Köklü Değişim | Gazze’deki İnsanlık Dramına Karşı “Ordular Aksa’ya!” Çağrısıyla Meydanlar Doldu

06 Nisan 2025

Gazze’deki İnsanlık Dramına Karşı “Ordular Aksa’ya!” Çağrısıyla Meydanlar Doldu

Köklü Değişim Medya

Gazze’de yaşanan insanlık dramı, her geçen an daha da trajik bir boyuta ulaşıyor. Yahudi varlığı tarafından ablukaya alınan Gazze’de olup bitenler karşısında, Müslümanların başındaki yöneticiler ve dünya liderleri sessizliğini koruyor.

Bu dramın sona erdirilmesi ve köklü bir çözüm için ses yükselten Köklü Değişim, “Ordular Aksa’ya!” çağrısıyla bir kez daha meydanlara indi.

Bugün, 6 ilde 9 farklı merkezde gerçekleştirilen “Yeter Artık! Ordular Aksa’ya” başlıklı basın açıklamaları ve yürüyüşlerle tepkiler dile getirildi. Adana’da Yahudi varlığı konsolosluğu önünde toplanan kalabalık, diğer şehirlerde ise cami avluları ve meydanlarda bir araya geldi. Bazı bölgelerde yürüyüşler ve araç konvoylarıyla desteklenen etkinliklerde, basın açıklamalarının ardından Gazzeli kardeşler ve tüm mazlum Müslümanların kurtuluşu için dualar edilerek Allah’tan yardım dilendi.

Gazze’deki Soykırıma Karşı “Artık Yeter” Çağrısı: Müslümanlardan Ordulara ve Yöneticilere Sesleniş

Gazze’de 547 gündür devam eden soykırım ve katliamlara karşı Müslüman topluluklardan güçlü bir tepki yükseldi. Bugün yapılan açıklamada, Gazze’deki vahşetin her geçen gün artarak devam ettiği vurgulandı ve İslam dünyasının liderlerine sert eleştiriler yöneltildi.

“547 Gündür Katliam ve Çaresizlik”

Açıklamada, “Gazze’de yaşanan soykırımın başlayalı tam 547 gün oldu. Her günü katliamlarla, feryatlarla, çığlıklarla geçen 547 gün. Çaresizlikle, açlıkla, susuzlukla, sahipsizlikle geçen 547 gün,” denilerek yaşanan insanlık dramının boyutlarına dikkat çekildi. Bombalar altında yok edilen evler, camiler, hastaneler ve masum çocukların parçalanmış bedenleri, Müslümanların vicdanını yaralayan görüntüler olarak sıralandı.

“Ey Müslümanlar, Ey Yöneticiler, Ey Ordular Neredesiniz?”

Metinde, Gazzelilerin “Ey Müslümanlar, Ey yöneticiler, Ey Ordular neredesiniz?” feryatlarının hem kulakları hem de yürekleri deldiği ifade edildi. İslam ümmetinin zillet ve ihaneti iliklerine kadar hissettiği belirtilirken, 57 Müslüman ülke liderinin somut bir adım atmadığına vurgu yapıldı: “Bu 57 liderin, şehit Yahya Sinvar’ın Yahudi dronuna fırlattığı bir sopa kadar özgül ağırlıklarının olmadığını gördük.”

“Yahudi Varlığı Ancak Güçten Anlar”

Açıklamada, "İsrail"in kınama mesajları ya da Birleşmiş Milletler kararlarıyla durdurulamayacağı, ancak Müslümanların bir araya gelip güç birliği yapmasıyla katliamların sona erebileceği vurgulandı: “Yahudi varlığı sözden anlamaz, hiçbir anlaşmaya uymaz. Onlar ancak güç karşısında durur. Bu zulmü ancak bizler, el ele vererek durdurabiliriz.” Ne var ki, liderlerin bu çağrılara kulak tıkadığı ve Gazzelilere en temel ihtiyaçların bile ulaştırılmasında yetersiz kaldığı dile getirildi.

“Artık Yeter!”

Müslümanlara ve yöneticilere “Artık Yeter” deme çağrısı yapılan metinde, “Bu katliamlara, sahipsizliğe ve zillete 'Artık yeter!' deyin. Hiçbir somut adım atmayan yöneticilere 'Artık yeter!' deyin,” ifadeleri kullanıldı. Gazzelilerin 2 milyarlık İslam ümmetinin izzetini tek başına taşıdığına dikkat çekilerek, liderlerin korkaklık ve duyarsızlıkla suçlandığı bir tablo çizildi.

“Hilâfet Olmadan Gazze Kurtulmaz”

Metnin en dikkat çekici bölümlerinden biri, kurtuluşun ancak Müslümanların birleşmesiyle, Hilâfetle mümkün olacağı mesajıydı: “Artık açık bir şekilde ortaya çıkmıştır ki Hilafet olmadan Gazze kurtulmayacaktır! Yemen, Doğu Türkistan, Keşmir, Arakan ve sair mazlum coğrafyalarımız Hilafet olmadan kurtulmayacaktır.” Müslümanların birleşip Hilâfet'i kurması halinde bu zulmü sona erdirecek en büyük gücün ortaya çıkacağı belirtildi.

Dua ve Umut

Açıklama, Gazzeli kardeşler için dua ile son buldu: “Ya Rabbel Alemin, Müslüman kardeşlerimiz için senden yardım diliyoruz. Katil İsrail’i kahreyle Ya Rabbi. Filistin’e nusret eli gönder Allah’ım.” Müslümanlar, raşid bir halifenin önderliğinde Kudüs’ün özgürleşeceği umudunu taşıdıklarını ifade etti.

Bu çağrı, Gazze’deki soykırımın sona ermesi için İslam dünyasına yönelik acil bir seferberlik talebi olarak yankı bulurken, yöneticilere duyulan öfke ve Hilâfet özlemi dikkat çeken ana temalar oldu.

ADANA - ABD Konsolosluk Önü