amerikan halkının vergi paralarıyla ortya çıkmış bu paraların doğru şekilde kullanılmadığına ilişkin yapılmakta olan çalışmaların sonuçlandırmasını talep ettik. Bu terör örgütünün de bir okul faaliyeti görüntüsü altında verdikleri imajla yoğun şekilde elde ettikleri bu paraları aslında okullar yerine başka imkanlarda değerlendirdiklerini tekrar konuştuk. İnşallah önümüzdeki dönemde terör örgütü liderinin de hareket kabiliyetinin olmadığı ve imkanları terör faaliyetleri için kullanmadığı bir ortama geçebileceğimizi umut ediyorum” dedi.