
Köklü Değişim Medya
Rus işgali altında bulunan Kırım’da, yasadışı olarak tutuklanan Kırımlı Müslüman Teymur Abdullayev’in eşiyle görüşmesine artık izin vermeyeceklerini söylediler.
Kırım Dayanışması sivil toplum inisiyatifinin bildirdiğine göre, Kırım Tatar siyasi tutuklunun eşi Alime Abdullayeva, eşinin annesi ile birlikte belirlenen zamanda birkaç aydır göremediği eşi ile görüşmeye geldiğini, eşine çocuklarının resimlerini göstermek için tablet bilgisayarını alınca işgalcilerin görevlilerinin görüşmeye son verdiğini belirtti.
Alime Abdullayeva, “Annem Teymur’u görünce Teymur’la bizi ayıran kalın camı unutarak oğluna sarılmak için ona doğru koştu. Cama çarptı ve ağlamaya başladı. Ben kendimi tutamadım ve tablet bilgisayarı alıp o anları kaydetmek ve aynı zamanda eşime özel olarak onun için hazırladığım çocuklarımızın resmi ve videosunu göstermek istedim. Onları çok özlediğini biliyorum. Tutukevi çalışanı bunu farkederek bağırmaya başladı ve beni kenara çekip resimleri silmemi istedi. Hemen sildim o resimleri. Onun gözleri önünde. Bunu dahi yapmanın yasak olduğunu bilmediğimi söyledim... Telefonum kapalı ya...” diye anlattı.
Olaydan sonra işgalci görevliler kadını odadan çıkararak kendisine “bir daha görüşmeye gelmemesi” tehdidinde bulundu. Tutukevi görevlileri, Alime Abdullayeva’yı soruşturma görevlisine şikayet edeceğini ve bir daha kendisine eşiyle görüşmesine izin verilmemesini talep edeceklerini söyledi.
Bilindiği gibi Rusya tarafından işgal edilen Kırım’da Akmescit’in Kırım Tatarlarının toplu olarak ikamet ettiği Kamenka semtinde ve Stroganovka (Mamak) köyünde 12 Ekim 2016 tarihinde Kırımlı Müslümanların evlerinde yasa dışı aramalar yapıldı.
Aramaların Hizb-ut Tahrir davası kapsamında yapıldığı bildirildi. Aramalardan sonra gözaltında alınan Teymur Abdullayev, Rusya’da yasak olan Hizb-ut Tahrir’i organize etmekle, Rüstem İsmailov, Emil Cemadinov, Uzair Abdullayev ve Ayder Saledinov ise Rusya’da yasaklamış bir hareketin faaliyetlerine katılmakla suçlandı.
Hizb-ut Tahrir davası bahanesiyle Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB) işgal edilen Kırım’da muhalif Kırım Tatarları ve Müslümanlara karşı baskı uyguluyor.
Terörizm ve aşırıcılıkla mücadele bahanesiyle işgalci kolluk kuvvetleri evlere baskın, yasa dışı aramalar düzenliyor ve Müslümanları tutukluyor, Sovyet Rusya zamanında uygulanan cezalandırma yöntemlerini kullanıyor.
İşgalci Rusların suçlamalarının aksine Hizb-ut Tahrir, 50’den fazla ülkede çalışmakta olup, hiçbir şiddete bulaşmadığı ve şiddete temelden karşı olduğu resmi makamlar dahil herkesçe bilinmektedir.
Buna rağmen işgalci Ruslar tarafından terörle suçlanmakta ve Kırımlı Müslümanların evlerine hukuksuz baskınlar yapılarak cezaevine atılmaktadırlar.
Peki tutuklanan Müslümanların suçu ne ki; Evlerine baskınlar yapılıp, hapse mahkum ediliyorlar? Mesela; Uyuşturucu ticareti mi yaptılar? Adam mı öldürdüler? Hırsızlık mı yaptılar? Birinin namusuna el mi uzattılar? Hayır! Hiç biri değil…
Bilakis işgalcilere göre onların tek suçu, #Hizb-ut Tahrir saflarında bulunarak, Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafeti ikame etmek ve İslami hayatı yeniden başlatmak için çalışmalarıdır.

