İngiltere’deki Alimlerden Londra’ya Kınama ve “Ordular Aksa’ya” Çağrısı
09 Kasım 2023

İngiltere’deki Alimlerden Londra’ya Kınama ve “Ordular Aksa’ya” Çağrısı

Köklü Değişim Medya

İngiltere’de 45 alim, “İsrail”e destek veren Londra’yı kınadı ve Müslüman ülkelere Filistinlileri soykırımdan kurtarmak için “Ordular Aksa’ya” çağrısında bulundu.

Gasıp Yahudi varlığının Gazze’deki vahşi katliamları ikinci ayına girerken şehid edilen Müslümanların sayısı 10 bini aştı. Müslümanlar meydanlara çıkıp, liderlere “ordular Aksa’ya” çağrıları yaparken İslam beldelerindeki yöneticiler kınamaya, miting yapmaya ve sorunları çözümsüzlüğün adresi BM’ye (Birleşmiş Milletler) havale etmeye devam ediyor.

Dünya Müslüman Alimler Birliği’nin orduların Filistin’i kurtarmak için gönderilmesini içeren cihad fetvasını ardından benzer bir açıklamada İngiltere’de bulunan 45 alimden geldi.

5 Pillars haber sitesinin aktardığına göre, tüm ülke genelindeki cemaatlerin alimleri, kendi ifadeleriyle, "‘İsrail'deki baskıcı apartheid rejimine diplomatik ve askeri destek sağlamaya, Filistinli sivilleri katleden varlığa desteğe devam ederek kendisine leke sürdüğü" belirterek hükümeti şiddetli bir şekilde eleştirdiler.

Alimler ayrıca şu taleplerde bulundular:

• İngiltere hükümetinden “İsrail”i resmen bir apartheid rejimi olarak tanımasını,

• Müslüman siyasilerin ait oldukları parti liderliklerinden derhal ateşkes çağrısında bulunmalarını istemelerini,

• Tüm Müslüman hükümetlerden “İsrail” ile diplomatik ilişkileri kesmelerini ve tüm ticaret ve ticari faaliyetleri, petrol ambargosu uygulanmasını da içerecek şekilde sonlandırmalarını,

• İngilltere halkının Filistin davasına destek olmak için protesto hakkını engel olunmaması talebinde bulundular.

İslam Beldelerine ve Yöneticilerine Çağrı: “Ordular Aksa’ya”

Açıklama metninde, Osmanlı Hilafet tarihinden örnekler verilerek, İslam beldelerindeki yöneticileri harekete geçme çağrısında bulunuldu:

"Siyonist hareket, 19. ve 20. yüzyılın başlarındaki Sömürgeci ve Milliyetçi ortamda kurulmuştur. İsrail Siyonist devleti, Filistin halkının etnik temizlik ve zorla yerinden edilmesi, mülksüzleştirilmesi, acımasızca muamele görmesi ve aşağılanmasına dayanan ırkçı bir yerleşimci-kolonyal girişimdir.

"Rejimin ırkçı doğası, Uluslararası Af Örgütü, İnsan Hakları İzleme Örgütü ve İsrail organizasyonu B'Tselem de dahil olmak üzere büyük insan hakları kuruluşları tarafından, aynı zamanda BM İnsan Hakları Raportörü tarafından da tanınmaktadır. Bu kuruluşları anmamızın amacı, onlara kutsal bir otorite addetmek değildir, zira bizim için belirleyici olan Allah emirleridir ve Filistinlilerin durumu da açıktır. Fakat bu kuruluşlara atıfta bulunmamızdaki ama., "İsrail" apartheidinin tartışmasız bir gerçeklik olduğunu göstermektir, ırkçılık apartheidin vazgeçilmez bir özelliğidir, bu yüzden "İsrail"e bu temel özelliğini kınamadan destek verenler, kendileri de fiilen ırkçıdırlar ve ahlaki otoritelerini kaybederler.

Tam tersi olarak İslami Hilafet döneminde bölgedeki Yahudiler Allah'ın Kitabı ve Allah'ın Elçisinin Sünneti (SallAllahu Aleyhi ve Sellem) ile yöneten Halife'nin korumasından yararlanmışlardır. Osmanlı Hilafeti’nin tarihi buna şahitlik etmektedir. Hristiyan İspanya’dan kovulan Yahudilerin binlercesine Osmanlı tarafından sığınma hakkı verilmiştir. Aslında, Nakba'dan önce Filistin'de yaşayan birçok Sefarad Yahudisi, soy ağacını bu döneme dayandırmaktadır.

Müslüman siyasi liderlere, milletvekillerine ve siyasi yelpazenin her noktasındaki konsey üyelerine, partilerinizin liderlerinden Gazze'ye acilen ihtiyaç duyulan insani yardımın girmesini sağlamak ve daha fazla sivil hayat kaybını önlemek için derhal ateşkes çağrısı yapmalarını talep etmeleri çağrısında bulunuyoruz.

Ayrıca dünya genelindeki geniş Müslüman ülkelerin liderlerine sesleniyor ve Müslüman dünyanın dört bir yanından saygıdeğer alimlerin çağrılarına katılarak, Müslüman devletleri bu çatışmaya fiziki olarak müdahale etmek ve Filistin halkı için adaleti sağlamak amacıyla ordularını sevk etmelerinin bir farziyet olduğunu vurguluyoruz. Her geçen dakika daha fazla insan ölüyor ve hayatta kalmanın temel araçları tükeniyor. Ne kadar bekleyeceksiniz ve kaç kişinin ölmesi gerekiyor harekete geçmeniz için? Şüpheye yer bırakmamak adına, askeri müdahale çağrımız devlet dışı aktörlere değil, Müslüman ülkelerin liderlerine yöneliktir.

Aynı şekilde, tüm Müslüman hükümetlerin derhal İsrail ile tüm diplomatik ilişkileri kesmeleri ve İsrail ile tüm ticaret ve ticari faaliyetleri sonlandırmaları, İsrail'e petrol ambargoları uygulamaları da yükümlülüktür.”

Metninde sonunda açıklamayı imzalayan 45 alimin isimleri tek tek yazıldı.