Köklü Değişim Medya

Yargıtay Birinci Başkanı Akarca, yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını hiçbir zaman yitirmediğini iddia etti.

Yargıtay Birinci Başkanı Mehmet Akarca, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından diğer devlet kurumları gibi yargı kurumlarının da zarar gördüğünü ancak iyi bir sınav verdiğini söyledi.

Karaca, yaş haddinden 23 Mart 2020'de emekli olan ancak daha sonra koronavirüs sebebiyle hayatını kaybeden Yargıtay Birinci Başkanı İsmail Rüştü Cirit için yapılan veda töreninde konuştu.

Türkiye’de yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını hiçbir zaman yitirmediğini belirten Akarca, “Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı konusunda özellikle bir kısım medya tarafından koparılan fırtınaların doğru olmadığını ifade etmek istiyorum” iddiasında bulundu.

Akarca şöyle devam etti:

“Elbette yanlışlıklar ve hatalar olabilir ama bunların hukuki mekanizma içerisinde sürekli tamamlanma imkanı bulunmaktadır. Hepinizin bildiği gibi hakim ve savcılarımızın verdiği kararlar itiraza tabi, istinafa tabi, temyiz yoluna tabidir. Bununla birlikte en son noktada yargılanmanın yenilenmesi gibi kanun yolları bulunmaktadır”

Yargıdaki bağımsızlık meselesi uzun süredir tartışılan bir konu. En üst merci olan Anayasa Mahkemesi’nin kararlarının alt mahkemeler tarafından tanınmaması ve başına buyruk hareket etmesi, yargının siyasi erke sırtını dayayarak siyasi kararlar aldığını ve bu kararları alan hakimlerin cezalandırılmaması tarafsız ve bağımsız olmadığını ortaya koyuyor.

Emniyet ve MİT raporlarında hiçbir şiddet olayına karışmadığı, yalnızca fikri ve siyasi çalışma yürüttüğü delillerle sabit iken Hizb-ut Tahrir’i keyfi içtihad kararları ile terör örgütü olarak niteleyip, hukuğu hiçe sayan mahkemelerin varlığı yargının bağımsız olmadığını gözler önüne seriyor. Anayasa Mahkemesi’nin defalarca Hizb-ut Tahrir hakkında hak ihlali kararı vermesine ve terör ile ilişkilendirilemeyeceğine yönelik kararlarına rağmen alt mahkemelerin bildiğini okuması, yargının ne kadar bağımsız ve tarafsız olduğunu ortaya koyuyor.