Çin’den Açıklama: Savaş Çıkarsa ...
12 Ağustos 2017

Çin’den Açıklama: Savaş Çıkarsa ...

Ajanslar - Köklü Değişim Medya

Köklü Değişim Medya

Çin'in, Kuzey Kore ile ABD arasındaki gerilimde, ilk saldıranın Pyongyang olması durumunda "tarafsız" kalacağı, ilk hamleyi Washington'un veya Güney Kore'nin yapması durumunda ise "Kuzey Kore'de rejim değişikliğine izin vermeyeceği" belirtildi.

Çin Komünist Partisi'nin resmi yayın organı Global Times'ta yer alan köşe yazısında, ABD ve Kuzey Koreli yetkililerin açıklamalarının, Kore yarımadasında tansiyonun artarak devam edeceği sinyalleri verdiği ifade edildi.

Pekin yönetiminin, Pyongyang ve Washington'a yaptığı çağrılara rağmen, gerilimin tırmandığı değerlendirmesi yapılan yazıda, "Çin, eğer bölgede kendi çıkarlarına zarar veren olursa buna sıkı bir şekilde cevap vereceğini tüm taraflara açık bir şekilde ifade etmelidir." ifadesi kullanıldı.

Yazıda, "Eğer ilk Kuzey Kore, balistik füzelerle ABD topraklarını hedef alır da Washington buna misilleme yaparsa, Pekin yönetimi tarafsız kalacaktır. Eğer ABD ve Güney Kore, ilk ateş açan taraf olur da Kore yarımadasında rejim değişikliğine kalkar, bölgedeki siyasi yapıyı değiştirmeye girişirse Çin, buna izin vermeyecektir." ifadeleri yer aldı.

Hizb-ut Tahrir: “Amerika savaş istemiyor”

Hizb-ut Tahrir 23 Nisan 2017 tarihli “Amerika ve Kuzey Kore Arasında Tırmanan Gerginlik” başlıklı analizinde, ABD’nin belli bir takım şartlar oluşmadan savaş istemediğini ama ortamı da kasıtlı bir şekilde gerdiğini ifade ettiği ifade etmişti:

3- Görüldüğü üzere Trump sanki savaş kapıdaymış gibi tehdit üstüne tehdit yağdırmaktadır. Şu var ki; göstergeler Amerika’nın savaş istemediği yönündedir…”

“Amerika Pyongyang’ın dişlerini sökebilecek güçlü bir pozisyonda Kuzey Kore ile karşı karşıya gelmek istiyor. Bu da Rusya’yı askeri olarak yanına alarak elde edeceği pozisyona karşılık gelmektedir. Hatta Suriye’de olduğu gibi onu mızrak ucu yapmak istiyor. Bundan dolayı Rusya’yı Amerika’ya denk ve rakip tutan Kuzey Kore’nin hesabı tutmayacaktır. Obama döneminde Kissinger’ın eski ve yeni stratejisi Rusya’ya yaptırımlar çevresinde dönüp dolaşıyordu. Trump yönetiminin Rusya’ya olan ilgisi yaptırımların geciktirilmesini sonuç verdi. Nitekim mesele önemli idi. Yani ABD Dışişleri Bakanı Tillerson’un 11 Nisan 2017’de Moskova’daki gündeminde Kuzey Kore’ye karşı ittifak yapmak vardı. Nitekim 16 Nisan 2017’de Russia Today sitesinin Rusya’nın Kommersant Gazetesi’nden naklettikleri bunu teyit etmektedir. Şöyle ki; “Amerika açısından Moskova’daki görüşmelerden Kuzey Kore sorununun tartışılması bir başarı olarak değerlendirilebilir. Basın kaynaklarına göre Tillerson’un Moskova’ya yaptığı ziyaretin öncelikli konularındandı.” Eğer Amerika ve Rusya arasında antlaşma sağlanmadan savaş patlak verirse, Amerika büyük bir zarara uğrayabilir. Tıpkı bunun gibi Amerika tehdidi tırmandırarak nükleer savaş endişesiyle Çin’in de Kuzey Kore’ye etki etmeye yönelik işe müdahil olmasını istemektedir.

4- Bütün bu sebeplerden dolayı Amerika şu anda Kuzey Kore ile savaşa girmeye hazır değildir. Elinde bundan başka çözüm de yoktur. Çin’in Kuzey Kore üzerinde baskı kurmasını bekliyor. Bunu hızlandırmak için uğraşmaktadır. Birçok açıklama yaparak Amerika’nın tek başına bunu çözmeye muktedir olduğunu göstermeye çalışmaktadır. Yani Çin olmadan da bunu çözebilecekmiş gibi yapıyor. Sanki Pyongyang üzerine baskı kurarak nükleer silahlarından soyutlamak konusunda Amerika’ya boyun eğme yönünde Çin’i tehdit etmektedir. Tıpkı bunun gibi Amerika, Kuzey Kore sorununu çözmek için Rusya ile anlaşmayı beklemektedir. Gerçek şu ki, Kuzey Kore nükleer füze denemelerinden, nükleer bir savaştan korkmadığını açığa vurmaktan ve Amerika topraklarına uzanacak bir nükleer savaş tehdidinden vazgeçmemesine rağmen Amerika şartları tamamlanmamış bir savaşın eşiğinde iken tehditlerinden vazgeçebilir. Bunun göstergesi Amerika’nın yaptığı son açıklamadaki üslubudur. Şöyle ki, Associated Press 15 Nisan 2017’de isminin açıklanmasını istemeyen bir Amerikan askeri kaynaktan şunu nakletmektedir: “Kuzey Kore denemelerine devam etse bile Amerika şu anda Kuzey Kore’yi vurma konusunda gerçek bir niyete sahip değildir.” Adı geçen kaynak şunu da eklemektedir: “Pyongyang, Güney Kore, Japonya ve Amerika hedeflerine yönelmedikçe Amerikan planı değişmeyecektir.” Amerika’nın mevcut askeri liderliği hali hazırda ihtiyatlı davranmak ve gerginliği tırmandırmamak üzere birleşmiştir. Amerika düşüncesizce oluşturulan bu gerginliği hafifletmeye çalışmaktadır. ABD Dışişleri Bakanlığı Doğu ve Pasifik bölgesinden sorumlu bakan yardımcısı Susan Thornton, ülkesinin Kuzey Kore ile tartışma çıkartmak ve sistemini değiştirmek için uğraşmadığını açıkladı. Nitekim Thornton basına yaptığı açıklamasında şunları ifade etti: “ABD, Kuzey Kore sorununu nükleer silahlarını Kore Yarımadası’ndan barışçıl bir şekilde ayıklayarak çözmek istemektedir. Biz gerçekten anlaşmazlık çıkarmak veya Kuzey Kore rejimini değiştirmek için uğraşmıyoruz.” [17.04.2017 Russia Today] ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence, şunu kaydetti: “Gerçek şu ki, Washington’un Pekin ile işbirliği sayesinde Kore Yarımada’sından nükleer silahların barışçıl yoldan temizlenmesi Kuzey Kore’nin yakın zamanda yaptığı denemelerin artırdığı korku ve endişeye rağmen hâlâ mümkündür.” Pence şunu ekledi: “Çin ve bölgedeki müttefik ülkeler Kuzey Kore üzerinde baskı uygulamayı sürdürdükleri takdirde Yarımada’dan barışçıl bir şekilde nükleer silahların temizlenmesi için bunun bir fırsat olduğunu göreceğiz…” [22.04.2017 El Hayat - Sydney Reuters]

5- Kore Yarımada’sındaki Amerikan pervasızlığı ve planı neticesinde oluşan gerginliğin hakikati budur. Genel manada çerçevesi bu şekildedir. Buna rağmen ortam herhangi bir zamanda tutuşmaya uygundur. Amerika ve Rusya arasında beklenen anlaşmayla bu savaşın özel şartlarının oluşması beklenmesi de muhtemeldir. Anlaşma olursa krizin tırmanma ihtimali artacaktır. Ancak eğer anlaşma çok gecikirse veya anlaşma aslen gerçekleşmezse nükleer silahları temizlemesi yönünde Pyongyang üzerindeki baskılar devam etmesi için Kore Yarımada’sındaki mevcut durum olduğu gibi sürecektir. Diğer taraftan Amerikan yönetimi, Kuzey Kore ile olan ilişkilerinde pervasızca davranıp hareket ederse içine düştüğü çıkmaz onun hakkında korkunç olacaktır.

Bu yönetim muhkem stratejiler uygulayacak devlet aklına sahip değildir. Kaldı ki, Amerika Savunma Eski Bakanı Leon Panetta Kuzey Kore’ye yapılacak önleyici bir saldırının sonuçları konusunda Washington’u uyarıp bu yönde açıklamalar yapmıştı: Böyle bir adımın nükleer savaşın fitilini tutuşturacağı ve milyonlarca sivilin öleceğine işaret etmişti. İşte Rusya’nın Amerika eski yönetimini silahları tetkik eden kurum üzerinde fazla baskı kurmaktan ve Kuzey Kore’yi vurmaktan men etmesinin nedeni de budur. Leon Panetta devamla şöyle demiştir: “Amerikan yönetimi ifadelerini iyi seçmeli, tırmandırmayı önlemeli, ihtiyatı elden bırakmamalı ve herhangi bir ani karar almaktan sakınmalıdır.” Ayrıca işaretle “İhtiyat için beklemek Çin’in sükûneti sağlama konusunda elinden geleni yapmasını mümkün kılacaktır. Böylece Washington Kuzey Kore’yi etkilemek için Çin’e son bir fırsat daha vermiş olacaktır.” [15.04.2017 Russia Today]

6- Çin’in gerçek konumuna gelince; Amerika’nın üstü kapalı bir şekilde krizin fitilini ateşlemeyi ve savaşı istemediğini iyice anlamıştır. Bu yüzden o da krizin ateşini söndürmek için çalışmakta, askeri çözümü reddederek barışçıl bir şekilde anlaşmazlığın tesviyesine çağırmaktadır. Artı Kore Yarımadası’nın askeri güçlerle çevrilmesini istemediğini açıkça dile getirmektedir. Tıpkı bunun gibi füze kalkanı “THAAD”ın Güney Kore’de kurulmasına da karşı çıkmaktadır. Cezire Net’in 17 Nisan 2017’de yaptığı bir habere göre: “Çin Dışişleri Bakanlığı Pekin’in füze kalkanı “THAAD”ın yayılmasına karşı olduğunu ifade etti. Aynı zamanda Kuzey Kore ve çevre ülkelerinin tahrik edici her hareketten sakınmaları gerektiğini belirtti.” Fakat en kötü ihtimali hesaba katarak son ihtimal de olsa, bundan sakındırsa da, savaş hazırlığı da yapmaktadır. Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi söyle dedi: “Savaş patlak verdiğinde bu savaşın kazananı olmayacaktır.” [15.04.2017 BBC] …”

“Gelişen olayları analiz doğrultusunda yukarıya çıkardığımız analizi uygun bulduk. Buna ek olarak diyoruz ki, insan kılığında canavarlar dünyaya hükmetmektedir. Öyle ki, onların nazarında insan kanının bir değeri yoktur. Onların çıkarları kan dökmeyi gerektiriyorsa, her zaman yaptıkları gibi nükleer ve konvansiyonel silahlarla hemen kan dökmeye koşarlar. Şu anda dünyaya hükmeden kapitalizm ve artık hükmetmeyen sosyalizm vb beşer kaynaklı rejimler dünyadan söküp atılmadıkça ve Âlemlerin Rabbi'nin nizamı, hak ve adalet nizamı Raşidî Hilafet dünyaya egemen olmadıkça insanlık huzur ve güvene ermeyecektir. Raşidî Hilafet dünyaya hâkim olduğunda hayrı her tarafa yayacak, güvenli ve huzurlu bir hayatı dünyaya egemen kılacaktır. Yaratıcı yarattığı kullarının maslahatının nasıl gerçekleşeceğini en iyi bilendir.”