Son günlerde Ankara’nın “normalleşme” rüzgarına kattığı Suriye halkının katili Esed, ‘Türkiye’nin Suriye’nin taleplerini karşılamaya hazır olduğunu’ söyledi.

Türkiye ile “normalleşme” konusuna ve bölgedeki gelişmelere ilişkin açıklamalarda bulunan Suriye halkının katili Beşar Esed, iki ülke arasında istihbarat düzeyinde devam eden temasların üst düzeye çıkabileceğini açıkladı ve Ankara'dan "pratik adımlar" atmasını istedi.

Esed’in yaklaşık üç saat süren ve Suriyeli gazeteci ve diğer araştırmacılarla bir araya geldiği toplantının içeriğini haberleştiren Lübnan merkezli Al Akhbar gazetesi, Esed’in, Suriye ile Türkiye arasında istihbarat düzeyinde temasların sağlandığını teyit ettiğini, önümüzdeki dönemde bu düzeydeki temasların üst düzeyde gerçekleşebileceğini söylediğini yazdı. Gazeteye göre Esed, Türk yetkililerle yapılan görüşmelerin bilgi paylaşımı ile sınırlı olduğunu, ancak bu görüşmelerin ilişkilerin düzeyini artırmaya yardımcı olacağını da ifade etti.

Habere göre Türkiye'nin, Suriye'nin taleplerini karşılamaya hazır olduğunu söyleyen Esed, Şam'ın, Ankara'nın pratik adımlar atmasını ve sözlerin eylemlerle bütünleşmesini beklediklerini aktardı. Ankara’nın hangi sözleri verdiğine ise değinmedi.

Esed ayrıca Kürtler ile ilişkinin “aşiretsel” düzeyde sürdürüldüğünü ve Hizbullah’ın “stratejik müttefik” olduğunu ifade etti. Bilindiği üzere Lübnan Hizbullah’ı Suriye devriminin başından beri İran gibi ABD’nin Esed rejimini ayakta tutmak için sahaya sürdüğü taşeronlar arasında yer alıyor. Hizbullah ve İranlı milislerin Suriye’de binlerce Müslümanı vahşice katlettiği daha önce belgelenmişti. Banyas katliamı ise en akılda kalan katliamlardan biri. Bölge halkı katliam öncesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’a mektup yazıp, yardım istemesine rağmen çağrılar cevapsız kalmış, çocuklar ve kadınlar da dahil 400’den fazla sivil kesici ve delici aletlerle vahşice katledilmişti.

Associated Press (AP), Çarşamba günü Erdoğan'ın Esed'e 'Türk yetkilileri Şam'a göndermeye hazır olduğunu' söylediği ancak Esed'in, görüşmenin üçüncü bir ülkede yapılmasını önerdiğini iddia etmişti. Erdoğan, Esed ile görüşmek isteğini bir süredir tekrarlıyor.

Erdoğan’ın dış siyasetteki 180 derecelik dönüşünün, Çin ve Rusya’ya fokuslanan ABD’nin Ortadoğu’daki “müttefikleri” arasında bir çekişme ve pürüz olmaması siyasetine dayandığı düşünülüyor.

Esed rejiminin meşru yönetim olarak tanınması çabaları da baba Esed’den beri ABD’nin bölgedeki çıkarlarını koruyan ve “İsrail”in güvenliğini sağlayan rejimin bekasını korumak için sürdürüldüğü düşünülüyor. Rusya, Türkiye ve İran’dan oluşan “Astana Üçlüsü”nün masada aldığı kararlar ve sahadaki operasyonları sayesinde ayakta durabilen Esed rejiminin arkasında halk desteği ve ordusu bulunmuyor.

Cenevre’deki görüşmelerinin altyapısını oluşturan “Astana Üçlüsü” bugün BM’nin 2254 sayılı kararı gereği hareket ettiklerini ifade ediyor. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da “rejim ile muhalifleri uzlaştırmamız lazım” açıklamasını, 2254 sayılı karar gereğince sürdürülen “siyasi sürece” dayandırmıştı. Bu da Astana ve Cenevre süreçlerinin Esed rejiminin bekasını korumak için sürdürülen bir çalışma olduğunu ortaya koyuyor.

Mısır halkının katili ile el sıkışan Erdoğan’ın Esed ile de böyle bir poz vermesinin yakın olduğu düşünülüyor.